Jimin
Doktorun dediği şey benim sıçtığımın işaretiydi. Zaten çok zor geçiniyordum bir de üçüncü bebek...
Doktor ile konuşmam bittikten sonra odadan çıktım. Koridorda ki insanların bakışları gene üstümdeydi farkındaydım fakat şuan onları hiç düşünecek durumda değildim.
Hastaneden çıkıp kendimi yakınlarda ki çocuk parkına attım. Boş bir banka oturup etrafta ki cıvıl cıvıl sesleriyle oynayan çocukları seyrettim. Yüzümde buruk bir tebessüm oluştu. 'Benim bebeklerim de mi böyle olacak şimdi?' diye düşünmeden edemiyordum. O kadar güzel görünüyorlardı ki...
Keşke Jungkook ile birlikte izleseydik bu güzellikleri. Jungkook aklıma geldiği anda gözlerim yaşarmıştı.
Onu çok ama çok fazla özlemiştim... acaba ne yapıyordu şuan? İyi miydi? Karnını doyurabiliyor muydu?...
O kadar çok merak ediyordum ki onu...
Biraz parkta ruhumu çocukların sesleri ile dinlendirdikten sonra eve gittim. Snowu besledikten sonra salona geçip camın yanında ki koltuğa oturdum ve gökyüzünü izledim. Ne yapacağımı düşündüm. İki çocuğa bakmak zaten zorken üç çocuk...
Karnıma kollarımı sarıp gözlerimi kapadım. Biraz onları hissetmeye çalıştım. Bugün üçüde cinsiyetlerini göstermemişti.
Babaları gibi inatçılardı belli ki.
Küçük bedenime göre kocaman olan karnıma baktım."Acıktınız mı miniklerim hm?"
Yavaşça ayağa kalkıp mutfağa gittim. Kendime birşeyler hazırlayıp karnımı doyurdum. Sonra herşeyin hesabını yaptığım defterimi alıp bütün hesapları baştan hesapladım.
Tahmin edileceği gibi gene iç karartan bir fiyatla karşılamıştım...Jungkook
Gene kaldığım evde, pencereden dışarıyı izledim. Jimin'i düşünmekten kendimi alamıyordum. Tişörtlerinde ki koku tamamiyle kaybolmuştu. Elimde sadece resimleri ve videoları kalmıştı fakat onlar benim özlemimi azaltmıyordu malesef...
Biraz uyumaya çalışmıştım ama rüyamda Jimin'i üstü başı, özellikle de altı kanlı ve kucağında da iki kanlı ölü bebekle görmemden sonra bir daha uyuyamamıştım.Vicdan acabı beni her geçen gün bitiriyordu.
2 ay sonra
JiminHamileliğimin 6. ayındaydım artık ve karnım çok daha büyümüş artık taşımakta çok zorlanır hale gelmiştim. Oldukça kilo almış ve üstüme hiçbir şey olmaz hale gelmişti. Canım arkadaşlarım beni hiç yalnız bırakmıyordu artık.
Birkaç hafta önce üçüzlerimin cinsiyetini de öğrenmiştim üstelik. Bir kızım ve iki oğlum olucaktı. Ama geçen ki kontrolümde sevincimi kursağımda bırakan doktorun bir oğlumun hasta olabileceğini söylemesiydi.
O an.. bütün dünyam yıkılmış gibiydi. Diğer iki bebeğimin altında olması ile bu onun gelişimini olumsuz etkiliyormuş. Bu yüzden diğer bebeklerime göre daha küçük görünüyordu ultrasonda.Üç bebeğimin de sağlıklı olabilmesi için artık kendim için birşey almayı bırakmış sadece bebeklerim için gerekli şeyleri alıyordum. Kenarda fazladan para ayırmıştım. O parayı onlar doğduğu zaman kullanmak için bırakmıştım.
Şuanda da Seokjin'in evinde toplanmış yemek yiyorduk. Seokjin hyung'um benim için özel olarak yemekler hazırlamış ve kelimenin tam anlamıyla çok lezzetliydi.
Yemekler bitince onun evinin arka bahçesinde oturup sohbet ediyorduk. Ortamda sadece kokusuna hasret kaldığım eşim yoktu. O yüzden konuşma biraz az kahkahalı geçiyordu malesef...Taehyung lavaboya gittiğinde bizde sohbet etmeye devam ettik. Bir süre sonra cam sehpada ki Taehyung'un telefonu çalınca hepimizin bakışları telefona kaymıştı. Aynı zamanda Hoseok'un yüksek gülüşü de kesilmişti. Hepimiz ekranda yazan isimle olduğumuz yerde kalmış, bir çıt bile çıkarmıyordur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My beauty~Jikook + ???✔
FanficANGST DEĞİLDİR!!! TAMAMLANDI ✔️ Mutluyduk... Evet evet mutluyduk. Fakat kendi bebeğinden (!) ve bir zamanlar "ne olursa olsun seni bırakmayacağıma hastalıkta ve sağlıkta seninle olacağıma yemin ediyorum" diyen sen... Beni mahvettin... Kitabın he...