Aşağıdaki yıldızın içini doldurmayı unutmayın. Teşekkür ederim...
##############
Baran uyuduktan sonra Esila odadan çıkmıştı. Yüzünde ki gülümseme ile odasına doğru yol aldı.
Esila sabah kalktığı gibi Baran'ın odasına gitmişti. İlk önce kapı pervazı ve kapı arasından sadece kafasını sokarak içeriyi kontrol etti. Baran'ın daha uyuduğunu görünce ses çıkarmamaya özen göstererek içeriye girdi.
Baran'ın yatağının kenarına oturarak yüzünü inceledi. İçinde hissettiği duyguları daha önce kimseye karşı hissetmemişti.
O denli yoğun duygular hissediyordu ki karşısındaki adama karşı, kendini kaybetmekten korkuyordu.
Oysa aşk biraz da olsa kendini kaybetmek değil miydi? Aşk iki ruhun ahenkli dansı, iki vücudun birbirinde can bulması değil miydi?
Aşktan korkmak sadece güzel günleri erteler.
Esila düşüncelere dalmışken, Baran'ın sesi ile kendine geldi. "Ne düşünüyor benim güzelim?"
Esila kendini toparlayarak "Hiç bir şey düşünmüyorum."
Baran sorgularcasına baksa bile daha fazla üsteleyerek konuyu uzatmamıştı. Bir süre, süren sessizliğin ardından açılan kapı ile dikkatleri kapıya gitmişti.
Kapıdan içeriye giren hasta bakıcı ile Esila "Kapı çalsana." diye çemkirmişti.
Esila bile kendine inanamıyordu. Kendi kendine 'Neden bu kadar tepki veriyorsun?' diye sordu. Kendi içinde bir cevap bulamamıştı.
"Esila hanım, sizin burada olduğunuzu bilmiyordum."
Esila bu cevap ile daha da sinirlenerek "Ne demek bilmiyordum?" diye sesini yükseltti. Sesini biraz alçaltarak "Baran'ın odasına da dalamazsın, o kapı çalınacak."
Baran alttan altan gülüyordu. Sevdiği kadın onu kıskanırken nasıl olur da mutlu olamazdı ki? Esila'nın yataklarını şişirdiğini görünce "Güzelim, yanıma gelir misin?" diyerek az önce yanıdan kalkmış olan sevdiğini yanına çağırdı.
Esila şişirdiği yanaklarından habersiz, Baran'ın yanına gitti. Baran "Sen ne için gelmiştin?" diye hasta bakıcıya sordu.
"Baran bey ben size bakmak için gelmiştim."
Esila tam ağzını açıyorken, Baran eli ile ağzını kapatıp susmasını sağlamıştı. Sonra hasta bakıcıya hitaben "Ben gayet iyiyim çıkabilirsin."
Hasta bakıcı odadan çıktıktan sonra, Esila sinirle "Neden ağzımı kapattın!" diye sinirle konuştu.
"Bırksaydım da kavga mı etseydin?"
Esila siniri bir bakışla önüne dönmüştü.
"Bak güzelim kavga etmeye devam etseniz. o gitmemiş olacaktı ve biz baş başa kalamayacaktık."
Esila çatılan kaşlarını düzelterek, doğruluğunu ölçer gibi Baran'ın yüzün baktı.
Baran yüzüne masum masum bakan, hafif sinirli sevdiği ile gülümsedi. Bir kadının her haline mi aşık olunurdu?
Her hareketi mi etkilerdi bu kadar? Nasıl bir şeydi hissettikleri? Mantığını çözemediği bu duygunun içinde yönünü kaybetmişti.
Kimi kandırıyordu ki? Kendi kaybolmak istemişti. Esila'nın bakışlarında, gözlerinde kaybolmak istedi.
Kendi yönünü bile bile kaybetti. Sevgisi uğruna kaybolmayı göze aldı. Uğruna canını vereceği kadın için kaybolmak çok da zor olmamıştı onun için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLİNENLERİN ÖTESİNDE AŞK! [TAMAMLANDI]
Fiksi Remaja"Yuvayı dişi kuş yapar." derler ya bu hikaye için bu geçerli değil. Onların yuvasını erkek kuş yaptı. °°°°°°°°° Adamın aşkı her gecen gün artarken, kıza zarar vermekten korktuğu için kendinden uzak tutuyor. Herkes adamdan korkarken, adam kızın karşı...