⑭️

1.5K 117 11
                                    

Jungkook

Jimin ile uzun zaman sonra ilk kez sohbet ederek yemek yemiştik. Eski samimi ortam yoktu ama bu yetmişti bana. Bulaşıkları makineye koyup Jimin'in yanına, artık onun olan -ama tekrar bizim yapacağım- yatak odasına geldim. O oğlumuzu almış emzirirken bende yanlarına oturdum.

"Yu Jin'in bezi kirlenmiş sanırım. Emzirdiğim için bakamadım. Altını alabilir misin?"

"Tabi.. ama nasıl alınıyor bilmiyorum ki."

Bana boş boş baktı.

"Şaşırmadım. Bekle o zaman öğretirim birazdan."

Başımı sallayıp onları izlemeye devam ettim. Jimin'in göğüsleri cidden büyümüştü. Önceki minik ve fit vücudu şimdi hamilelik kilolarından dolayı tombikleşmişti. Yüzünü inceledim birazda. Yüzü aynıydı. Sadece biraz uykusuz olduğu için göz altları morarmıştı.

Biraz sonra Jimin bakışlarımı fark etmiş olacak ki bana baktı.

"Ne var?"

Bakışlarımı kaçırdım.

"Hiç."

Bir şey demeden oğlumuza bakmaya devam etti. Oğlumuz doyunca biraz karnını ovmuş ve onu beşiğe yatırıp kızımızı aldı. Bir bez, altına sermek için bir örtü, ıslak mendil ve pudra alıp yanıma geldi. Yu Jin'i bana verip örtüyü yatağa serdi.

"Yatır."

Yu Jin'i örtüye yatırıp Jimin'e baktım. Jimin, Yu Jin'in altını açtığında yayılan kokuyla yüzümü buruşturdum ve burnumu kapattım hemen. Jimin rahat görünüyordu.

Jimin'in hareketlerini dikkatle izledim. Arada kızımıza komik suratlar yapıp gülümsüyor ve öpücükler atıyordu. Gerçekten çok güzel bir anneydi o...
Annelik hissiyatını da şefkatini de ondan görmüştüm zaten ben nerdeyse. Annem ben daha bebekken beni gece yarısı soğukta yurdun önüne bırakıp gitmiş. Jiminle aynı yurtta büyümüştük. Ben ona baba sevgisi verirken o da bana anne şefkati vermişti.

Ona bakınca o günler gelmişti aklıma. Bez İşini tamamen unutmuştum. Jimin bir şeyler anlatıyordu ama ben ona bakakalmıştım. Sonunda bana bakınca önce kaşlarını kaldırmış, sonra da çatmıştı.

"Sen beni dinliyor musun?"

Hafif sıçrayıp yutkundum.

"Ee... ş-şey.." yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum.

Jimin sinirli bir şekilde nefes verince bakışlarımı kaçırdım. Kendimi ergen aşıklar gibi hissediyordum.

Jimin Yu Jin'i beşiğine bırakıp üstünü örttü.

"Hadi salona geçelim."

Başımı sallayıp onu takip ettim. Koltuğa oturduğumuzda bana baktı direk.

"Seni affetmem için aylarca aklımda dolanan soruları cevaplaman gerekiyor Jungkook."

Ona baktım. Başımı hafifçe salladım.

"İstediğini sorabilirsin."

"Pekala. Öncelikle beni terk ettiğinde nereye gittin?"

"Busan'a."

"Kimde kaldın?"

"Hiç kimseyle. Pansiyonda kaldım. Sonra 1+1 bi ev tuttum."

Gözlerimin tam içine bakıyordu. Başını salladı.

"Bu zamana kadar başka birisi oldu mu peki?"

Bu soruyla kaşlarını hafif çatıp gözlerime daha dikkatli bakmaya başladı.

My beauty~Jikook + ???✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin