Doğuştan Rahatsız

8.BÖLÜM

"Asıl siz nasılsınız Yiğit Bey?"

Biz?? Hala biz miydim? Aynı yatakta AYNI KANLI YATAKTA üzerim çıplak uyanıyordum ve Yiğit Bey miydim?

"Ben.. İyiyim galiba?"

"Pek iyi görünmüyorsunuz da.. Kızdınız mı bana?"

Kızacak ne yaşamıştık ki? Allah aşkına kız n'apmıştı bana kızacak? En fazla ne yapmış olabilirdi?

"Eee.. Neden kızayım?"

"Şey.. Sizi uyutmak için papatya ve kedi otu kökü içirdim de.."

LAAAAN!! Bir de içeceğime hap atıp bayıltarak mı ırzıma geçmişti?!!!

Kafamı sağa sola sallayıp saçma sapan fikirlerimi kulaklarımdan dökmeye çalışırken "Hatırlamıyorum." dedim.  "En son bana bir şey verdiğini hatırlıyorum."

Yataktan zıplayıp hangi köşeye fırlattığımı gram bilmediğim ama sanki o eliyle oraya koymuş gibi bildiği tişörtümü aldı. Bana doğru uzattıktan sonra "Hala ayılamadınız sanırım." dedi.

Kendisi kaç kişiyle yatakta çıplak olarak uyanmıştı bilmiyorum ama benim için ilkti ve bence gayet güzel idare edebiliyordum. Allah aşkına kan vardı yatakta!

"Sonra uyumanızı söylediğim halde inatla uyumadınız. Kesip biçmeye devam ediyordunuz." Hem gözleri ile hem sağ elinin işaret parmağı ile benim elimi gösterdi. "Mayıştığınız için de elinizi kestiniz. Falçata ile."

Ulan ya.

Kız şu beş dakikadır kafamdan geçenlerin %5'ini bilse amanın bu nerenin delisi geldi buldu beni diye arkasına bile bakmadan kaçardı eminim ki.

Tişörtü elimde tutmaktansa giymeyi-sonunda- akıl edebildiğimde yataktan kalkıp sağa sola bakarak eşofmanımı bulmaya çalıştım. "Yiğit Bey? Suratınızdaki ifade-"

Elimi kaldırıp susmasını istedim. "Lütfen. Şu an suratımdaki ifadeyi herhangi bir animasyon karakterine de, gözlerimdeki bakışı herhangi bir padişah üretimi bir şeye de benzetmeni istemiyorum."

"Size biraz da melisa çayı getirmemi ister misiniz?"

"Hayır Yaren." Dişlerimi sıkarak burnumdan derin bir nefes aldım. "Doğayı kullanarak beni uyutmanı da istemiyorum."

Sağ elimdeki bandaja ters ters baktım. "Kim pansuman yaptı buna?"

"Ben?"

"Sen? Yapamadığın bir şey var mı Dünya üzerinde? İsviçre çakısı gibisin maşallah."

"Teşekkür ederim de.." Kaşlarını çatarak yumruk şeklinde olan sol elime baktı. "Siz neden sabah sabah bu kadar ironi yapan tarafınızdan kalktınız anlamadım."

Ben de anlamadım?!! Şu an rahatlamış olmam hatta teşekkür ediyor olmam falan gerekirken neden kıza çatmaya çalışıyordum ki?

"Özür dilerim, senlik bir şey değil."

Kollarını birbirine bağlarken "Olamaz zaten." dediğinde kaşlarımı kaldırarak alaycı bir şekilde sırıtmaya çalıştım. "Hadi ya?"

"Aynen öyle Yiğit Bey." Yerden aldığı eşofmanımı kafama doğru fırlattı. "Ben sizin melisa çayınız değilim. Gerildiğinizde sinirinizi benden çıkartamazsınız."

Arkasını dönüp odadan çıktı.

Eh, bunun bir skorlamasını tutuyor olsaydık- kızın beni mort edip gidişleri için yani- 2014 Dünya Kupası'nın ilk yarı final maçında Almanya tarafından 7-1 yenilen Brezilya yanımda masum kalırdı.