Kai arena'ya doğru ilerlerken içinden bir ses duydu.
" Kai sakin ol. Bu kadar çabuk seviye atlaman senin için büyük bir sorun yaratabilir. Enerjini dün akşam dengeli bir hale getirmiş olduğunu düşüne bilirsin ama sen şu an büyük bir enerji patlaması yaşayabilirsin Yani her an ölüm riski altındasın " dedi raiden
Kai gelen cevap ile aniden durdu. Bir süre sessiz kalan kai Beş dakika sonra "tamam ama ne kadar sürede enerjimi düzenleye bilirim" diye sordu yüzündeki durgun ifadaden birisi kai'nin çok sakin olduğunu düşünebilir ama kai'nin içinde fırtınalar kopuyordu çünkü şu an bir ölüm riski olduğunu farkına varmıştı ve bu ne kadar bir sürede düzelebileceğini düşünüyordu.
Raiden sakin bir şekilde "muhtemelen 3 gün sürebilir" dedi ve Kai gelen cevap ile birazda olsa sakinleşti. Kai bu süreye biraz bozulsa da fazla dikkate almadı ve ales'e dönüp "hadi geri dönelim ortak" dedi. İkili 15 dakika sonra eve vardıklarında içerde bulunan ev arkadaşları onların burada olmasına şaşırdı bu saatlerde. Kai Onlara hiçbir şey söylemeden direk odasını çıktı ales ile. Odaya giren ikiliden Kai hemen yere oturup lotus pozisyonu aldı. Tam meditasyona başlayacağı sırada Kai"nin ağzından ve gözlerinden saydam bir duman çıkmaya başladı. Saydam duman bir insan şekline büründükten sonra
"Kai bu üç günde tamamen meditasyon yapıcaksın. Gece sadece 2 saat uyumana izin veriyom" dedi sert ve disiplinli bir şekilde. Kai gelen bu habere çok sevindi çünkü bu son 2 yılda duyduğu en güzel haberdi. Başkaları için bu haber bir eziyet olabilirdi ama kai'nin bugünü tatil ilan etmesi için bile yeterde artardı. Kai bu mutlu haberi kendini hiç tutmadan havaya fırladı ve kendisinden iki metre ötedeki raide'a sarıldı.
Raiden bu anı tepkiye şaşırsada fazla bir tepki vermedi. Kai biraz daha sarılacağı sırada zihninde "benliğini unutma... Kim olduğunu hatırla... b... Hatırla " diye net olmayan sözler duydu ve başına bir acı girmeye başladı ve yere düşüp Çığlık atmaya başladı. Raiden şuan yaşanan olaylara anlam veremedi ve hemen ales ile birlikte kai'ye doğru gitmeye başladı.
" kai kai cevap ver. Kai iyi misin " diye yedirgin bir şekilde konuşan ales raiden'a bakıp '' usta ona yardım edin'' dedi ales. Raiden ales'in söylediklerine pek dikkat etmedi ve enerjisi ile kai'nin bedenini kontrol etmeye başladı. Ama hiçbir sorun bulamayan raiden bu olay karşısında hiçbir şey anlamadı. Aşağıdakileri buraya geleceğini tahmin eden raiden hemen odaya bir izolasyon formasyonu kurdu.
Raiden formasyonu kurduktan sonra hemen kai'yi kucağına aldı ve ilerde ki yatağa yatırdı. Hala çığlık atıp bağıran Kai karşısında raiden hiçbir şey anlamamıştı.
Tam 3 saat olmuştu hala bir gelişme yoktu. Ales ve raiden bu sürede kai'nin yanından hiç ayrılmamışlardı.
2 gün olmuştu ve hala hiçbir tepki yoktu hem bağırıyordu Kai. Raiden artık endişelenmeye başlamıştı. bu olay karşısında elinde bulunan bütün simya bilgilerini kullandı ama hiçbir fayda göremedi.
7 gün oldu. Kai hala bağırıyordu eğer formasyon olmasaydı kai'nin bütün çığlıkları tüm akademi'de duyuluyordu.
2 hafta oldu ve Kai hala çığlık atıyordu. Ales ve raiden artık düzgün düşünemiyorladı bu olaylar yüzünden birbirlerine düşman gözü ile bakıyorlardı. Raiden artık dayanamadı ve ales'e doğru yürüp elinde elinde oluşturduğu enerjiden kılıcı tam alesin kafasına saplıyacağı sırada "dur " denildiğini duydu ve odadaki çığlığın kesildiğini fark etti.
Kafasını Kai'ye doğru çeviren ales ve raiden kai'nin yatağından kalkıp dik bir şekilde ayakta durduğunu gördü.
Kai ikiliye bakarken yüzünde hiçbir Duygu ifadesi yoktu ve raiden'a dönüp "bana anlat raiden " dedi sesinden hissedilen muazzam bir güç ile. Raiden kai'den yayılan mistik enerjiye ve o güç ile kai'nin bir kaç şeyi artık anladığı fark etti. Bir süre sessiz kalan raiden yan tarafta bulunan sandalyeyi alıp kai'nin karşısına oturdu ve" Neleri biliyosrun kai" diye sordu çünkü bu soru tüm evrenin kaderini oluşturacaktı.
Kai raiden'a bakıp "benim reankarnasyon olduğumu ve gerçek benliğimi sana sarıldıktan sonra öğrendim... Şimdi senden bana tüm her şeyi en baştan anlatmanı istiyorum" diye cevapladı raiden'ın sorusunu
Raiden kai'nin söylediklerini duyduktan sonra derin nefes aldı ve "bak Kai hayat sadece bu gezegenden ibaret değil bilinen 33 boyut var ve bunların içinde sadece beş toplam ırk var. bizler bu 33 boyuttan 3 tanesini kontrol ediyoruz... kai yakında büyük bir savaş olucak. Tüm ırklar yaşam için savaşıcak... ve sen bize liderlik etmelisin... dao muhafızı olmazsa insan ırkı için ölüm kaçınılmaz bir son olur. Bu beş ırk
Jiyojinler
Sekantlar
Astraklar
Mitralar
insanlar
Şeklinde. Bu ırkların gücünü daha sonra zaten ögreniceksin... Ama burda asıl önemli olan senin nasıl öldüğün. Kai ben senin yardımcındım. Seni öldürenler ise kendilerine tanrı diyen bir avuç piç. Onlar senin savaştaki elit aslerlerindi. Insan oğlu geçmiş zamanda onları savaş alanında yaptıkları sayeseinde bu ismi onlara takmışlardı ve zamanla insanlar onları gerçekten tanrı olarak saymaya başladı. Hergün onlara dua ediyolardı sürekli onlara tapıyolardı. Bu sevgi gösterileri zamanla tanrıların egosunu tavan yaptırdı ve kendilerini gerçekten birer ilah olarak görmeye başladılar. Ama sen onlar için büyük bir engeldin çünkü sen her zaman daha güçlüydün. Bu onları belli ertelemeselerde çok delirtiyordu ve sonunda Bir gece senin enerjini yenilediğin bir anda sana topluca saldırdılar. Sen o gece öldün ama ölürkende 400 tanrıdan sadece 12 tane bıraktın... Ama onların bilmediği ise dao muhafızları her zaman reankarnasyon geçirirler. Ben ise sizin ruhunuza bağlı olduğum için siz okduğunuzde sizinle geldim.'' Dedi bütün konuşmaayı tek nefeste anlatan raiden.Kai bu konuşmayı dinledikten sonra bu üç haftada gördüklerini düşündü. Gözlerinin önünde o gece yaşananlar canlandı. Hafızasını tamamen geri kazanamasada kai artık ne yapması gerektiğini çok iyi biliyordu ve raiden'a dönüp "raiden beni 18 yasımdaki halime döndür " dedi.
Raiden gelen emre uyuyup hemen büyü dilinde sözler söylemeye başladı ve kai'ye dönüp onun alnına dokundu. Kai vücuduna giren enerjiye karşı koymadı ve değişmi kabul etti. Kai hiç durmadan boyu, saçı, tırnakları üzüyordu ve artık 1.90 boyunda olan biri olmuştu ama en büyük değişim saçında olmuştu. Saçı artık mavi yerine sim siyah olmuştu ve gözlerindeki buz keskinliği yerini gecenin karanlığına bırakmıştı. Yüzü mükemmel bir hatlara sahip olan kai'nin Vücudu epey yapılı bir hale gelsede güç seviyeside eskiye göre değismişti. Bu üç haftada gördükleri sayesinde birazda olsa eski gücünün trilyonda birini almıştı. Şuan ki seviyesi dünya alemi 4.seviye olmuştu ve bu eskisine göre berbat bir güç artışı gibi gözüksede bu gezegendeki yaşıtlarını çoktan aşmıştı kai.
Gücünü kontrol eden kai bunu hala yeterli bulmasa da sorun etmedi . ales ve raiden'a dönüp " son yaklasıyor " dedi
-----------------------------------------------------------
Arkadaşlar artık kurguda daha çok aksiyon ve savaş gorüceksiniz.
Hersey yeni başlıyor
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAO MUHAFIZI
FantasyKan kokusunun hava da net bir şekilde alındığı geniş bir ovada iki kişi hâlâ çarpışmakta idi. Etrafta sayısız ölü cesetler ve toprağı kırmızıya boyamış kan bulunuyordu. '' NEDEN... NEDEEEN'' Dedi. İhanete ilk kez uğramamıştı ama bu en acı vereni o...