Ah pıtırcıklar nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Çünkü ben tam bir harabeyim. Eski Mavi den eser kalmadı. Yorgun ve bitiğim, yemek yiyemiyorum, uyuyamıyorum. Yapmam dediğim şeyleri yaptım, daha ne olsun?
21 Kasım'ın gecesi Kızıl'ın flörtü olan Sakal'ın arkadaşı ile konuşmaya başladım. Sakal sorunları var diyince bendeniz gerizekalı, kendini merhem zanneden Mavi olarak gönder gelsin dedim. Neyse konuşmaya başladık işte arkadaşça. Hayır ben de böyle diyorum ki abi kardeş ilişkisi olur aramızda. 3 yaş büyük sonuçta, hatta 4 gün önce yeni yaşına girdi.
Bunla 2 hafta normal konuştuk, arada güzelim falan diyordu o kadar. Ben bir ara bunu bir ayar ettim üf üf keşke daha fazla etseydim, orospu çocuklarının bayrak sallayanı.
Kızıl'ın doğum gününe davet ettikten sonra çok güzel yakınlaşmaya başladık. Her şey güzel gidiyordu. O başka bir şehirdeydi ama 2 saatlik mesafe var aramızda. Buna rağmen gelecekti.
Tabi ki bu hafta hayatımın tepe taklak olduğu günler.
Ben buna yaptığım, yaşadığım her şeyi tüm çıplaklığı ile anlattım. Bana kusursuzsun dedi, ben ki a dan z ye kadar kusurlu bir insanım. Dertlerimi dinledi, beni korudu, kaprisimi çekti. Ama biliyor musunuz, bir merak edip de soyadımı bile sormadı. Bana hiçbir şeyini anlatmıyor. Ailesel sorunları var, hiç sevgi görmemiş. Allahın hiçbir kuluna açıklama yapmadım ben, bana zaman ver dedi. Sustum, gene de her gün aramaya devam ettim. Çabaladım. Salağım çünkü.
Telefonda defalarca ağladım, içimi döktüm. Ben ki kimsenin omzunda ağlamadım. Ona telefonda dert yandım, üzüntümü paylaştım.
Sonunda ne oldu biliyor musunuz?
Oyuncağa döndüm.
Dün onu aradım gene. Bir kız açtı telefonu. Onu sordum meşgul olduğunu söyledi. Sonra kim olduğumu sordu durdum. Herkese beni sevgilisi olarak tanıttığını söylediği için sevgilisiyim dedim. Sen sevgilisiysen ben neyim dedi ben şok oldum. Sonra gülmeye başladı ve arkadan onun sesi geldi. Kız ben kuzeniyim dedi birkaç saniye sonra telefonu kapadı ve ben gene ağladım.
Hiç bu kadar aşağılanmamıştım. Çok canım yandı. Uyuyamadım, ders çalışamadım, yemek yiyemedim. Hala uyuyamıyorum yemek yiyemiyorum. Ve çok yakın saydığım kişilerin bana zerre saygısı yok. Ben artık tükendim. Hayal kırıklığına bulanmaktan, anlık gülümsemeler saçmaktan yoruldum.
Birkaç gün önce bir çocukla tanıştım. Sigara içiyordu ve Kızıl ile okuldan kaçmıştık. İnsanlara sataşıyorduk ve onun yanına gittim, sigara içiyordu sigara istedim sonra muhabbet etmeye, gülmeye başladık. 2 gün önce buluştuk, sana sarılabilir miyim dedim ve sarıldık. İyi hissettirdi. Yalnız olmadığını hissettim.
Ama ben yalnızım.
Beni seven bir çocuk çıktı, 2 gün önce içip aradı.
Kısacası bir rüyadan uyandım ve hayatın sikikliğini tadıyorum. Küle dönüyorum sonra yeniden doğuyorum, kanadım kırık. Zamanla o kanadın kırıklığına alışarak yaşamaya başlıyorum. Bu bir kısır döngü, durduramıyorum.
Açıkçası buraya çok komik şeyler yazarak sizi güldürmeyi isterdim ama içim kan ağlıyor. Umarım erkenden toparlanır ve eski Mavi olurum.
İyi akşamlar. Sıkı giyinin, kar yağıyor. Üşütmeyin ve sakın sevmeyin. Acıtıyor, pıtırcıklarım. Sınavlarınıza iyi çalışın. Öpüyorum sizi.
