Erdi kızın arabadan inmesine yardım ederken Leyla etrafına bakındı. "Erdi inanmıyorum," dedi gülümseyerek. İlk beraber oldukları yere gelmişlerdi. "Ama ev daha ileride değil mi?"Erdi bir şey söylemeden dudağını ısırdı ve kızı elinden tutarak gölün yanına kadar getirdi.
"Burası bizim araziye giriyor, etrafta kimse olmaz. Hele de bu zamanlarda. Rahat ol tamam mı?"
Leyla neden bunu dediğini gölün üstündeki şeyi görünce anladı. "Bu ne?" diye gülerek cırlayınca Erdi de gülümsedi.
"Yüzen yatak. Çok orijinal değil mi?"
"Erdi saçmalama, biri görür, akıntıya kapılırız."
"Ya merak etme, birincisi perdeleri kapalı olacak, ikincisi bizim evin karşısındaki koydayız, ortalara gidip, sabitleyeceğim -ki iple sabitlenmiş bir tahta kayık. Hadi gel."
Yakınına geldiğinde Erdi telefonunu çıkardı ve Leyla'yı yanına çekip dudağından öperken fotoğraflarını çekip, altına 'Balayımız başlasın!" yazarak paylaştı.
Sonra da içine atlayıp, kızın da elini tutarak onu kendine çekti. Leyla perdeyi araladığı an nefesini tutup, yutkundu.
"Erdi sen delisin."
"Sadece konu sen olunca sınırım yok." İpi iskeleden söküp, sabitlenmiş diğer ipi çekerek kayığı ittirmeye başladı. Leyla etraftaki led ışıkları, tüylü puf örtüyü, perdelerin güzelliğini inceliyordu.
Ortaya geldiklerinde Erdi yukarıdaki çengel ile sabitledi ve o da perdeyi aralayarak içeri girdi. "Beğendin mi?"
"Bayıldım. Erdi cidden sınırın yok."
Kızı kendine çekerek ikisini birden yatağa düşürdü ve profesyonel fotoğraf makinesi ile onlarca fotoğraf çekildiler. Uygun olanları da Erdi yine 'Konu o olunca, 'SINIRSIZIM'" diye yazarak paylaştı.
Üzerindeki gelinliği adım adım soydu, Leyla da aynı hassasiyeti gösterdiğinde birlikte yatağın içine geçtiler ve sınırsız bir geceye ilk adımı attılar.
Sabaha karşı güneş doğarken Leyla gerinerek uyandı ve sürprizi için gidip Erdi'nin cebinden kendi telefonunu çıkardı. Bildirimler dikkatini çekmişti. Fotoğraflarına yüzlerce yorum ve beğeni vardı. Kıkırdayıp, tekrar yatağa girdi ve geçen kaydettiği görüntüyü açıp, adamın kulağına yaklaştırdı.
Erdi kulağına çarpan sesle yüzünü buruşturarak açtı ve karısına 'Bu ne?' der gibi baktı. Leyla da görüntüyü başa çekip onun eline verdi telefonu.
Erdi siyah ekranda gördüğü şeyin ne olduğunu anlayınca, birden Leyla'ya baktı. "Ger-gerçekten mi?" diye azıcık korku ve heyecanla sordu.
"Henüz on haftalık. Ama kalbi nasıl da atıyor gördün mü?"
Erdi yeniden ekrana baktı. "Leyla bu çok... Çok güzel."
"Evet. Bu seferki çok güzel," dedi ve ikisi aynı anda birbirlerinin dudaklarına yapıştılar. Erdi onu yavaşça yatağa uzandırıp, karnını okşadı. Sonra öpücüklere boğarak, kahkahalar atmasını sağladı. İkisi içinde yepyeni bir hayat sürprizlerle başlamış oldu.
***
Arda elinde telefonda otel odasında dönüp duruyordu. "Adama bak ya! Edepsiz!"
"Ya hayatım neden öyle diyorsun? Bence çok güzel bir jest. Baksana ne kadar romantik."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAL ARISI * B.A.S. IV - FİNAL
RomanceBirbirinden çapkın, uslanmaz, şımarık ve seksi iki erkek... Birbirinden romantik, söz dinlemez, inatçı ve sıra dışı iki kız... Efsane, kusursuz, eşsiz ve büyük aşkların bal arısı erkekleri ile birbirinden güzel kızları ve tabiki olmazsa olmazımız kı...