KIZLAR OKUMA SAYILARI GAYET İYİ HER GÜN ARTIYOR. O YÜZDEN BU BÖLÜMÜ YILBAŞINA ÖZEL VE OKUMA SAYILARINDAN DOLAYI ERKEN YAYIMLIYORUM. BÖLÜM KISA OLDU FARKINDAYIM. DİĞER BÖLÜM UZUN OLUCAK.
Kapıyı yumruklamaya devam ettim ama hiç bir vaydası yoktu. Sanki duvarlar üstüme gelmeye başlamıştı. Nefes almaya çalıştım.Gözlerimi kapattım, şuan burda olmadığımı düşünmeye çalıştım. Doktorum astımım için biraz psikolojik olduğunu söylemişti. Böyle zamanlarda kendini iyi hissettiğin yerde olduğunu düşün demişti.
Bende kendimi Ege'nin kollarında düşündüm. Ona sıkıca sarıldığımı düşündüm. Onun saçlarımı öptüğünü bana sıkıca sarıldığını hayal ettim.
Birden biri bana sarılınca hızla gözlerimi açtım. Bunun ne işi vardı burda. Hemen ondan uzaklaştım. Sonuçta bir kere bana zarar vermişti. Sinirli birine benziyordu.
+ "Sen ne yaptığını zannediyorsun?!"
- "Melis iyi misin?"
+ "Sen adımı nerden biliyorsun?"
Dudakları hafif yukarı kalktı.
- "Ben her şeyi bilirim."
+ "Benden uzak dur." Ondan korkuyordum. Biraz mesafeyi açtım ve geri geri gitmeye başladım. Bu sefer suratı ciddi bir hal almıştı.
- "Melis tamam sakin ol." bana yaklaştıkça korkum artıyordu.
+ "Sakın yaklaşma!" diye bağırdım. Az önce geçmek üzere olan astımım şimdi daha kötü bir hal almıştı. Sırtım duvara çarpınca daha kötü oldum. Bu sefer gerçekten duvarlar üstüme geliyordu. Nefes alamıyordum. Nefes alış-verişim yavaşlamıştı.
- "Yeni iyi misin?!" diye bana yaklaşmaya başladığında.
+ "Uza-k dur be-nden." ellerimle yüzümü kapattım. Göğüsüm daralıyordu sanki. Duvarların arasında sıkışmış gibi hissediyordum. Nefes almaya çalıştım. Yanımdakinin Onur değilde Ege'nin olduğunu düşünmeye çalıştım.
Birden beni kendine çekti. Onu ittirmeye çalıştım ama o kadar güçsüzdüm ki.
- "Şişt sakin ol geçicek sakin ol."Beni kendine daha çok çekti. Onu ne kadar itmek istesemde gücüm olmadığı için ona boyun eğdim. Bana sıkıca sarılıyordu. Sonra saçlarımla oynamaya başladı.
+ "Onur be-"
- "Şişt tamam geçicek şimdi. Gözlerini kapat." Ama geçmiyordu. Çünkü kendimi rahat hissetmiyordum. Gözlerim kararır gibi olduğunda:
+ "Onur ben iyi değilim."
- "Yeni. Gözlerini kapat geçicek." Onun dediklerini yapmaya çalıştım. Gözlerimi kapattım. Onur saçlarımla oynuyordu.
- "Şimdi kendini deniz kenarında hayal et-" Onur 'un sözlerini kırılma sesi bölmüştü. Kafamı kaldırdığımda sinirli bir Hazar beklemiyordum açıkçası. Onur yanımdan kalktı. Hazar hızla bize doğru geldi ve yumruğunu Onur'a indirdi.
Nefes alış-verişim normale dönmüştü biraz. Duvara tutunarak ayağa kalkmaya çalıştım. Kafamı kaldırdığımda Hazar, Onur'un üstündeydi. Ve öldürücü yumruklarını Onur'un suratına indiriyordu. Onur ise hiç tepki vermiyordu.
- "Öldürücem lan seni."
- "Şerefsiz niye karşılık vermiyorsun?!" diye bağırıp sert bir yumruk daha indirdi. Onur'un hiç tepki vermemesi Hazar'ı daha çok sinirlendiriyordu. Hazar bir yumruk daha indirdi ve üstünden kalktı.
- "Seninle daha işim bitmedi duydun mu beni oro..... çocuğu."
Hazar, yanıma geldi. Bana sarıldı. İşte yine vanilyayla karışık sigara kokuyordu. Bende kollarımı onun beline sıkıca doladım. Biraz uzaklaştı. Gözümün önüne gelen saçları elleriyle kulağımın arkasına attı. Endişeli gözüküyordu.
- "Melis iyisin dimi?"
+ "İyiyim." Beni tekrar kendine çekti ve sarıldı. Bende kollarımı onun beline dolayacağım zaman gözlerim karardı. En son hatırladığım Hazar'ın "Melis!" diyişiydi.
ONUR'UN AĞZINDAN
Melis bayılınca Hazar onu kucaklayıp götürmüştü. Hazar'ın gözündeki endişeyi görmüştüm. O kıza değer veriyordu. Ama Melis, Ege'den hoşlanıyordu ve Ege'yi tanıyorsam o da Melis'e karşı boş değildi. Ve Hazar da yavaş yavaş Melis'ten hoşlanmaya başlamıştı. Sanırım bu çok eğlenceli olucaktı.
KIZLAR 2015 HEPİMİZE HAYIRLI OLSUN. NİCE MUTLU, SAĞLIKLI SENELERE. İNŞALLAH HEPİMİZ GÜZEL BİR SENE GEÇİRİRİZ. YENİ BİR SENE YENİ UMUTLAR YENİ HAYALLER.
HOŞGELDİN 2015...
SİZLERİ ÇOK SEVİYORUM CANLARIM. HEPİNİZİ KOCAMAN ÖPÜYORUM.
NOT: YENİ BÖLÜM OKUMA SAYISI 600 OLUNCA GELİCEK...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Notalarda Saklı (Askıda)
Chick-LitGüven diye fısıldadı kız. Güldü. Çünkü güven görmeyen birine gökyüzünü anlatmak gibi. Melis, Ayaz yüzünden güveni sarsılmıştı."Güven ruh gibidir, terkettiği bedene geri dönmez." demiş Shakespeare. Peki Aslı Ayaz'a tekrar güvenebilecek miydi ? Yoksa...