ONSRA

5.BÖLÜM

İçimde mis kokulu kızıl bir gül gibi duruyor zaman.

-Nazm Hikmet Ran

Ados feat Atiberk- Anlat Yada Sus

***

Elimdeki kağıdı top yaptıktan sonra oynamaya başladım. Olayların gidişatı beni huzursuz ediyordu. Merve ellerini birbirine kenetlenmiş bir şekilde oturuyordu. Derin bir nefes verip ayağa kalktım ve odamın penceresini kapatıp dolabımdan siyah hırkayı çıkardım.

"Soğuk oldu." deyip hırkayı Merve'ye uzattım. Başını kaldırıp önüne düşen saçlarını nazikçe kulağının arkasına sıkıştırdı ve dudağını birbirine bastırıp başıyla onayladı. "Biraz." dedikten sonra elimdeki hırkayı alıp yavaşça giyindi. Cebimden sigaramı çıkartıp hızla dudaklarıma yerleştirdim ve ucunu yaktım. Merve, göz ucuyla beni izliyordu.

"Fuat Bey'i aradın mı?" diye sordum derin bir nefes çekerken. Çekingen tavrıyla onayladı. Geri yerime oturdum ve telefonumu çıkartıp haberlere göz gezdirdim. Bir saat önce yaşanan olaydan sonra eve gelmiştik ve Fuat'ın adamlarını bekliyorduk. Aklıma gelen fikirle okuduğum haberden kafamı kaldırıp Merve'ye baktım. Başını önüne eğmiş bir şekilde duruyordu.

"Merve," diye seslendim bana yönelmesi için. Kafasını kaldırıp bana baktığında gözlerinde oluşan boşlukta kayboldum bir an. O kadar hissiz bir bakış vardı ki bakışlarında...
Sanki katilin biri onu bir çok yerinden bıçaklamış ve arkasına bakmadan gitmişti. Geriye kalan Merve ise çektiği ağır sancıların hissizliğine kapılmış gülümsüyordu.

Yutkundum.

"Eğer korkuyorsun ve senin içinde sıkıntı değilse bende kalabilirsin."

Zorla gülümsedi. Yanağında oluşan cizgilere takıldı gözüm daha sonra tekrar gözlerine tırmandı bakışlarım. Dudaklarını birbirine bastırıp başını iki yana salladı. "Ah, hayır. Bugün fazlasıyla seni yordum. Teklifin için teşekkürler." dediğinde başımı iki yana salladım. "Yormadın." deyip hafıfçe gülümsedim.

Oda gülümsedi.

Sigaramdan son bir yudum daha içtikten sonra komidinin üstündeki küllükte ucunu ezdim ve bıraktım. Kapı çaldığında yavaşça ayağa kalktım ve Merve'ye son bir bakış atıp kapıya yöneldim.
Kapıyı açtığımda karşımda üç tane takım elbiseli adam duruyordu. Yüksek ihtimalle Fuat'ın adamlarıydı. Tek kaşımı kaldırıp, "Buyrun?" dedim.

"Merve hanımı almaya geldik."

"Siz inebilirsiniz, çağıracağım."

Onlarda onayladıktan sonra kapıyı kapattım ve geri odama döndüm. Merve ayağa kalkmıştı. İçeri girdiğimde bakışlarımız birleşti. "Seni almaya gelmişler." dediğimde başını salladı.

"Peki."

Merve önden çıkınca ışığı kapatıp ardına takıldım. Komidinin üstünden anahtarı alıp cebime sıkıştırdığımda Merve göz ucuyla bana baktı, "Aşağı gelmene gerek yok." dedi.

"Önemli değil. Hava almaya ihtiyacım var." diye yanıt verdim. Beraber dışarı çıktığımızda bahsettiğim üç adam cadillac escalade'ın yanında duruyordu. Bir tanesi kapıyı açınca Merve bana döndü. "Şu paketin içindekileri iş zamanında giyinmek zorundasın, bilgin olsun." dediğinde onayladım. Gülümseyip arkasını döndü ve bir adım atıp tekrar durdu.

"Ah, hırkanı unuttum!" deyip çıkarmaya yeltendiğinde hızla onu durdurdum. "Sende kalsın hava hala soğuk."
Dudaklarını birbirine bastırıp durdu ve başıyla onayladı. "Teşekkür ederim, iyi akşamlar."