***********************************************************************************************Cenk beyle yakınlaşmamızın üzerinden iki hafta geçmişti, Cenk beyi o günün sabahından sonra hiç görmemiştim evden yaptığı hatayı anlayıp kaçar gibi çıkmıştı. Aslında benim de hatam büyüktü karşılık vermemeliydim.. olan olmuştu Cenk Beyin şirkete gelmemesi benim işime gelmişti ama içten içe de merak ediyordum yaşananlardan dolayı mı gelmiyordu yoksa farklı işleri mi vardı.
Sert bir rüzgar düşüncelerimden sıyrılmama yardımcı olmuştu. Kollarımı bedenime sarıp manzaraya bakmaya devam ettim.
Omuzlarımda hissettiğim ağırlıkla arkamı döndüm.
Görmeyi beklemediğim, benden kaçmış olduğunu düşündüğüm adam şuan karşımdaydı ne diyeceğimi bilemedim sadece dudaklarımdan "Teşekkür ederim" dökülmüştü.
Sanırım Cenk bey'de tam olarak ne söyleyeceğini kestiremiyordu. arkamı dönüp manzarayı izlemeye devam ettim her rüzgar estiğinde ceketin üzerinde ki koku ciğerlerime doluyordu. Sessizliği bozan Cenk Bey'in tok sesi oldu.
"Ayla.. beni yanlış anlamanı istemem"
"Cenk bey açıklama yapmak zorunda değilsiniz. bir anlık bir şey olduğunu anlayacak kadar olgunum" dil böyle söylese de kalbim böyle söylemiyordu.
"Özür dilerim" diye bilmişti sadece..
"Önemi yok Cenk bey, ben unuttum bile" sırtım cenk beye dönük olduğundan yüzümdeki acı tebessümü görememişti.
Sessizliğin ardından kapının sesiyle Cenk beyin çıktığını anladım.
Kalbim sıkışıyordu her şeyin sadece anlık olduğunu söylemek kolaydı ama kalbimin bu gerçek karşısında sızlaması çok saçmaydı. her şey bir anda gelişmişti sonrasında hissettiğim duygular bana yabancıydı.
Düşündüm de bu hayata tam anlamıyla kimse tarafından sevilmemiştim. Ailem beni bir zindana kapatmıştı odamın küçük penceresinden göre bilmiştim dünyayı. Bu hayatta sadece kendi mesleğimi seçme şansım olmuştu. Kurtuluşum en büyük zaferimdi.
***********************************************************************************************
Her yeni gün, yeni bir başlangıçtır.
bugünü kendime ayırmıştım bugün haftanın en sevdiğim günüydü iş yok, trafik yok, sabah erken kalmak yok. sadece kahvem ve ben. Camın kenarına oturmuş sitenin içerisinde çocukların anne babalarıyla oynadıkları oyunları izliyordum hep imrenmişimdir güzel bir aile sarıp sarmalayan anne, süper kahraman bir baba. bunları düşündükçe kendime sözler veriyordum ilerde çocuk sahibi olduğumda sevgimi hissettirecektim benim yaşadıklarımı yaşatmayacak mutlu bir çocukluk geçirmelerini sağlayacaktım.
Canım iç sesim 'sen önce bir kocayı bul da sonra çocuk mevzusunu düşünürsün' diye beni daldığım düşüncelerden çıkarmıştı.
İç sesime teşekkür ediyorum.
Telefonuma gelen mesajla iç sesimle vedalaşıp, masanın üzerinde varlığını unuttuğum telefonumu gelen mesaja açtım.
**KİMDEN: KEREM BEY**
"Akşam ki davet de sana eşlik etmek benim için bir onurdur :D"
Davete gelmeyeceğimi kereme söylememiştim bu akşam şirketin kuruluş yıl dönümüydü bütün çalışanlar gibi bende davetliydim böyle kasıntı ortamlarda olmak beni oldukça geriyordu. Bir de Cenk Bey unsuru var tabi
**KİME: KEREM BEY**
"Maalesef kerem, bu gece davete katılamayacağım"
yazdıktan sonra telefonumun çalması bir olmuştu sanırım telefonun başında bekliyordu."Efendim Kerem"
"Ayla bir sorun mu var neden gelmiyorsun, hasta mısın? geçmiş olsun geleyim mi?"
tek nefeste nasıl söylemişti bilmiyorum ama ne söyleyeceğimi şaşırmıştım.
" Yok kerem iyim teşekkür ede-"
"O zaman geliyorsun"
"Kerem gerçekten gelmesem olmaz mı? zaten yetişemem bu saatten sonra"
"Sen istersen yetişirsin 2 saat sonra seni almaya gelirim hem beni yalnız bırakma"
"Tamam Kerem.. fazla durmayacağım geç olmadan çıkarım haberin olsun"
"Bakarız."
"Keremmm"
"Tamam kızma dediğin gibi olsun"
"Görüşürüz"
"Görüşürüz"
Keremle o kadar iyi anlaşıyorduk ki bazen patronum olduğunu unutuyordum abi kardeş gibi olmuştuk. Kereme, Cenk beyle olanları anlatamamıştım sonuçta abisiydi belki de Cenk bey anlatmıştı ama kerem hiç konusunu açmamıştı.
*********************************************************************************************
Siyah uzun, göğüs dekoltesi olan bir elbise seçmiştim saçlarımı dağınık bırakmış, kırmızı rujum elbisemi tamamlamıştım. son olarak siyah topukluları mı da giyince hazırdım.
**********************************************************************************************
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYANIŞ
General FictionBir bedel ödememişseniz henüz; Özgürlüğü tatmamışsınız demektir. Ayla'nın evden kaçışı yeni bir hayat kurması ve aşkını anlatan sürükleyici bir hikaye..