Fazla beklettiğim için üzgünüm. Keyifle okuduğunuz bir bölüm olsun. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım. :)
Bütün eve yayılan zil sesi ile gözlerini açtı Jimin. Ne olduğunu algılamaya çalışırken ard arda çalınan zille küçük bir küfür mırıldanıp hızla ayağa kalkmaya çalıştı.
Omuriliğinden kalçasına kadar inen derin sızıyla duraksadı. Hissettiği acıyı bile düşünmesine izin vermiyordu zil sesi. Yavaş ama temkinli hareketlerle üstünü giyip odadan çıkacakken sırtını görebildiği sevgilisine kızdı.
"Öküz, kaç kere diyeceğim acaba yavaş davran diye?"
Gözlerini kapatıp derince bir nefes çekti ciğerlerine, ardından paytak adımlarla odadan çıktı, merdivenleri inip kapıya ulaştı. Delikten bakmaya bile üşenirken gözlerini ovuşturup kapıyı açtı, karşısında gördüğü beden ayılmasına yetmişti.
"A-anne?" Bayan Park, Jimin'i elinin tersiyle kenara itmiş, içeri adımlamaya başlamıştı.
"Üf, çekil şuradan. Bu evin hali ne Jimin? Ne kadar pasaklı bir çocuk oldun sen?"
Jimin, annesini pek takıyor gibi durmuyordu. Annesi her zamanki gibiydi işte.
"Senin ne işin var burada?"
"Torunlarımı özledim, bir de seninle konuşmam gereken konu var."
Jimin, aklına gelen Yoongi ile gözlerini yuvalarından çıkarcasına büyüttü, arkasını dönüp yukarı adımlamaya başlamıştı.
"Nereye!?"
"Çocuklara bakacağım anne!"
"İyi, gelirken onları da getir."
"Kusura bakma Bayan Park, çocuklarımın uyanma saati değil." Olabilecek en hızlı adımlarla yukarı çıkarken, annesinin arkasından laf etmesine izin vermemiş odaya girip emin olmak için de kapıyı arkasından kitlemişti.
Ardından, her şeyden habersiz mışıl mışıl uyuyan sevgilisine usulca yaklaşmış, birkaç saniye izlemekten zarar gelmeyeceğine kanaat getirmişti. Büyük olanın saçlarını usulca okşamış, yanağa yaslı olduğundan büzüşen dudaklarına ufak birkaç öpücük bırakmıştı.
Annesi de tam gelecek zamanı bulmuştu.
Huzurla uyanıp yatakta biraz oynaşırlar, ardından çocuklarıyla yemek yeyip musmutlu bir gün geçirirlerdi.
"Sevgilim, uyan hadi!"
Birkaç dürtüşle uyanmayan Yoongi, küçük olanın yanağına sert bir ısırık bırakmasından sonra hafifçe sıçrayarak uyanmıştı.
"Yoonji gibisin Jimin, o da sabahları yeni çıkmış dişlerini yanağıma sürtüyor."
Uyku sersemiyle konuşması Jimin'i gülümsetmişti.
"Aşkım, kalk hadi işimiz var çok önemli."
Yoongi sevdiğinin tatlı konuşmasına daha fazla dayanamadı, yavaş ama usta hareketlerle bir çırpıda altına aldı.
"Bence de işimiz var balım. Hadi yapalım."
"Yah, sapık herif!" Jimin yaşadığı ani şeyle donakalırken Yoongi'nin yüzünün etrafına öpücükler kondurmasıyla kendine geldi.
"Daha dün yaptık, ne doyumsuz oldun sen."
"Ee, Min Jimin. Ben mi dedim böylesine güzel dudaklara, melekleri kıskandıracak yüze ve dünyanın en kıvrımlı ve güzel hatlı vücuduna sahip ol diye? Tadını çıkartıyorum işte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hangimiz; yoonmin
FanficKısa süre önce evliliğini yürütemeyip ayrılan Min Yoongi ve Park Jimin, küçük çocukları için sürekli görüşmek durumunda kalırlar. Bu durum en çok Min Yoongi'yi yaralar. Fem!Jimin #suji 1🎖 #jimin 1🥇