- 15 -

5.2K 568 398
                                    

Sonunda geldim, üzgünüm geciktiğim için.

Umarım bol yorumlu bir bölüm olur çünkü uzunca yazdım.

Keyifli okumalar.

-

Dudakları arasında ne olduğu anlaşılmayan bir şarkı söylüyorken içi köpükle dolu küvetten dışarıya çıkarttığı esmer bacağı boylu boyunca küvetten sarkıyor, keskin gözleri hemen biraz uzağında, aynaya bakarak hafif çıkan sakkalarını traş eden Jungkook'u izliyordu.

Dudakları arasında ne olduğu anlaşılmayan bir şarkı söylüyorken içi köpükle dolu küvetten dışarıya çıkarttığı esmer bacağı boylu boyunca küvetten sarkıyor, keskin gözleri hemen biraz uzağında, aynaya bakarak hafif çıkan sakkalarını traş eden Jungk...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaktıkları mumlar etrafa portakallı nergis kokusunu yayıyor, Jungkook'un altındaki siyah iç çamaşırı ve boynun verdiği uzunluktan hafifçe eğilişi esmeri güldürüyordu.

Bulundukları bu pansiyon 1968'leri yansıtıyordu. Özellikle bu banyo, sarı ve su yeşilinin oluşturduğu fayanslar, küvetin perdeleri tamamen retro bir hava katmıştı.

"Yanıma gelmedin." dedi köpüklü bacağıyla dışarıdaki bacağının yerini değiştirirken. Uzun bacağını kaldırıp inlerken Jungkook elindeki jiletle, "Ben gelirsem sığmazdık." diye yanıtladı. Çenesi ve yanaklarının bir kısmı hala beyaz traş köpüğüne bulanmış halde duruyor, çenesini kaldırıp dikkatlice işini yapıyordu.

"Kucağına oturabilirdim. Böylece daha sıcak ve samimi olurduk."

Aynaya bakan yüz kendine döndü. Yüzünde yan bir gülüş vardı ve Taehyung onun kaslı, uzun gövdesine bakarken iç çekmişti. "Asla uslanmıyorsun. Kendimi dizginlemeye çalışıyorum ama sen beni zorluyorsun."

Taehyung kıkırdadı. Gözlerini kapatıp bir süre köpüklü suyun tadını çıkardı. Ardından su sesiyle kafasını kaldırıp yüzünü yıkayan sevgilisine baktı. Jungkook yandaki temiz havluyu alıp yüzünü kurulamış, ardından kendisine yaklaşmıştı.

"Günün sorusu, Taehyung eve dönmeden önce tek parça kalabilecek mi?"

Jungkook'un söylediği şeyle güldü. Haklı olabilirdi çünkü onlar...Onlar tek bir günü bile iç içe olmadan geçiremiyordı.

Yani evet, bu gidişle kalçasına bir şeyler olması oldukça olağandı fakat hadi ama, buna değerdi.

"Cevap verebilir miyim?" diye kafasını kaldırıp yanında dikilen bedenin yüzüne baktı. Jungkook ellerini beline koyup onayladığında Taehyung gülmüş, kafasından biraz yukarı hizada olan iç çamaşırına indirmişti bakışlarını. Ellerini küvetin kenarına yaslayıp kendini kaldırıp, dilini çıkararak kumaşın üzerinden henüz erekte olmayan organı yaladığında bir yandan da uzun kirpiklerinin sakladığı yaramaz gözlerini Jungkook'un iri gözlerine dikmişti.

"Sen-Tanrım." Beyaz eller saçlarını buldu ve avuçlayıp geriye yatırdı tutamları. Jungkook alt dudağını ısırıp sırıtan bedene bakarken aklındaki tüm kelimeler toz olup uçmuştu.

Change Your Mind ; TaeKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin