3 Yıl önce(Devam)
Sadece tek damla suluk canı olan Ateş
Papatyaya aşık olur.
Ancak, ölmesine saatler kala
'Seni seviyorum.' der
Papatya sadece 'Ben de' diyebilir.
Ve Ateş söner.
'Ona sevdiğimi neden zamanında söyleyemedim?' diye Papatya üzüntüsünden hasta olur.
Yapraklarını dökmeye başlar.
Döktüğü her yaprakta
'Seni seviyorum' der.
Sonunda ölür.
İşte, o günden beridir sevdiğini söyleyemeyen herkes Papatyaya soruyor.
'Seviyor mu?'
'Sevmiyor mu?'
10. Sınıf...
Papatya çok güzelleşti biliyor musunuz? Serpildi, açıldı ve özgüveni daha da yerine geldi. Konuşmasalar bile kızların arasına girebiliyor. Ve daha az zorbalık ediyorlar ikisinede. Galiba biraz etkim olabilir. Birazcık. O gün kantine giderken benim koluma girdi diye 2 hafta dedikodu yaptılar, kızlar Gizem'i sıkıştırmak istediler. Fakat biliyordum bunun olacağını. Hep korudum onu. Hiç vazgeçmedim. Çünkü narin yapraklarından biri koparsa, öpmeye kıyamadığım yanaklarından, bakmaya kıyamadığım gözlerinden bir damla göz yaşı dökülürse kıyameti koparırım. Söz vermiştim kendime. 2 hafta önce tutamadım o sözü. Krize girdi. Sol kolu, bedeni titriyordu. Benim de kalbim titriyordu. Döküldü gözyaşları. Tutamadım. Ellerimle sildim ama olmadı. O günden beridir okula gelmiyor. Toparlanamadı mı ki acaba? Kimsenin telefonlarını açmıyormuş. Rüya ile evleri karşı karşıya. Biliyor bişeyler ama söylemiyor bize. Ben hariç merak eden de yok ya. Neyse.
Ateş:Yine antrenmandan galiba?
Rüya:Aynen. 7 kilometre koştum.
Ateş:Rüya, ben şey için geldim yanına..
Rüya:Gizem için.
Ateş:Nasıl ya?
Rüya:Biliyorum ben.
Ateş:Toparlanamadığı için mi gelemiyor?
Rüya:Haftaya izni bitiyor. Ama gelebilir mi bilmiyorum.
Ateş:Sizin evleriniz karşı karşıya. Sen biliyorsun. Neyi var Gizem'in?
Rüya:Ateş, bunu söyleyemem. Yani, özür dilerim ama Gizem özellikle istemedi.
Yumruğumu sıkmıştım istemsizce. Kim Papatyamı bu kadar üzebilmişti ki? Neden 3 haftadır izinliydi?
Ateş:Rüya, bana doğruyu söyle! Gizem'e biri bişey mi yaptı?
Rüya:Ha-Hayır ya! Kimsenin bişey yaptığı yok! Ailesiyle ilgili bikaç sorun var, o yüzden gelemedi.
Aile..
Bu kelimeyi söylerken yutkunmuştu. Farkında değildi ama 'Aile' derken acıyla yutkundu. Neydi bu kadar etkileyen olay?
Ateş:Ailesi ile ilgili bir sorun mu? Rüya, nolur söyle. Ben kimseye söylemem. Biliyorsun beni.
Yüzüme baktı üzüntüyle.
Rüya:Bak benden duymadın tamam mı? Sakın!
Ateş:Tamam tamam. Noldu Gizem'e?
Rüya:Gizem, yani daha doğrusu ailesi. Aybüke teyze ve Murat amca Bi iş gezisine gittiler. Gizem'de gelecekti ama dersleri yüzünden gidemedi onlarla. Gece, beraber oturuyorduk işte onların evinde. Film izliyorduk. Maksat Gizem yalnız kalmasın.
İç çekmeye ve gözyaşlarını akıtmaya başlamıştı.
Ateş:Ee? Sonra noldu. Hem, neden ağlamaya başladın Rüya?
Rüya:İşte biz film izliyorduk. Gizem'in telefonu çaldı. Bide bu kriz olayından sonra her şeye irkilir olmuştu. İrkildi yine. Aslında biliyordu ailesi bu durumu ama Gizem özellikle gitmedi onlarla.
Ateş:Rüya, hadi saadete gel artık he?
Rüya:Hattda, yani telefon hattın da polis vardı işte.
Ağlaması şidetlenmeye başlamıştı. Banka attı kendini yorgunlukla. Kafasını yere eğdi ve anlatmaya devam etti.
Rüya:Gelibolu yolunda Murat amca uyuya kalmış. Aybüke teyze zaten gece yani u-uyuyormuş. Ba-Başka şeride geçmişler fa-farketmeden. Ka-ka-kaza oldu. Öldüler onlar. Ö-öldüler. Gizem bu yüzden ge-gelmiyordu.
Papatya, kopmuştu dalından. Ve sönmüştü ateş. Bir gözyaşı döküldü yanağımdan. Kendi babamın aklıma gelişine mi yanayım yoksa sevdiğim kızın acı çekmesine mi? Rüya, gözlerini içine bakıyor 'Destek ol o' der gibi. Ama ben arkamı dönüp yürüyorum. Her adımda nefret ediyorum kendimden. Ve her nefes alışımda kalbim ağrıyor. Ellerimi ceplerimde sokuyorum. Sabaha kadar, mübağlasız sabaha kadar yürüyorum bomboş sokaklarda. Ağladıkça açılacağımı sanarken daha da kapatıyorum kendimi. Evine gidiyorum belki aynı akşam 1 milyon kez. Ama çıkmıyor cama. 1 hafta boyunca devam ediyor bu kasvet. Herkes hayatına devam ediyor ama benim papatyam içten içe soluyor. Ve o soldukça bende soluyorum. Sönüyorum yavaş yavaş. Alışık olduğum kokusu yok. Zaten benim için hiç olmadı. Hep bir duvar mesafemiz vardı. Yanıma hiç oturmamıştı 1 yıldır. Tek bağımız aynı sınıfta olmamanızdı . Utangaçtı. Onun yaşadıklarını yaşamamı istemiyordu. Ne garipti, yanıma bile oturmayan birinin, gelipte içime oturması...
