UMER

8.Bölüm

Medya!!
Umay'ın giydiği tulum.

Okumadan önce oy vermeyi UNUTMAYIN YA 🧖

Ben size aynı günde iki tane bölüm atayım siz yorum bile yapmayın...
Küsüyorum size ama yapan yapıyor.

Nurbanu aşkim gibi 💓😌💕
...

Telefonu açtığımda Albay 'a tekmil verdim.
" Yüzbaşı Umay Kıraç / Trabzon Emredin Komutanım! " dedim.

" Yüzbaşım Mardin'de ki Albayımız ile görüşme yapacaksınız. Görüşme yapacağınız yer ve saat telefonuna gönderildi. Görevin hakkında yeni detayları albay bildirecek. " Dedikten sonra telefonu kapatmıştı.

Telefonun kapanmasının ardından gelen konum ile tarihe baktım. Yarın saat 21.00 da görüşme yapılacaktı.

Uykumun gelmesi ile esnemeye başladım. Odama giderek iç çamaşırı ve pijama takımımı yanıma alarak banyoya girdim.

Banyodan çıktıktan sonra üzerimi giyinerek saçlarımı kurumadan taramaya başladım. Saçlarımı taramayı bitirerek kurutmaya başladığımda rahatlamıştım. Çünkü uzun siyah saçları taramak benim için hiç kolay olmamıştı.

Yatağıma geçtiğimde daha fazla uykusuzluğa dayanamayarak gözlerimi kapatarak uykuya daldım.

Sabah saat 05.48

Uyandığımda ilk olarak sabah namazını kılmıştım. Beş vakit namazı gün içerisinde kılamasam da her gün uyandığımda mutlaka sabah namazını kılmaya çalışırdım. Eskiden, yani annem sağken beni her sabah namaz kılmak için uyandırırdı. Bende diğer vakitleri kılmasam bile annemi kırmak istemezdim.

Ayrıca sabahın sakinliğinde huzurla abdest alıp namazını kıldığında ruhunla buluşan huzur ve sakinlik öyle hoş bir his veriyordu ki.

Güneş doğduğunda evdeki camları açarak hava girmesini sağlamıştım.

Daha sonra karnım acıktığı için mutfakta bir şeyler atıştırmaya başladım. Elimdeki çikolatalı ekmekten bir ısırık aldığımda sütümü içtim. Yirmi sekiz yaşında olabilirdim , evet. Yaşıtlarım evlenmiş ve çocuklarını büyütüyor da olabilirdi. Ama bunların hiçbiri benim çikolata sevdama mani olamazdı.

Bardakta kalan son yudumu da sömürdükten sonra tabağı ve bardağı hızlıca yıkadım. Sabah uyandığımda fark etmiştim. Efna sağolsun her yeri pırıl , pırıl yapmıştı.

Saatin altıyı geçtiğini fark etmem ile şirkete gideceğimden hazırlanmak için odama gittim.

Hava gerçekten çok sıcak olduğu için blazer ceketli takımlardan vazgeçerek siyah bir tulum giydim.

Saçlarımı rahatsız etmemesi için topladıktan sonra makyaj masasına oturdum. Yüzüme bb krem sürdükten sonra makyaj yaptım. Çantamı da hazırladıktan sonra parfüm sıktım.

Siyah topuklu ayakkabıları da giyerek binadan çıktım. Arabama bindiğimde artık öğrendim şirketin yoluna doğru sürmeye başladım.

Holding'e geldiğimde otoparka park ettiğim arabamı kilitledikten sonra holdinge giriş yapmıştım. Özge ile klasik olarak selamlaştıktan sonra asansör ile yönetici katına çıktım. Odaya geçtiğimde işimi yapmaya başladım.

Saat 18.40

Holdingden çıktıktan sonra hemen eve geldim. Arabayı park ederek indiğimde anahtar ile kilitleyerek binaya doğru yürüdüm. Dış kapıyı açmam ile alt kattaki evin kapısından çıkan Aysun Teyze ile karşılaştım.

O da beni gördüğünde gülümsedi.
" İşten mi geldin kızım? " Dedi merakla.

" Evet , şimdi geldim. Sen nasılsın Aysun Teyze " dedim.