Yorumlar çok az geliyor ve yazma isteğim en aza iniyor. Söz verdiğim için atıyorum, keyifli okumalar.
-
Nihayet gece olduğunda Taehyung sessizce inmiş olduğu bahçede, elleri arkasında ve dudakları büzülü bir halde bekliyordu.
Acaba notu görmüş müydü? Belki de kitabını hiç açmamış, yatağında öylece uyuyordu? Daha da önemlisi notu görse bile gelecek miydi? Hayatında yaşadığı en sabırsız, heyecanlı ve meraklı anı yaşıyordu.
Yaptığının yanlış olup olmadığı hala umrunda değildi. Tek endişesi Jungkook'un ne düşündüğüydü çünkü o gün odasında yaşanılanlardan sonra araya mesafe koyan oydu. Bu nedenle geleceği konusunda emin değildi.
Alt dudağını dişleyip büyük meşe ağacın etrafında dolandı. Kalbi çok hızlı atıyordu, elleri titriyordu ve her geçen dakika sabretmesi biraz daha zorlaşıyordu. Eğer gelmezse bu işin peşini bırakacaktı. Zaten yeterince yüzsüz davranmış gibi hissediyordu ve zorlamanın bir anlamı yoktu. Eğer Jungkook bu teklifi geri çevirip bir şey olmamış gibi yaşanmasını istiyorsa bunu memnuniyetle yapardı ve yaşanılanları unuturdu.
Kendi kendine güldü. Ne büyük bir yalan.
Ona karşı hissettiği duygu bambaşkaydı. İçindeki her hücre onu son gücüyle kendisine çekmek istiyor, istediğine ulaşana dek savaşmak istiyordu. Bu duygular çok yeniydi, ergen bir kız gibi davrandığını bile düşünebiliyordu ama bilerek yapmıyordu.
Derin bir nefes verdi. Hiçbir tık yoktu, sadece susmak bilmeyen kurbağalar ve cırcır böcekleri bağırıyordu o kadar. Ağacın yanından evlerine doğru baktı, geldiğine dair bir işaret aradı fakat yoktu.
Belkide çok yanlış hayaller peşindeydi. Jungkook ona asla bakmayacaktı. Ufak yakınlaşmaları ile kendisini hayal dünyasına kaptırmıştı işte. Yanlış düşünceler, yanlış hisler, yanlış fikirler...
Acilen bunu bırakması gerekiyordu. Utanç tüm bedenine yayıldı birden bire ve yanakları ısındı. Hangi cesaretle o notu yazmıştı ki? Pişmanlıkla alt dudağını ısırdı, uzun çimlere basarak evlerine yürümeye başladı. Elleri cebinde, kafası eğik yaptığı şeyin son nokta olduğunu düşünüyordu.
'Budala, ona açıkça bir teklifte bulundun ama o bunu sikine bile takmadı.' Kai duysa söyleyeceği şey bu olurdu.
Haklı söze ne denirdi?
Sessiz adımlarla merdivenlerden çıktı ve gıcırtılı kapısını büyük bir dikkatle açtı. Bir daha onun yüzüne nasıl bakacaktı? En başından beri bu iyi bir fikir değildi.
Tanrı aşkına, lanet bir filmin içinde değillerdi.
Büyük bir durgunlukla ışığını açtı, partiye giderken giydiği kıyafetleri tek tek çıkardı ve ahşap dolabının çekmecesini açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Change Your Mind ; TaeKook
Fanfiction"Valente," Jungkook kafasını çevirdi ve gözlerinin temasını kesti. "Bu çok yanlış."