𝐜𝐚𝐭 𝐛𝐨𝐢' 𝐜𝐡𝐚𝐧𝐥𝐢𝐱

ᴏɴᴇ

Chan uçaktaki yerine yerleştiğinde derin bir nefes verdi. Kucağındaki minik kedi çocuk hala uyuyordu. Yol boyunca hiç konuşmamışlardı. Daha doğrusu kedi çocuk hemen uykuya dalmış Chan ise sinirli olduğundan konuşmak istememişti. Bir süre ufak camdan dışarıyı izlemeye başladı. Daha sonra da telefonda gezinmeye karar verdi. Kulaklıklarını kulağına takıp müziğin tadını çıkartırken kucağındaki minik ise kıpırdamaya başlamıştı.

Chan bunu farkedip kulaklıklarını çıkardı ve onu ışıldayan gözlerle izleyen sarı saçlı çocuğa döndü. İkisininde arasında garip bir sessizlik vardı. Sessizliği bozan ise çocuk olmuştu.
"Efendim, neredeyiz?" Chan gülümsedi.
Uykulu sesi çok tatlıydı.
"Uçaktayız ayrıca ismim Chan ufaklık." Kucağındaki çocuğun kulakları kıvrılmıştı. Şirin kahverengi kulaklara bakarak güldü Chan.

Bunun üzerine kedi çocukta gülümsemişti,
"Ben Felix, efendim- yani Bay Chan." Chan çocuğun resmiyetine daha da gülerken Felix kendini tutamayıp konuştu.
"Melek gibisiniz Bay Chan." Chan Felix'in söylediği ile gülmeyi kesti ve bakışlarını dışardaki bulutlara yönlendirdi. Küçüğünün söyledikleri onu biraz utandırmıştı.

Felix ise bir süre daha sahibini izlemiş ardından sahibine biraz daha sokulmuştu. Gözlerini kapatıp mırıldandı.
"Ben biraz daha uyusam iyi olacak Bay Chan." Chan sadece kafasını sallayıp yumuşak saçlara elini attı. Hafifçe okşarken gözlerini kapattı. Kendisinin de biraz kestirmeye ihtiyacı vardı.

🧸

Chan yanağında hissettiği eller ile gülümsedi. Uyku sersemi olduğundan kimin dokunduğunu pek umursamıyordu. Sonradan uçakta olduğu aklına geldi ve hızlıca gözlerini açtı. Ona çok yakın olan Felix'i görmesi ile şaşırmıştı. Felix aniden gözlerin açılması ile korkmuş ve gerilemişti. Kulakları kuyruğu gibi anında dikleşirken sessizce konuştu.
"Geldik sayılır Bay Chan. Kim olduğunu bilmediğim bir ses söyledi." Anonsun ne demek olduğunu bilmediği için böyle demesi Chan'a komik gelmişti.

Kafasını sallayıp Felix'i asıl yerine -yanındaki koltuğa- koydu ve kemerini taktı.
"Ama ben sizin kucağınızda durmak istiyordum efendim." Chan gülümsedi.
"İniş yapacağız Felix, bu sebeple yerinde oturmalısın ki zarar görmeyesin. Merak etme inince alacağım kucağıma seni."
Felix sadece kafasını sallayıp etrafa bakınmaya başladı.
Uçağın indiğini hissedebiliyordu. Yine o kimden geldiği belli olmayan sesi duyunca indiklerini anlamıştı.

Chan kemerini açıp Felix'in çantasını sırtına alırken Felix'te minik elleri ile kemeri açmaya çalışıyordu ama elleri o kadar küçük ve güçsüzdü ki kemeri açamıyordu. Chan kıkırdayıp Felix'in kemerini açtı ve Felix'i kucağına aldı. Kolunda hissettiği kuyruk kolunu gıdıklamıştı. Hızla uçaktan inerken mırıldanan Felix'i duymamıştı.
"Şey.. Bay Chan, ben acıktım." Chan duyduğu şey ile gülümsemiş ve yoldan çevirdiği taksiye binmişti.

Felix'in çantasından biberonunu çıkartmış ve Felix'e uzatmıştı. Felix hızla biberonu alıp süt-mama karışımı şeyi içerken Chan'da evin adresini şoföre verip küçüğüne dönmüştü. Çok acıktığı belliydi, keşke daha önce ben sorsaydım diye geçirdi içinden.. eve gidip onunla ilgili bilgileri öğrenmeliydi. Taksici durduğunda parayı uzattı ve taksiden indi.
Kucağındaki Felix ise biberonunu bitirmiş elinde tutuyordu.

İçeri girdiğinde Felix'i yavaşça yere bıraktı.
"Bay Chan.. eviniz cidden çok büyük!" Şaşırmış gözlerle sahibine bakarken bir yandanda evi gözlüyordu Chan onun bu haline kıkırdadı, evi büyük değildi ama doğduğundan beri kafeste yaşayan biri için doğal olarak büyük gelmişti.

Chan hızlıca televizyonu açtı.
"Sen çizgi film izlerlen bende birkaç araştırma yapacağım, uslu dur bebeğim." Felix'in anlına ufak bir öpücük kondurup kenardaki bilgisayarı aldı ve salonla birleşik olan mutfağın masasına oturdu.
Kedi Çocuklara özel siteye girip Felix hakkında bilgi öğrenecekti, bunu da Felix'in boynuna asılı olan kartta yazan şifre ile yapacaktı.

Chan kaybolmasın diye kartı önceden almıştı. Hemen internette kedi çocuk sitesine girerek bilgi öğrenim yerine tıkladı. Ardından elindeki şifreyi girdi.
İtalik yazılar sitede yazanlar.
Ardından Felix'in fotorafı ile yazan bilgilere göz gezdirdi.

Lee Felix
Avustralya- kore kedi çocuk melezi.
Yaş 10
Kan grubu AB
Kişisel Bilgiler;
Kahveye alerjisi var.
Kırmızı Biber'e alerjisi var.
Hap içmesi yasaktır.
Bacağında yanık izi var.
Türünün en son kalanı, satıldı!

Chan okuduklarından şaşırmıştı, Felix'in 10 yaşında olması imkansızdı.. Chan onun 4 yaşında olabileceğini düşünmüştü. Yapısı çok minik ve bebeksiydi. Bacağındaki yanık izini de merak etmemiş değildi.. Sonra kedi çocukların genel bilgilerine bakmak için diğer siteye girmişti.

Kedi Çocuklar dünya da sadece iki ülkede satılan Kedi - İnsan melezleridir. Bir kaza sonucu oluşan türler, yavaş yavaş çoğaltılmış ve kafeslere alınmıştır. Yanlız hisseden ama havyan bakımı yapamayacak insanlar için idealdir.

Chan bu duruma üzülmüştü, sahiplenilmeyi bekleyen daha binlerce kedi çocuk vardı.. bu durum onu üzüyordu. Gidin kedi çocuk sahiplenin (!)

Beş türe sahiplerdir ve türlere göre her yemeği yiyemezler.
Yaşları üç ayda bir artar ama 18 yaşına yani ergeliklerine girdiklerinde yaşları normal ilerlemeye başlar.
Ergenliğe yaklaşma süreci ağır geçer ve sürekli erekte olurlar. Sahiplerine bağlandıklarında ayrılırlarsa yaşayamazlar. Bu sebeple kedi çocuğunuza çok iyi bakın. Onlar size hizmet etmek amacı ile yaşarlar.

Chan okudukları ile kafasını kaldırıp miniğine baktı. Bu şapşal çocuk ona nasıl hizmet edebilirdi ki?

Umarım beğenirsiniz, sizleri seviyorum. 💘
Ayrıca yorum yaparsanız çok sevinirim çünkü yazma isteğimi arttırıyorlar~ 🥺💖