HOPE (VOPE)

~SESİN...EN ÇOK DA SESİN BENİ SANA BAĞIMLI YAPTI~

"Haklısın Tae jungkook gerçekten neşe saçıyor. Pardon alsında bildiğin çocuk neşe sıçıyor. Baksana şu an o burada değilken bile onun hakkında konuşup gülebiliyoruz" dedi Seokjin.

"YA HYUNGLARIM BENIM SIZI ÇOK SEVIYORUM" diye bağırarak salona giren jungkook hepimizi hayrete düşürdü "Siz odada değil miydiniz?" diye sordu Jimin "Yok ya tam şu köşeyi döndük ayağım takıldı ve yere kapaklandık sonra sizin konuşmalarınızı dinledim. Cidden hakkımda böyle mi düşünüyorsunuz? Çünkü ben bile bazen çok sinir bozucu olduğumu düşünüyorum"

düşündüklerine mi güleyim kendine laf sokmasına mı güleyim bilememişim "Evet kook öyle düşünüyoruz" diye cevapladı Yanımda oturan mükemmel gülüşlü sevgilim "En çok da seni seviyorum Hoseok hyung" dedi Jungkook keşke demeseydi Jin oturduğu koltuktan kalkıp kook'un poposuna tekme attı.

"nankör! ben sana yemedim yedirdim giymedim giydirdim seninse yaptığına bak" herkes kahkahalarla gülüyordu seokjin bazen gerçekten anne gibi davranıyordu "benim en en en yakışıklı hyungum niye bana kızıyorsun. Seni Onlarla aynı kategoriye koymadım Çünkü onlara haksızlık olurdu" dedi jungkook Seokjin'e sırnaşırken.

Jin kook'un iltifatlarına yumuşarken kendine çekip sıkı sıkı sarıldı. "sen var ya beni nasıl kandıracağını iyi biliyorsun herkese söylüyorum kook'tan bir şeyler öğrenin Namjoon hariç. O zaten beni nasıl kandıracağını gayet iyi biliyor." derken Namjoon'a imalı bakışlar atıyordu, Namjoon da gamzelerini belli edecek şekilde güldü.

Hoseok göz devirdi "Hadi odaya. Daha fazlasını midem kaldırmaz" diye söylendi. Seokjin oturduğu yerden hoseok'a tekme atmaya çalıştı Hoseok seokjinin ayağını tutup hızla çektiği ve Jin yere düştü hepimiz gülerek izlerken Jin düştüğü yerden kalkar kalkmaz Hoseok'un üzerine atladı "hyung dizini çeker misin Tanrı aşkına sakat kalacağım ah!!" diye bağıran Hoseok'a baktım.

Jin onun dediklerini aldırmadan Hoseok'un üzerinde tepiniyordu dizi hoseok'un malum yerine denk gelmişti, Jin'in belinden tutup Hoseok'un üzerinden aldım. Hoseok elleriyle oraya bastırarak acı içinde kıvranıyordu. "Hyung ben senin yüzünden hadım olacağım cidden ah!" hoseok kıvrandığı yerden kalkıp banyoya gitti

"ne oldu buna ya görende bir şey yaptım sanır" dedi Seokjin "daha ne yapacaksın Jin çocuğun Junior'unu katlettin" dedi namjoon Jin duydu şeyle şaşkınca yüzüme baktı "Harbi mi?" başımı sallayıp onu onayladıktan sonra hoseok'un peşinden gittim tam jimin'in odasının önünden geçerken içeriden gelen konuşma sesi dikkatimi çekti.

Sessizce durup içerideki konuşmaya dikkatimi verdim "Minho ben ona yaşattıklarım için çok pişmanım böyle olsun istememiştim" dedi jimin burnunu silerken "Ağlama lütfen eminim bir süre sonra seni affedebilir ona zaman tanı bebeğim düşünmesi için zaman ver. Şimdi kapatmam gerek toplantım var.

Ayrıca artık ağlama seni böyle görmek beni üzüyor. Şimdi yorgunluğumu yok etmek için gülümse bakalım. Heh işte böyle gül, seni seviyorum." "bende" konuşma bitince tekrar yoluma devam ettim.