۝Bölüm 6: Veyl

87 9 24
                                    

۝Bölüm 6: Veyl

Hayatı zor bir sınava benzetiyordum: kimi yerlerinde saniyesinde düşünmeye bile gerek görmeden cevap verdiğimiz kolay soruları denk geliyor bize, kimi yerlerinde ise çetrefilli soruları... Şimdi bulunduğum durum da o zor sorulardan biriydi. Sadece soruyu dikkatli okumam, bana verdiklerinin yanında ima ettiklerini de anlayıp analiz etmem gerekliydi. Yeri gelince satır aralarını okumalıydım. İşime yarayacak her bilgiye radarlarım açık olmalıyken göz aldatmacalarına kanmamalıydım.

Burada göz aldatmacaları tüm o yeni tanıştırıldığım insanlardı ki ben biriyle bile yeni tanıştığıma inanmıyordum. Onlar benim dikkat dağınıklıklarımdı. Annem, lafı dolaştırıp duran açıklama kısmıydı. Ser verip sır vermezken aslında okumasını bilene satır aralarında gerçeği saklıyordu. Karşımdaki oğlan ise şaşırtmalı soru kökünün ta kendisiydi. Bir yandan soruyu doğru bir şekilde cevaplayıp bir sonrakine geçmemi arzularken diğer yandan bünyesinde çokça soru işareti barındırıyordu.

Tüm beklentimle bakışlarımı üzerinde toplarken umarsızca omuz silkti. Yerinden bir milim dahi kıpırdamazken yüzünde tek bir kas bile oynamadı.

Kapı çaldı, açıldı.

Önde adı Bahar olan kadın doğum uzmanı, arkasında annem ve en son içeri giren Bahar'ın kocası Gökhan vardı.

Bahar gülümsedi. "Kendini nasıl hissediyorsun?" Yüzünden kararsızlık bulutu geçtiğinde tereddütlü sesiyle ekleyiverdi. "Serpil Abla konuşmaya karar verdiğinden bahsetti."

Önceliklerimi değiştirdim. Eğer kaçmayacaksa gerçekleri biraz gecikmeli öğrenmemin bana bir sakıncası olmazdı. Daha ne gibi bir sakınca yaşayabilirdim ki zaten? Zihnim bulanmış ve her geçen saniye artan yüzlerce soru işaretiyle karışmıştı. Değer verdiğim insanları kaybetmiş bileğimde intihara kalkıştığımın iziyle yaşarken bir de bilinmeyen bir zamanda hamile kalmıştım. Hayır, daha fazla etkilenemezdim olacaklardan.

Umarım...

"O... fetüs nasıl?" diye sordu pürüzlü sesim. Kimi kastettiğimi anlamışlardı. Yakın zamanda ona haksızlık ettiğimi kabul etmiştim ama bunu kabul ettiğimi itiraf edip bunu sesli dile getirmek çok farklıydı. Çok daha farklı. Dahası söylemeyi sadece düşündüğüm zaman bile boğazımda koca bir yumru hissetmiştim.

Yanımdan öfkeli bir soluma geldi.

"Şu anda ikiniz de iyisiniz. Yalnızca biraz dinlenmeye ihtiyacınız var ve..." Bahar, kararsızlığını anneme ve kocasına bakarak paylaşırken oturduğum yerde gerildim. Bir diğer yandansa aklıma bitter çikolatalar gelmişti, çocukluğumdan bu yana vazgeçilmezlerim. "Biz..."

Dudaklarımı ıslattım. Karşımdaki tüm bu insanların bir şeyler gizlediğini biliyordum ve beni küçük bir çocukmuşum gibi atlatmaya çalışmaları artık sinirlerimi bozuyordu. "Bana sadece gerçekleri anlatın. Bu... şey neden oldu mesela? Ara versem de ben de Tıp Fakültesi öğrencisiyim. Beni sebep idiopatik diye geçiştirmeyeceksiniz değil mi? Tıpta bunun basit bir açıklamasının olduğunu düşünüyorum. Sonra nasıl tanıştığımızı anlatabilirsiniz, çünkü bu yeni tanışma numarasını hiç mi hiç yemedim. Daha sonra da şu yanımda oturan kasıntılık abidesini benden uzaklaştırıp ona yanımızda olmadığı zamanları hatırlatıp hazır onu hiç hatırlamıyorken teğet geçtiği hayatıma geri dönmemesini de iletiverin. Bu arada Yasin Bey, eski doktorum, bu aylarda hissedebileceğim hareketlerinin başlaması gerektiğinden bahsetmişti, ancak şu ana kadar o hiç kıpırdamadı bile! Şimdi, lütfedip sorularımı cevaplayacak mısınız? Çünkü ben oynamaya kalkıştığınız bu saçma oyundan gerçekten çok sıkıldım."

Tek solukta sıraladıklarım nefesimi tıkarken beklenti dolu ifademi üçünde gezdirdim. Annem endişeli bir şekilde ellerini ovuştururken Bahar, tereddütlü bakışlarını kocasına çevirdi.

BULUTLARIN DİĞER YÜZÜ - 2 // TERAZİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin