2

1.7K 166 119
                                    

Louis kapının açılmaya çalışıldığını fark ederek uyandı. Bu odada uyandığı ikinci gündü. Kapının zorlandığını idrak ederek yerinde doğruldu. Kalbi korkuyla dolmuştu bile. Odaya Harry dışında kimse girmiyordu, o da geldiğinde kapıyı çalıp sesleniyordu. Ayağa kalkıp kapıya yaklaştı.

Belinde düşen eşofmanı yukarı çekiştirip kulağını kapıya yasladı. Sadece kilidin açılmaya çalışıldığı bir ses geliyordu. Alt dudağını dişleri arasına alarak ne yapabileceğini düşündü. Duvar saatine baktığında oldukça erken olduğunu gördü. Harry uyanmış mıdır?

Dışardan oflayan adam ve uzaklaşan adım seslerinden sonra kilidi açıp hızlıca odadan çıktı. Kapıyı tekrar kilitleyip Harry'nin odasına girdi. Kalbi ağzından atıyor gibiydi. Sırtı kendisine dönük olan Harry'nin yanına yaklaşıp ismini seslense de Harry'de tık yoktu.

Koridordan ses geldiğini fark ettiğinde omzunu dürttü. Harry mırıldanarak sırt üstü yattı. "Harry!" diyerek tekrar dürttüğünde yeşil gözler aralandı.

"Louis, bir şey mi oldu?" baş ucundaki saate baktığında güneşin henüz doğmuş olduğunu anladı.

"Odamın kapısını birisi açmaya çalıştı. Açamayınca gitti, bende buraya geldim." dedi boğazı kurmuştu. Sesi korktuğu için titrek çıkıyordu. Harry yerinde doğrulup derin bir nefes alarak saçlarını eliyle geriye taradı.

"Sen burada bekle ben bakayım. Zaten tekrar döndüyse seni bulamayıp gitmiştir."

"Eğer odaya girebildiyse." dedi Louis. Harry'nin meraklı bakışlarını gördüğünde avucunda sıktığı anahtarı ona gösterdi. "Kapıyı kilitledim."

"Hedef şaşırtma, sevdim bunu." deyip gülümsedi Harry. "Sen otur bakıp geleyim." Louis başını sallasada Harry'yi takip ediyordu.

"Tanrı aşkına, Louis sana bekle diyorum. Kapının önünde olacağım zaten." Harry sessizce söylediğinde suçlu bir çocuk gibi geri çekilip yatağa oturdu. Harry odadan çıktığında koridorda hiç kimse olmadığını fark etti. Odaya geri dönecekti ki merdivenden çıkan bedeni görene kadar.

Kaşları olabildiğince çatıldı. Kendisini gören adam olduğu yerde durduğunda Harry ona doğru yürüdü. "Ronald, ne işin var burada?"

"Evi kontrol ediyordum efendim, siz neden uyandınız?" Harry'nin nadir görülen sert bakışlarını üzerinde hisseden adam gözlerini yerden kaldıramıyordu.

"Ses duydum birkaç dakika önce, sizden biri miydi?" adam ne diyeceğini şaşırmış halde baktı. "Amacınız ne? Louis için mi oradaydınız?"

"Babanızın emri var, onu götürmem lazım." Harry dişlerini birbirine bastırdı.

"Odasının kapısını zorladınız, değil mi?" cevap alamadığında adama daha fazla yaklaştı. "Babama söyle, alabiliyorsa benim yanımdan alsın. Bir daha onun odasının önünden bile geçmenize izin vermiyorum. Beni anladın değil mi?" adam başını salladığında Harry onu geride bırakıp odasına geri döndü.

Louis'nin tırnağını yiyerek kendisini beklediğini görünce yüz hatları yumuşadı. Louis'nin yanına oturup komodinin üzerindeki suyu ona uzattı. "Korkma, hallettim."

"O adam mıydı? Bana yaklaşmasını istemediğin." Harry başını iki yana salladı. Louis suyu içerken avuncundaki anahtarı alıp komodinin üst çekmecesine attı.

"Babam seninle tekrar konuşmak istemiş sanırım. İzin vermedim ama bu gece burada yat istersen, güvenliğin açısından." Louis başını sallayıp odaya göz gezdirdi. Burada uyuyabileceği bir koltuk yoktu. İki tane armut puf vardı.

Hostage | Larry Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin