ONSRA

GİRİŞ

"Neden söz ettiğimi biliyorsunuz. Bütün aşklar tükenir, bütün babalar ölür, bütün hikayeler biter. Birinin yıkıntıların nöbetini tutması gerekir; işte o yüzden, biri hariç, bütün çocuklar büyür."

Alper CANIGÜZ

Ghostly Kisses- Empty Note

(Başladığınız tarihi buraya bırakınız.❤)

🌼

"Bazı şarkılar ilk dinlendiğinde bir şey ifade etmez. Tıpkı anlamlı bir cümlenin içinde uyandıramadığı heyecan gibi...
Şarkılar vardır açıp yalnızca kafa dağıtmak istediğin, şarkılar vardır gün boyu dinlesende her tekrarında farklı manalar çıkardığın.
Cümleler vardır tek bir kelimesi ile Dünya'yı anlatan, kitaplar vardır tek bir kelimeyi anlatamayan...

"Bir insanın başına musibet gelmediği sürece elindekinin kıymetini bilemez."
Bu cümlenin aşınasıyız öyle değil mi? Artık bir atasözü kadar kıyametli ve her daim dilde olan nasihat sözleri...
Bazen bu kadar nasihattan sonra yalnızca derin bir nefes verip o bunaltıcı ortamdan bir an önce kurtulmak isteriz.
Hasta bir adamın sağlıklı olan birine hastalığının şiddetini anlatmaya çalışması gibidir; Her ne kadar acı içinde kıvransa da sağlıklı olan bireyin vücudunda tek sızı olmaması, karşı tarafı her ne kadar anlamak istese de anlayamaması demektir.
Yakın akrabasını kaybeden birinin, lüks ve dört dörtlük yaşam süren birine içindeki yangını anlatmaya çalışması gibi. Veya fakir birinin zengine parasızlığı anlatmaya çalışması gibi...
Tüm hepsi yalnızca boş bir çabadan ibarettir aslında. Hasta olan, ölüm döşeğinin ne kadar sert ve acımasız olduğunu karşı taraftaki sağlıklı bireye anlatamaması, yetim birinin babasızlığı anlatamaması fazlası ile acı bir durumdur.
Elindekin kıymetini kaybetmeden anlamaz insanoğlu. Bu sebepten nankör derler tüm insanlara.
Müzikler içindeki yangını tarif ettiğinde, işte tam olarak o an anlarsın küllerin kızgınlığını, tam olarak o an canından can gider sonsuzluğa.
Tek bir kelimenden onca cümle çıkarabilmek varken yalnızca o kelimeyi tekrarlamak ayrı bir ızdırap verir yaşanmışlıklara.

Kaybetmek güzeldir demek ne kadar doğru bilemem fakat bir şeylerin farkına varmak ve olgunlaşmak için kaybetmemiz lazım. Elimizdeki güzelliklerin değerini kaybetmeden anlayabilirmiyiz ki? İçinde bulunduğumuz onca nimetin değerini ne zaman anlayacağız?
Fazla mı nankörleştik yoksa?
Burası sınav dünyası öyle değil mi? Sınav olmaya geldik. O zaman elindekileri kaybetmeye hazır mısın?
Tembel bir öğrencinin dilinden tembel bir öğrenci anlar, küçük bebeğin dilinden küçük bir başka bebek anlar. Acı çeken birinin dilinden de acı çeken anlar...
Şarkı sözleri bu yüzden anlamlı gelir. Bu yüzden tek bir kelime ile her şeyi anlayabilirsin. Bu yüzden anlamlı gelir gözünün gördüğü her yer. Kaybedince anlarsın geçmişte kalan güzellikleri...
Ben her şeyi göze alarak hayatıma başladım, biliyor musun? Çoğu şeyimi kaybettim. Geriye dönüp baktığımda yaşanacak bir hayatımın olmayışı bana acı vermiyor artık. Duygularımın yok oluşunu izledim her gün. Bu yüzden başladım bu işe, bu yüzden zarar verdim çevreme ve bu yüzden sana zarar verdim.
Ben elimden geleni yaptım ve geriye dönemedim. Kendi hayatımdan bir beklentim yok açıkçası. Olurda bir gün senden ayrı kalırsam belki ağlarım.
Yalnız ağlamak ne demek onu da unuttum.
Neyse, sağlıcakla kal. Vesselam."

Başımı iki yana sallayıp kağıdı dörde katladım ve Sabahattin Ali'nin kaleme aldığı İçimizdeki Şeytan romanının arasına koydum.
Dediği gibi olmuştu; sırtındaki yüküne kadar tüm benliğini onu kaybettikten sonra üstlenmiştim. Ve bu benim hayatımın sonuna kadar devam edecekti.
Siyah sandalyemi çekip masamın başına oturdum ve boş bir kağıtla kalem aldım elime. Ona yazmak istiyordum. Gitmeyecekti bu mektubum onun eline. Ama vicdanımı bu şekilde rahatlatabilecektim en azından.
Kafamı kaldırıp duvarda asılı olan kağıtlara göz gezdirdim ve tekrar o manşete gözüm takıldı:

Polis memuru Oğulcan POYRAZ, ilişkisi olduğu sanılan Avukat Merve Atayüz'ü öldürdü!