Herkes dağılsada bir tek kai arenada kalmıştı. Bunu gören zayıf ince belli esmer bir kadın elder kai'ye '' sen neden gitmedin '' dedi. Kai kendisene gelen soruya '' ihtiyacım olan herşey
Yanımda sayın elder'' dedi nazik bir şekilde. Elder kai'ye '' linda. Adım linda senin adın ne genç'' diye kendini tanıttı.Kai elderin kendisini tanıtması üzreine adını söylemesse ona hakaret olarak algılayacağını düşünür ve '' adım kai efendim '' dedi. Yarım saatlik bekleyişin ardından herkes geri dönmüştü. Kai hazel ve lisa'nın testi geçtiğini görsede yanlarına gitmedi ve elderin konuşmasını dinlemeye başladı.
'' herkes geldiğine göre artık okula gidebiliriz.'' Dedi ve daha kimse ne olduğunu anlamadan arenadaki bir ışınlanma formasyonuyla herkesi kalos şehrinde doksan kilometre uzakta olan altı kilometre genişlikte bir alana yapılmış yüzlerce binanın bulunduğu akademinin ışınlanma binasının girişine geldiler. Kimsenin bünyesi buna alışık olmadığı için herkesin midesi bulandı. Bir kaç dakika sonra Elder linda ögrencilerin kendilerine geldiğini gördüğünde'' herkes beni iyi dinlesin. Ezra savaş akademisi üç parçaya ayrılır. Çekirdek kadro, iç kadro, dış kadro. Siz dış karoda bulunuyorsunuz. Sınıf atlama turnuvalarında başarılı olursanız iç kadroya geçebilirsiniz. Çekirdek kadro okulun en önemli ögrencilerinin bulundugu kısımdır. herkes sıraya girsin ve kendilerine verilecek olan okulun yüzüğünü alsın. Yüzüğün içinde sahipliğini aldıktan sonra size en uygun olan kalacağınız binanın konumu hesaplanarak yazılmış olan bir kağıt oluşacak. Yüzükler depolama amaçlı kullanılmıyor içine sadece okulda geçerli olan paralar girebilir ve kaldığınız binanın anahtarıdır o kadar. Okulda para kazanmak için görevler yapabilirsiniz yada kendi aranızda alışveriş yapabilirsiniz. Yüzüğünüz olmadan okula girip çıkamassınız. Yüzklerinizi sahipliğini almak için üzerine kanını damlatmanız yeterlidir. Okulda dersler yarın başlıyacak ama önce herkes kanını bize vericek vede biz sizin seviyelerinizi ve eğer varsa elementlerinizi görüp bu şekilde ders programınızı hazırlayacaz. Ha birde unutmadan söylüyorum iki yılda bir en az bir seviye atlamalısınız '' Dedi.
Herkes sırayla parmağının ucundan kesip kanlarını yüzüge damlattı. Kai karanlık elementinin gözükeceğini düşünüp raiden'a ''raiden karanlık elementimi görürlerse beni yakalamazlar mı.'' Diye sordu tedirgin bir şekilde. Raiden kai'nin sorusuna '' korkma veled bu okulda karanlık element kullanıcılarıda var. Akademiler tüm alderon gezegenindeki krallık ve imparatorluklar için zarar görmesi yasaklanmıştir çünkü ülkenin geleceği bu akademilerde olduğu karışılması yasaklanmıştır.'' Dedi
Kai almış olduğu cevap ile içine su serpti ama tüm kozları ortaya çıkaçağı içinde biraz mutsuz olmuştu. Kai yüzüğünü aldıktan kanını bir tüp benzeri bir şeyin içine koyup kalemle kağıda ismini yazıp tüpe yapıştırdı ve görevliye teslim etti sonra içindeki kağıdı çıkardı ve kaldığı binayı aramaya başladı. Kağıta bina 43 yazıyordu. Kai binaların numaralandırılmış olduğunu anladı ve karşısındaki binanın kaç numara olduğuna bakmaya başladı. Bina normal bir iki katlı ev gibi gözüküyordu, aslında burdaki bütün binalar aynıydı hepsi sıralı bir sekilde dizilimişti. Binada bir numara yazıyordu ve karşısındakinde yırmı numara yazıyordu. Kai binaları yanlamasına takip etmeye başladı ve karşısına çıkan üçünçü binada kırk numara yazıyordu ve arkasındaki binaları takip etmeye başladı kırk üç numarayı buldu.
Kapıya parmağındaki yüzüğü yaklaştırdı ve kapı ''clik'' sesi ile açıldı kai içeri girdiğinde salon olduğu anlasılan yerde üç kişi koltuklarda oturmuş sohbet ediyolardı. Kai'nin içeri girmesiyle içerdeki iki kız ve bir erkek ona bakmaya başladı. Gözlerin kendisine çevrildiğini anlayan kai '' merhaba ben kai'' diye tanıttı dugu belirtisi göstermeyen bir yüz ifadesiyle. Evet artık tüm insanlara karşı kaba olmayacaktı ama bakışlarını değiştirmeyecekti. Kendisini tanıtmasıyla beline kadar uzanan siyah saçlı yeşil gözlü on bir yaşlarında gözüken bir kız
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAO MUHAFIZI
FantasiKan kokusunun hava da net bir şekilde alındığı geniş bir ovada iki kişi hâlâ çarpışmakta idi. Etrafta sayısız ölü cesetler ve toprağı kırmızıya boyamış kan bulunuyordu. '' NEDEN... NEDEEEN'' Dedi. İhanete ilk kez uğramamıştı ama bu en acı vereni o...