hangimiz; yoonmin

8-"Başkasıyla olabilirsin."

-geçiş bölümü-
yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım!

"Bana hemen Yoongi'yi çağır."

Jimin, dün gece Seokjin'in verdiği gazla uyuyamamış, sabah olduğu gibi bir hışımla kalkıp çocuklarını giydirmiş ve Yoongi'nin şirketine gitmişti.

Kapıda gördüğü ve nefret ettiği sekreter bozuntusuyla sinirle gülmüş, kendisi gibi feminen giyinen ve yüzüne bir ton makyaj yapan çocuğa yaklaşıp sertçe konuşmuştu.

"Üzgünüm bayım fakat Min Yoongi şu an meşgul."

İki çocuğunu birden kucağında taşımakta zorlanan Jimin, daha fazla dayanamayacağını anlayıp Hyunjin'in yüzüne bağırmıştı.

"Çık şu kapının önünden!"

Normalde fazlasıyla tatlı görünen bu çocuğun bir anda sinirle bağırmasından korkan sekreter, hızla kenara çekilmiş ve Jimin'in geçmesi için yer açmıştı.

Derin bir nefes alan Jimin, kapıyı tıklatmadan bir anda içeri daldığında görmek istediği en son kişi eski kayın validesiydi.

"M-merhaba efendim."

Yaptığı hareketten duyduğu utançla kafasını aşağıya eğmiş ve kulaklarına kadar kızardığını hissetmişti. Fakat Bayan Min'in şu anlık umrunda olan şey eski damadı değil, kucağındaki torunlarıydı.

Bayan Min anında ayağa kalkmış ve o sert görünümünün altındaki tatlı yüzle torunlarına yaklaşmıştı. Çok geçmeden ikisini de kucağına almış ve az önce kalktığı yere tekrardan oturup iki bebekle ilgilenmeye başlamıştı.

Jimin sonunda gözlerini kayın validesinden çekmiş ve Yoongi'ye bakmıştı. Zaten kendisini izleyen beden yüzüne bir gülümseme koymuş ve onu izlemeye devam etmişti.

Jimin birkaç adımda Yoongi'nin yanına yaklaşıp kulağına eğildi ve sessizce konuştu.

"Sana bir şey söylemem gerek ama özel."

Yoongi çatılan kaşlarıyla Jimin'in yüzünü incelemiş, endişeli olmadığını fark ettiğinde sevinmiş ve annesinde dönmüştü.

"Anne, sen çocuklarla ilgilen bizim Jimin'le bir işimiz var, sorun olursa Hyunjin yardım-"

"Bir sorun olursa bizi arayabilirsin hemen burada oluruz."

Babalık konusunda da fazlasıyla kıskanç olan Jimin, çocuklarını Hyunjin'e yaklaştırmayı düşünmüyordu.

Odadan dışarı çıktıklarında gördüğü tanıdık bedenle inadına eski eşinin koluna girmiş, ardından onu çekiştirmeye başlamıştı.

"Jimin, yavaş olur musun biraz?"

Aklına hamileliğini kullanarak o çocuğu başka bir birime gönderttirmeyi not ederken, Yoongi'yi takmamış ve küçük bedeniyle zor olsa da çekiştirmeye devam etmişti.

Sonunda üst katlardaki boş olan bir oturma bölümüne ilerleyip içeri girmiş, bu ortamı kimsenin bölmemesi için de kapıyı kilitlemişti. Büyük olan karşısındaki koltuğa oturup anlatacaklarını merakla dinlemeye başlamıştı.

"Neler oluyor, kapıyı neden kilitledin? Jimin meraklanıyorum. Artık ko-"

"Hamileyim!"

Yoongi'nin hızlı ve telaşlı konuşmalarını bölerek bir anda seslice söylediğinde, kocasının gözlerinden geçen pırıltılara şahit olmuştu.

Yoongi, yaşadığı büyük şokla olduğu yerde kalırken gözlerinin sulanmaya başladığını Jimin görüyordu.

"B-bir dakika, ne?"

Duyduklarını algılamaya çalıştı bir süre, ardından kafasını ellerinin arasına koyup hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. En derininde hissettiği mutlulukla saçlarını yolarken kafasını tekrardan kaldırıp sevdiğine baktı.

"Jimin, canımın içi lütfen o bebeğin bana ait olduğunu söyle. Lütfen güzelim."

Küçük olan çatılan kaşlarıyla bir anda bağırmaya başlayacaktı fakat kendini durdurup düşünmeye çalıştı. Evli değillerdi ve Yoongi'nin böyle bir şey düşünmesi normaldi. Fakat bunu sevdiğine nasıl yakıştırmıştı?

"Yoongi sen ne dediğinin farkında mısın? Ben öyle her önüne gelenle yatan birine mi benziyorum?"

"Öyle deme. Hayır tabii ki, ama evli değiliz ve bunu söylemek canımı ne kadar yakacak olsa da özgürsün, b-başkasıyla olabilirsin."

Jimin, daha fazla dayanamayacağını anlamış ve Yoongi'nin yanına oturduktan sonra kollarını boynuna dolamıştı.

"İçimde, ikimizin bir bebeği daha var."

Yoongi duyduklarıyla anında kollarını Jimin'in beline sarıp hıçkırıklarla ağlamaya devam etmişti.

-🌙-

Sanırım yazma yetimi kaybettim! Bu bölüm biraz geçiş bölümü gibi oldu. Artık sonlara doğru yaklaşıyoruz. Muhtemelen diğer bölüm her şeyi öğreniriz. Bakalım Min Yoongi sevdiğine kavuşabilecek mi?

bu arada bebeğimizin cinsiyeti ne olsun?

kız mı?

erkek mi?