Yedinci bölüme hoşgeldiniz. Kitabıma devam ederek bana destek olduğunuz için teşekkür ederim. Yorumlarda sahne ve bölüm hakkında ki düşüncelerinizi belirtmeyi, bölümü oylamayı ve eksik gördüğünüz kısımları belirtmeyi unutmayın. Keyifli okumalar dilerim 🤍
***
1 Hafta sonra...
"Artık uyanmalısın canım" Ben bu evde istediğim kadar uyuyamayacak mıydım? Her sabah ya annem tarafından ya da alarmımla zorla uyandırılmaktan sıkılmıştım. Sıcacık yatağımdan hiç kalkmak istemiyor, sonsuza kadar burada yatmak istiyordum. En azından güvende olur ve kimse bana bile isteye zarar veremezdi.
Annemin ikinci defa seslenmesiyle birlikte onu daha fazla sinirlendirmemek için homurdana homurdana yataktan kalkıp kendime gelebilmek için duşa girdim. Üzerimdekileri paçavra gibi kir sepetine atıp musluğu açıp soğuk suyun omuzlarımdan tüm vücuduma masaj yapmasına izin verdim. Soğukluk bedenimi öylesine rahatlatmıştı ki bu huzurun sürekliliğini diledim.
Hastanede ki tedavim bir hafta önce bittiği için artık evde tedaviye devam edileceğine karar veren doktor beni taburcu etmişti. Beklenilenden hızlı iyileşmiş ve hemen ayaklanmıştım.
Saçlarımı kurulayıp gelişi güzel taradıktan sonra annemi daha fazla bekletmeden mutfağa inerek kahvaltı masasına oturdum.
"Annecim, misafir falan mı gelecekti kahvaltıya döktürmüşsün." dediğimde ben sırıtırken o bozulmuş şekilde yüzünü buruşturdu. Öyle komik olmuştu ki artık sırıtmam kahkahaya dönüştü.
"Aşk olsun ben sadece biri geleceği zaman mı güzel yemekler yapıyorum?"
Yaptığım şakayı ciddiye alması beni şaşırtsa da hemen gönlünü alıp kahvaltıya başladık. Ekmeğime tereyağını sürdüğümde yalandan öksürmesi dikkatimi çekti. Bu önemli bir şey konuşacağı anlamına geliyordu. Ne oldu der gibi baktığımda ağzını peçeteyle sildi.
"Bir kaç gün sonra mahkeme var." Neyden bahsettiğini anlamamıştım. Neyin mahkemesiydi bu?
"Ne mahkemesinden bahsediyorsun?" Yutkundu.
"Serkan ve arkadaşları serbest bırakılmıştı ama tekrar göz altına alındılar. Dolayısıyla hakim karşısına çıkmalarına karar verildi." Serbest bırakıldı derken? İşledikleri suçun hukukta ki karşılığı adam öldürmeye tam teşebbüstü ki bu suçu işleyen zanlının kolay kolay serbest bırakılmaması gerekiyordu. Daha fazla açıklama yapması için anneme devam et der gibi kafamı salladım.
"Her şey avukatıla planladığımız ve beklediğimiz şekilde ilerliyordu. Yani Serkan sen uyandıktan sonra hakim karşısına çıkacak, hak ettiği cezayı alacaktı." yutkundu. Parmak boğumları sıkmaktan beyazlamıştı. Sakinleşmeye çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kutsal Emanet (DÜZENLENİYOR)
Fantasía©Bütün hakları saklıdır Adlandıramadığım bir çıkmazın içinde kaybolmuştum. Üst üste yaşadığım travmalar neticesinde kendimi dipsiz bir uçurumun kenarında buldum. Sona yaklaşıyordum. Kendi sonuma. Bir gün hayatımın bu kadar değişeceğini tahmin bile e...