[3.5]

219 33 3
                                    

Suya batırdı, sıktı, sildi. Aynı şeyi kaçıncıya yapıyordu? Alnında beliren ter damlacıklarını kıyafetiyle sildi. Üzerindeki dünyalı kıyafetleri ve şuan ki bu komik haliyle bile harika görünmeyi başarıyordu 909 evreninin asili Doyoung.

Doyoung: Sana ne demeliyim bilmiyorum. Senatodan izin alıp dünyaya gelmemi istedin, bende yalvar yakar babamdan izin aldım ve hepsi ne için? Bir odayı temizlemek için.

Yuta kıkırdadı. Böyle bir şey için onu çağırması doğru değildi. Hem de senatodan zar zor izin alabiliyorken hiç değildi ama onun halinden anlayabilecek yegane kişi de Doyoung'dan başkası değildi. Mark bugün gelip yerleşecekti ve uzun zamandır kullanılmadığından oda gerçekten tozluydu. Yuta bu yardımı ondan başka kimseden isteyemezdi.

Yuta: Mark'ın yerleşeceği bir odayı temizlemek için Doyoung. Sıradan bir oda değil burası.

Doyoung: Neyse ki böyle bir faktör var. Ama gerçekten önemli bir araştırmanın ortasındaydım Yuta.

Yuta: Bir şey bulabildin mi?

Doyoung: Şimdilik hayır. Aslında evet ama hayır.

Yuta: Nasıl yani, buldun mu bulmadın mı?

Doyoung: Planımızı öğrenen biri var mı yok mu bunun hakkında bir şey bulamadım çünkü her şey normal görünüyor. İkinci kez onunla karşılaşman hakkında ise küçük bir detay bulmuş olabilirim.

Yuta: Ne gibi bir detay?

Doyoung: 909 evreninde senin olayına benzer bir olay olmadığının zaten farkındayız. Kimseye yeniden yaşama şansı verilmedi ama başka birkaç evrende bunun örneklerinin olduğunu öğrendim. Eğer o evrenlere seyahat edersem belki de ikinci kez karşılaşma olayıyla ilgili bir şeyler öğrenebilirim.

Yuta: Pekala yeni soru, o evrenlere seyahat etmek için senatodan nasıl izin alacaksın?

Doyoung sırıttı.

Doyoung: İzin alacağımı kim söyledi?

Yuta meraklı gözlerle ona baktı.

Doyoung: 909 evrenini birbirine katan adamın bloke kartlarını kullanmayı düşünüyorum.

Bloke kartları Yuta'nın tüm kaçak yolculuklarının anahtarıydı ve onlara sahip olmak için uzunca bir süre uğraşmıştı. Bloke kartları kullanıldığında bir evrene giriş ve çıkış yetkililerce fark edilmezdi. Bu kartlar sadece evrenler arasında geçerliydi. Tek dikkat edilmesi gereken nokta yolculuk edilen evrende belaya neden olacak bir şeyler yapmamaktı.

Yuta: Ah, ben bile unutmuştum onları. Bu kadar zeki bir arkadaşa sahip olmak için kime ne iyilik yaptım acaba?

Doyoung ona gururlu bir bakış attı.

Yuta: Onları kullanırken dikkatli olmalısın. Gittiğin evrende başına bela alırsan anında fark edilirsin.

Doyoung: Merak etme dikkatli olacağım. Sen markete gideceğim demiyor muydun?

Yuta: Doğru ya, gidip bir şeyler alayım. Bence yeterince temiz oldu artık burası.

Doyoung: Git hadi, ben üzerinden geçerim bir kez daha.

Yuta tamam anlamında kafasını salladı ve elindeki bezi ona atıp hızlıca odadan çıktı. Cüzdanını ve telefonunu aldıktan sonra markete gitti. Doyoung'da o gittikten sonra onun sildiği yerleri kontrol etti ve tamamıyla temiz olduğundan emin olduktan sonra etrafı toparladı. Bu tarz şeyleri ilk kez yapışı değildi, Yuta'yı ziyaret ettikçe dünyalıların yaptıklarına alışmıştı. Hatta dünyada sevdiği şeyler bile olmuştu, mesela birçok güzel manzara. Yuta her seferinde aynı ülkede doğmuyordu bu yüzden o da onunla beraber bir sürü yeri görme fırsatı yakalamıştı. Şuan yaşadığı Seul'de 4.kez doğuşu muydu Yuta'nın? Öyle bir şey olmalıydı. Salona geçmiş tam koltuğa oturacakken kapı çaldı. Yuta olduğu düşüncesiyle gidip kapıyı açtığında Mark'la karşılaşınca yüzündeki şaşkınlık ifadesini gizleyemedi. Mark'da şaşırmıştı çünkü kapıyı bir yabancının açması aklından geçen bir şey değildi. Doyoung durumu bir an evvel düzeltmeliydi.

CAPTIVITY | YuMarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin