MERHABA ARKADAŞLAR. BÖLÜMLER DENGESİZ GELİYOR OLABİLİR FAKAT İKİ HİKAYEM VAR İKİSİNİDE YETİŞMEYE ÇALIŞIYORUM. ANLAYIŞLA KARŞILAYIN.
MULTİMEDİA: Mısra'nın bugün ki tarzı ve kendisi ☺
İyi okumalar..
-16- Sihirli Kelime
Sabahın ilk saatlerinde uyandığımda okul için hazırlanmam gerektiğini henüz yeni anlıyordum. Dün Burcu'yu eve bıraktığımda annesini görmüştüm. Çok güzel bir kadındı. Ve bana minnettar bir şekilde bakmıştı. Bu tür şeylere uzaktım. Dün gece duş aldığımdan saçlarım kıvrıklaşmıştı. Okulda serbest gelmeye son sene olduğu için izin veriyorlarmış. Altıma siyah dar paça giyip üzerime bol üzerinde barkot resimi olan bir tişört giymiştim. Ayağımada siyah ayakkabılarımı geçirdikten sonra saçlarımı yanımdan sarkıttım. Başıma siyah yazılı bir bere taktıktan sonra mont olarak gri kot ceketimi giydim. Babama, ''Günaydın baba, ben okula gidiyorum. Müsait olunca beni aramayı unutma. Görüşürüz.'' diye mesaj attım.
Aras'ın odasına girip, ''Pişt, ben gidiyorum.''
''Tomoğom.'' diye homurdanıp yastığa kafasını gömdü. Hoflayıp odasından çıktım ve çantamı da sırtıma taktım. İlk defa bir sabah bu kadar özenli giyinmiştim. Anahtarımı alıp çıkarken telefon sesimle irkildim.
''Alo?''
''Mısra?''
''Efendim Çağrı?''
''Sanada günaydın Mısra. Sen bizim eve mi geldin benden habersiz hemde?''
''Suç mu işledim? Burcu'yu eve bıraktım. Onu o saatte tek dışarı bıraktığınıza göre suç kimde biliyorsunuzdur.''
''Ben Burcu'yu bilmiyordum da.. Annem seni, bizim eve yemeğe davet etti.''
''Ne? Ne diyorsun sen be?!''
''Bağırma. Annem sana çok minnettar, yemeğe davet etti diyoruz. Geliyorsun. Hemde bu akşam.''
''Hayır olmaz hayatta. Ben-ben heyecanlanırım.''
''Beni istemeye gelmiyeceksin Mısra. Sadece bir yemek.''
Okulun önüne geldiğimde, ''Tamam okuldayım, konuşuruz.''
Telefonu kapatıp içeri girdiğimde bir kaç kişi tarzımı yeni yansıttığımdan meraklı bakmıştı ama sonra Batı'yla göz göze gelince kalbimin hızı arttı.
''Günaydın.'' Simay boynuma sarılırken, ''Sanada.'' dedim. ''Hazırsan pazartesi dans showumuz var!''
Tamamiyle unutmuştum. Ama hala hazır hissediyordum. ''Hazırım tabi kızım.''
Batı yanıma gelince, sıcak bir gülümseme attım. Simay'a bakış atan Batı sayesinde daha da korkmuştum. Ne diyecektim ben. Kalbini kırmaktan o kadar korkuyordum ki.. Simay, ''Neyse sınıftayım ben.'' diyip uzaklaşınca Batı;
''Tarzın farklıymış.''
''Dolabımda pek de renkli bir şey yok. Böyleyim işte.''
''Sana yakışmış. Yani siyahı ilk defa bu kadar zerafetli görmüştüm.''
Korku artıyor.. artıyor..
''Teşekkürler.''
Arka banka doğru beni ilerletince sanki söyleyeceğini biliyormuşum gibi ilerliyordum.
''Senle bir şey konuşmak istiyorum.''
''Elbette.''
''Şey, ben sanırım senin gözünde fazla aptal ve gerizekalıyım. Ama- ama bil ki ben ilk defa hayatımda birisine bu kadar değer verdim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK SOKAK
Teen Fiction''Denizden korkmak çok mu saçma? Tüm hayatımı boğup bir kenara atarken.'' Psikolojik sorunları olan liseli bir kızın hikayesi. Sorunlarını unutup yeni bir hayatamı başlayacak? yoksa.. Sorunlarının üstüne sorun yükleyerek mi sorunlarını unutacak? -FH