KIZLAR YENİ BÖLÜM GECİKTİ. ÜZGÜNÜM.
OKUMA SAYISINI GÖRÜNCE ÇOK SEVİNDİM. 10.000 'İNİ GEÇMİŞ VE 11.000 OLMASINA ÇOK AZ KALMIŞ ÇOK MUTLU OLDUM. SİZİN YORUMLARINIZLA DAHA DA MUTLU OLUYORUM.
UMARIM BEĞENİRSİNİZ İYİ OKUMALAR : )
Teneffüs zilinin çalmasıyla kendimi resmen dışarı attım. Aslı da yanıma gelince beraber yürümeye başladık.
- "Melis ben açıktım hadi kantine gidelim."
+" Tamam." beraber merdivenlerden inmeye başladık.
Bahçeye indiğimizde Ege, Hazar, Berk ve Çınar her zaman ki yerlerinde oturuyorlardı. Cem'i bugün hiç görmemiştim. Aslı kantin sırasına girdi. Ben de kenarda onu beklemeye başladım. Kafamı yeniden çevirdiğimde Hazar ile göz göze geldik. Aslında kafamı çeviricektim ama çevirmedim bende inatla keskin bakışlarına karşılık verdim. Sanırım bakışmamızı Ege farketmiş olucak ki o da Hazar'ın baktığı tarafa bakınca beni gördü. Tabi beni görür görmez ayağa kalkması bir oldu.
Hemen kafamı çevirdim. Aslı'nın yanına sıraya daldım.
+ "Aslı çabuk ol. Ege beni gördü." Aslı hemen tostunu aldı. Sıradan çıkmamızla sert bir gövdeye çarpmam bir oldu. Kafamı kaldırmaya korkuyordum. Kafamı yavaşça kaldırdım. Ege nin olduğunu görmemle içimden koca bir küfür ettim.
- "Sindirella?" of Ege ya.
+ "Ege?" dedim aynı ses tonuyla.
Ege kolumdan tuttu ve beni arka tarafa doğru götürmeye başladı. Tabi herkesin gözü üzerimizdeydi. Aslı diğer kolumdan tuttu ve Ege'nin durmasını sağladı.
- "Ege naptığını zannediyorsun?"
- "Aslı sen karışma."
+ "Tamam Aslı sen git ben gelicem şimdi." Aslı bir kez daha bana ve Ege'ye baktı. Sonrada sınıftakilerinin yanına doğru gitmeye başladı. Ege tekrar kolumdan tuttu. Arka tarafa geldiğimizde sigara içen, yiyişenler vardı. Bu midemi bulandırırken. Ege'nin sesiyle irkildim.
- "Boşaltın burayı !" diye bağırınca herkes çıkmaya başlamıştı. Doğruyu söylemek gerekirse ben bile korkmuştum. Kimse kalmadığında Ege bana yaklaştı.
- "Melis neler olduğunu anlatman için 2 dakikan var." Ellerim titremeye başlamıştı bile.
+ "Ben."
- "Evet sen." Ege sabırsızca beni bekliyordu.
+ "Ege."
- "Lanet olsun söyle artık şunu." diye bağırınca gerçekten korkmuştum. Böyle söyleyince ondan biraz uzaklaştım.
- "Ah Melis yapma böyle uzaklaşma benden." hiç tepki vermeden ona baktım. Ege bana yaklaştı."
- "Melis çok özür dilerim." daha da yaklaştı ve sarıldı. Onu itmeye çalıştım ama ne fayda. Dudakları kulağımın hemen altında durdu. Bu bende elektrik akımına yol açtı. Kalbim resmen fırlıycakmış gibi oldu. Kulağıma iyice yaklaştı.
- "Özür dilerim."
Kafamı yavaşça kaldırdım ve burukça tebessüm ettim çünkü Ege bana ilk defa bağırmıştı. Kafamı kapıya doğru çevirince bizi izleyen bir Hazar beklemiyordum. Şaşırmıştım. Bakışlarımız birleşince gözleri parlamış sinirlenmiş gibiydi. Bana birkez daha baktı ve arkasını dönüp yürümeye başladı.
- "Anlatmak ister misin?"
+ "Çıkışta anlatsam olur mu?"
- "Peki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Notalarda Saklı (Askıda)
Genç Kız EdebiyatıGüven diye fısıldadı kız. Güldü. Çünkü güven görmeyen birine gökyüzünü anlatmak gibi. Melis, Ayaz yüzünden güveni sarsılmıştı."Güven ruh gibidir, terkettiği bedene geri dönmez." demiş Shakespeare. Peki Aslı Ayaz'a tekrar güvenebilecek miydi ? Yoksa...