Bölüm 5

53 7 0
                                    

Ayfer otobüsten indiğinde saatine baktı ve görüşmeye henüz 20 dakika olduğunu gördü. Bir mağazanın önünde kurulu olan ses sisteminden sokağa yayılan sese dikkat kesildi iş görüşmesinin yapılacağı plazaya doğru ilerlerken.

               “Gün senin günün kapına geldim,

                 Bir demet gülüm yoluna serdim,

                 Ah şu kalbimin külünü verdim,

                 Gel yapma gel sen de sevdin,

                 …………………………………………..”

               Ne kadar da çok dinlerdi bu şarkıyı ve ne kadar da çok severdi Çelik’i o uzun saçlarıyla. Odasının duvarındaki posterine oturdukları evden taşınana kadar her sabah kalkar ,gözünü açar ve önce ona selam verir sonra kalkardı yataktan sanki tüm geceyi onunla geçirmişçesine yüzündeki memnuniyet ifadesiyle.

               Ayakları istemsizce sesin geldiği mağazaya yöneltti kendini ve “Nasıl olsa daha vakit var.” diyerek mağazanın kapasına doğru ilerledi. Müzik de bu arada nakarat kısmına gelmişti bile.

               “Ah sevda,sevdaaa, böyle yaman sevdaaa,

                 Ah sevda, sevdaaa, başı duman sevdaaa,

                 Ah o gülüşün,bana dönüşün,

                 Döner durur başım yaman bu sevda,

                 Nerede yüzün, o kara gözün,

                 Yanıyorum her bakışta!

                 …………………………………..”

               “ Acaba döner mi, yine gelir mi,yine güler mi?” diye içinden geçirerek mağazadan içeri adımını attı. Mağaza açılalı daha on on beş daika olmuş olacak ki yerlerde henüz paspasın ıslaklığı vardı.

               “ Günaydın!” dedi Ayfer, yüzünde tatlı, sıcak bir gülümseme ile. Aynı sıcaklıkla karşılık aldı mağazanın içinde bulunan gayet prezentabl, 25 yaşlarında oldukça yakışıklı 1.75 boylarında olan gülümserken de gamzesinin çekiciliğini tüm samimiyetiyle ortaya koyan genç adamdan.

               “Merhaba, kolay gelsin. Ya kusura bakmayın müzik o kadar güzel geliyordu ki dışarıda duyunca dayanamadım kaynağına kadar gelmek istedim.” dedi Ayfer ama o cümleyi nasıl kurduğunun bile farkında değildi karşısında bulunan genç adamın gamzeli gülüşüne hayran hayran bakarken. “Oha kızım dur hele noluyor lan!” dedi içinden bir ses Ayfer’e ve koluna çimdik atılmışçasına irkildi Ayfer.

               “ Merhaba efendim, sabah neşemizi bulup, maksimum enerji ile güne başlama adına Çelik’ten daha iyisi yoktur diye düşündüğüm için her sabah mağazaya geldiğimde ilk işim bu şarkıyı açıp tüm caddeye dinletirim ki herkes nasibini alsın isterim bu enerjiden.” diyerek karşılık verdi genç adam.

                Bir iç giyim mağazısıydı Ayfer’in girdiği mağaza ve içerisinde envai çeşit iç giyim modelleri vardı unisex bir hizmet sunan mağazaydı burası. Ayfer genç adamdan gözlerini ayırmadan tezgaha doğru giderek modellere bakmaya başladı. Belli ki dişiliği uyanmaya başlamıştı Ayfer’in. “ Ay kıyamaaaaam pek de masum bir ifadesi var ama üzgünüm genç adam” diye geçirdi içinden Ayfer genç adama şuh ama bir o kadar da masum sayılabilecek bir bakış atarak.

               “ Nasıl yardımcı olabilirim acaba?” diye sordu genç adam Ayfer’e.

               “ Çok özür dilerim bir iş görüşmesine gitmek zorundayım çok fazla zamanım yok şimdilik şöyle bir bakacağım ama iş görüşmesinden sonra mağazanıza mutlaka uğrayacağım, o zaman hem daha rahat bakarım hem de daha iyi yardımcı olursunuz bana” dedi Ayfer ses tonunu hafif kısarak ve biraz da sesine cazibe katarak.

               “ Memnun olurum efendim, ben de böyle bir güzelliğe yardımcı olmaktan inanın büyük zevk duyarım” diye karşılık verdi genç adam.

               Ayfer modelleri üstün körü gözden geçiriyor bi taraftan da fonda çalmakta olan müziğe eşlik ediyordu hafif hafif mırıldanarak ve genç adamın mırıldanan dudaklarına pür dikkat kesilmiş gözlerinin farkındalığında olarak.

               Ayfer daha fazla vakit kaybetmek istemiyordu mağazada “Tekrar görüşürüz. Şimdilik gitmem gerekiyor daha fazla geç kalmak istemem hele ki olumlu bir izlenim bırakmak istediğim iş görüşmesine geç kalarak , şimdilik yi günler” diyerek genç adama, çıkışa doğru yöneldi Ayfer arkasından hayran hayran bakan gencin “ Mutlaka bekleriz efendim, size hizmet etmekten büyük bir onur duyarım, sabırsızlıkla bekleyeceğim” sözlerine başı ile “Tamamdır” der gibi işaret ederek mağazadan ayrıldı ve plazaya doğru yöneldi.

KOLPA HAYATLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin