Bölüm 15 ~ Başlangıç (Final)

615 35 11
                                    

Gözlerimi açtığımda karşılaştığım ilk şey battaniyeydi. Bu benim battaniyem değildi. Kesinlikle değildi. Ne olmuştu? Neredeydim ben? Kafamda hemen onlarca kötü senaryo yazdıktan sonra etrafıma baktım. Burası Mete'nin odasıydı. Ben nasıl gelmiştim buraya? Tabii ki Mete getirmişti. Ona baktım. Gayet rahat bir şekilde yatıyordu. Tek sorun çıplak olmasıydı ve sanırım ben az önce göğsünde yatıyordum. Ama benim üzerimde hala elbisem vardı. Neredeyse belime çıkmış elbisem. Ona baktım. Yok canım olmazdı. Mete bu konuda hassastı. Hayır Gamze. Böyle bir şey olmadı. Saçmalama. Yataktan kalkıp yatağın üzerine bakındım. Pek bir şey görünmüyordu. Ama buna güvenemezdim. Banyoya gidip kendime baktım. Birbirine girmiş saçlarımı düzelttim. Yüzümü yıkayıp havluyla kuruladım. Olamazdı. Yapmış olamazdı. Bunu öğrenmenin tek yolu ona sormaktı. Ama soramazdım ki. Nasılsa sabah uyanınca bir şeyler söylerdi. Odaya geçip ona baktım. Hala uyuyordu. Tekrar yanına girip sırtımı yatağın başına yasladım. Ona baktım. En azından iç çamaşırı vardı. Belindeki Calvin Klein yazısını görebiliyordum. Sonunda uyandığında bir süre karşıya baktı. Sonra kafasını bana doğru kaldırdı.

"Günaydın. Seni kollarımda görmek isterdim."dedi. Kafamı eğdim. Sormalı mıydım? Ya da direkt sormayayım. Mesela dün gece neler olduğunu sorayım. Daha iyi olurdu.

"Günaydın."diye fısıldadım ve sonra soramadım. Allah'ım çok utanıyordum. Ya böyle bir şey olmuşsa? Anneme ne derdim? Ya bir de hamile kalırsam? Yok artık. "Biz en son arabadaydık. Neden eve gitmedim?"dedim.

"Sarhoştun. Biraz. Annene söyledim. Bizde kalabileceğini söyledi. Fena mı oldu? Birlikte uyuduk işte. Ama uyanamadık orası ayrı."

"Sadece uyuduk mu?"

"Evet. Gamze sabah sabah ne saçmalıyorsun ya? Sana daha önce de söylemiştim. Bak bu son söyleyişim. Seninle evlenmeden yatmayacağım. Açık mı?" Kafamı salladım. Kızmasına ne gerek vardı ki? Yerimde hangi kadın olsa aynı şeyi merak ederdi. Gözlerini kapamış tekrar uykuya dalmış gibiydi. "Ayrıca öyle bir şey olsaydı şuan ayaklarının ve başka bir yerinin acısından duramazdın."dedi gözlerini açmadan.

"Aslında detaya inmene gerek yok."

"Daha inmedim." Yuh. Bir de inseydin. İnememiş miş. Ya insanda hiç mi utanma olmaz ya. Nasıl bir yaratıktı bu? Hangi uzaydan gelmişti. Bildiğin Deamon gibiydi ya. Adam resmen uzaylıydı. Bir tek gözleri kahverengiydi ama o da eksik kalsın. Kasları vardı sonuçta. Dokunsam kızar mıydı acaba? Göğsündeki kıllar çok yumuşak görünüyordu. Çok yoktu. Biraz göğüsünde biraz da karnında vardı. Elimi göğsüne uzattım. Göğsüne dokunmamla gözlerini açması bir olmuştu. Korkup elimi çektim ve kafamı eğdim. Yine kızacaktı kesin. "Özür dilerim."diye fısıldadım. Lütfen kızma. Biri bana kızdığı zaman o kötü hissi atamıyordum. Çok korkuyordum. Bileğimi tuttu.

"Gel."dedi. Nereye geliyim? Nasıl geleyim? Neden geleyim? Önce bu soruları yanıtlaması lazımdı ancak beni kendisine çekerek anlatmıştı. Göğüsüne. Kayarak. Uyumak için (Ona daha iyi dokunabilmem de cabası.). Ben de itiraz etmeden yatakta onun yanına kaydım ve eteğim iyice yukarı toplandı. Battaniyeyi üzerime örttü. Kafamı onun kafasının yanına koydum. Uzun bir süre birbirimizin gözlerine baktık. Ne yaptığımızı bilmiyordum. Sonunda gözlerini kaçıran ben olmuştum. Ama o hala bana bakıyordu. Alnımı omzuna yasladım. Kolunu kaldırınca kafamı kaldırmak zorunda kaldım. Kolunu sırtıma koydu. Kafamı onun göğsüne koydum. Bu fırsattan yararlanarak elimi de koyup göğsündeki kıllarla oynamaya başladım. Bir süre sonra nefesi daha derinleşti. Ona baktım. Çoktan uyumuştu. Yanağını okşadım. Ne kadar masum görünüyordu. Yatağa baktım. Bu yatakta kim bilir daha kaç kadınla uyumuştu. Ona başka biri dokununca delirecek gibi oluyordum. Onu çok seviyordum. Sadece benim olmalıydı. Beni bırakmasından çok korkuyordum. Ya bir gün başka birine aşık olursa? Parmağımı dudağında gezdirdim. Parmaklarımı dudakları arasına sıkıştırdı. Gülümsedim. Dişlerini parmaklarımda hissettim.

Bir Nefes AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin