4.Bölüm - Hayallerin Hayalim...

304 62 5
                                    

Evet  bugün cuma yarın Will bizde.O kadar mutluyum ki durduk yere saçmasapan,anlamsızca gülüyorum.Allahım bana yardım et. Odamda kulaklığım takılı müzik dinlerken telefonum çaldı. Arayan Rita'ydı. Telefonu açmamla kulağımın patlama anı bir oldu ;

-Aaaaaaaaa Melissa bil bakalım ne oldu ? 

- Bilmem.

- Okulda Robert adında taş varya benimle çıkmak istediğini belirtti.

-Nereye diye sorup espri yapmıycam. Güzel çık ozaman.

-Gıcık. Tamam pekala senin sevdiğin biri var mı?

-( Elim ayağım titremeye başlamıştı. ) Hayır , dedim ve telefonu Rita'nın suratına kapattım. Sonra alırım gönlünü ama elim ayağım titriyordu ne yapabilirdim.

Onun adına seviniyorum.Sonuçta sürekli taş taş diye bağırıyordu. Ama onu tanıdığım kadarıyla o taşıda fırlatacaktır denize. Umarım mutlu olurlar. Bu sabah okuluma gittiğimde girişte çok garip bişiy oldu. Okulun duvarına bir liste asılıydı. Ve o listede şöyle yazıyordu ; 

'' Syn. Okul öğrencilerim okulumuzda bir bilgi yarışması düzenlenecek. Kendine güvenen öğrencilerim var ise odama gelip kayıt yaptırabilirler. '' 

  - Müdür - 

Evet bana garip gelmiş bende eğlenceli bişiy var zannetmiştim hiç bana göre değil. Rita beni görüp yanıma koştu. Arkasındada o taş çocuk Robert vardı. Bana sarıldı Rita bak melissa onu seviyordum benim oldu dercesine baktı sonra gözlerime. Gözleri parlıyordu adeta. Sevimiştim . Bende ona hadi git dercesine bakmamıştım söylemiştim çünkü bu anlaşılmaz bence. Ders zili çalmıştı. İçeriye girmeyi hiç istemiyordum. Dışarıda kalıp aslında biraz kitap okumaktı derdim. Ama maalesef dersler vardı ya hayatımızda ki şu koca problem. Neyse ki İngilizce , kimya ve biyolojiyi seviyordum. Yoksa hiç çekilmezdi. İlk ders baya bir sıkıcı geçti. Bugün o kadar heyecanlıyım ki aslında zaman sanki hiç geçmiyor. Zamanı hızlı geçirmenin bir yolu olmalıydı. Dersi dinlemek miydi bu yol. Yoksa açıp kitap okumak mıydı ? Cevabı belliydi. Öğretmenlerim farketmeden kitap okumaya başlamıştım. Tenefüslerde bile çıkmıyordum. Kendimi kaptırınca aslında o kitabı hissediyordum. Birde en sevdiğim yazarın kitabıydı bu '' Jojo Moyes '' . Bütün kitaplarını okumuştum. Hayatında ki herşeyi biliyordum bu yazarın. Baya bir araştırmalar sonucu. Son derse giriş zili çalmıştı. Bende hemen kitabı kapattım e 40 dakika da geçiverseydi artık. Gerçi ders İngilizce'ydi hemen geçti. Okuldan dışarı çıktığımda bir taksi duruyordu köşede. Yürüdüm taksiye doğru . Bindim ve geldim eve . Teyzemden yarın için bi kaç özel ricada bulundum. O da ilk defa birşey istediğim için kabul etmişti. Kek , börek, vb. istemiştim. Bir güzel kakaolu kek yapar insan parmaklarını yer resmen. Ben de yapardım aslında ama evi yakmaya lüzum yok şimdi. Will'i sokakta karşılayacak hiç halim yok.  Odama çıkmıştım dinlenmek için. Çantamı attım bir kenara , attım kendimi yatağa. O kadar yorulmuşum ki ayaklarım hafif acıdı sanki uzanınca.Kitap okuyacaktım ona bile üşendim. Biraz uzanıp yukarıda ki tavanı seyrettiken sonra üşengeçliğim gitti. Kalktım aldım çantamdan kitabımı. Dolabımdan Mp3 ' ümü çıkarıp taktım kulağıma kulaklığımı. Aşk romanı varken aşk müziği olmaz mıydı ? Birde Tıtanıc açalım tam olsun. Ordaki Jack beni bitiriyordu zaten. Ama Rose'da çok güzeldi. Adamların kalkıp beni oynatacağı yok ya flimde. Tıtanıc'i her izlediğimde ağladığım gerçektir. Hele o sonda kızın onun elini bırakıp , onu denizin içine bırakması. Bana onu ölüme terk etti gibi geliyordu. Ben elini bırakmaz orada ölmek isterdim. Ama yaşayıp anılarını yaşatması daha iyi olmuş.  

   Burnuma vallahi mis gibi kek kokuları geliyor. Teyzeme güvenmekle hata etmemişim. Her zaman güvenebileceğimi biliyorum. Koridora çıktım ve istikamatimi mutfağa doğru aldım.Mutfağa vardığım anda fırının önüne uçmam bir oldu. Ama kim dayanabilir ki. Teyzem her zaman olduğu gibi yine beni düşündüğü için portakal aromalı kek yapmış. Birde baktım ki çikolatalı pasta yapım aşamasında. Gözüm bile doymuştu o anda. Will kesin doyardı. Allahım akşam oldu. Uyandığımda burda olabilir belki de. Ama o ya portakallı kek sevmezse ya çikolatadan hoşlanmıyorsa. Çikolatadan hoşlanmayan insan mı olur be.Benim hayal ettiğim tatlılarla onunkiler aynı olmazsa yanarım ben. Vallahi teyzemde keser gibime geliyor. Kadıncağız o kadar uğraştı. Ne Will'mişsin be hepimizi telaşa soktun. Off. Ne yapacağım şimdi ben. Olumlu düşünim desem olumlu düşünecek yerlerim ağrıyor. Zaten o kısım tıkalı. Olumsuz düşüncelere tekrardan merhaba der ve yoluma devam ederim. Ben neden Will'in bloguna bakmadım ki hiç ? Bir kontrol mu etsem acaba ? Sanırsam bu telaşın sonu kötü...

Ah Will ah !!

Aşk , Acı Mı Anne?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin