"Fırat ne yapıyorsun?"
"Birazda sen sev beni. Ben de seni izleyeyim." dedim.
Söylediğim şeyle Dicle'nin gözlerinin parladığına yemin edebilirim.
"Gerçekten mi?" diye sordu.
"Hadi başla bakalım neler yapacağını göreyim."
Dicle uzun saçlarını sağ omuzunda toplayarak yüzündeki hınzır gülüşle dudaklarıma eğildi. Dudaklarıyla küçük oyunlar yapmaya başladı. Dilini yakalayamadan kaçırıyordu benden. Küçük dudakları dudaklarımı ezmeye çalışıyor, elleri gögüslerimde dolaşıyordu.
Kuş tüyü dokunuşları dişlerimi sıkmama neden oluyordu. Dudaklarımdan ayrılarak aynı ona yaptığım gibi göğüslerime indi. Göz kırpıp göğsümün ucunu ıslak ve sıcak ağızıyla öptü. Daha sonra dişleriyle tomurcuğumu ısırdı.
Dudakları yavaşça göbeğime inerken konuşmanın başından beri içinde olduğum erkekliğime daha çok sürtündü. Gözlerini kapatıp dudaklarını ısırarak sesizce inledi. Onun bu halleri beni daha çok zorlamaya başlamıştı. Gözlerini açarak benim kararmış gözlerime baktı. Yavaşça beni içinden çıkarttı.
Kendimi kasmaktan dişlerim kırılsa da bana istediğini yapması için bir kere izin vermiştim artık. Kafasını az önce çıktığı erkekliğime çevirdi. Büyüyen gözleri şaşkınca bakıyordu.
"Bu gittikçe büyüyor mu yoksa bana mı öyle geliyor?" Demesiyle bütün gerginliğim uçtu gitti. Kahkahamla onun da o şeklinde açılan ağzı gülümsemeye dönüştü.
"Evet güzelim. Onun bu kadar büyümesinin sebebi sensin. Sen yine de bu mevzuyu daha fazla büyütme." Dicle'nin gülen yüzü şımarık bir hal alarak bana göz kırptı.
"O zaman bu mevzuyu biraz daha büyütelim." diyerek eline aldı.
Şimdiden izin verdiğime pişman olmuştum. Canım çok yanmaya başlamıştı.Tıslar bir şekilde,
"Dicle yeter!" dedim ama Dicle inatçı bir şekilde burnunu ukalaca havaya dikti.
"Hayır Fırat yetmez. Bana yaşattığın zevkin daha fazlasını yaşatmak istiyorum. Şimdi bana ne yapmam gerektiğini söyle" diye emretti.
Benden günah gitmişti artık. Dicle'nin elini tutarak onu yönlendirdim..
Dicle gülümseyerek kasılmalarımı izlerken boşalacağımı anlayıp Dicle'nin elini tuttum.
"Bu sefer gerçekten yeter sevgilim."
"Tamam izin ver son kez bir şey daha yapayım."
Elimi elinden çektim ve onu göz hapsine aldım. Dicle dukalarını yavaşça erkekliğime götürürken yapacağı şeyi nefes bile almadan beklemeye başladım. Eğildi.. eğildi ve erkekliğime şirin pembe dudaklarıyla öpücük kondurdu.
Bu benim için son sınırdı. Onu kollarından tutar tutmaz sırt üstü çevirerek içine girdim. Dudaklarımı dudaklarına kapadım. Aklımda dönen tek şey vardı. Daha fazla bağımlı olmadan bu kadından kaçmalıydım. Yoksa büyüsüne kapılıp ona yapışmam an meselesiydi.
Daha öncekilerden büyük bir patlamayla kendimi onun içine ittim. Tohumlarımı onu kuytularına bıraktım. Daha önce hiçbir kadına böyle bağlanmamıştım onun derinliklerine kadar sahip olmamıştım. Bu hem tatmin edici hemde bağımlılık yapacak bir şeydi.
Dicle benden önce orgazm olduğu halde hala titriyordu. Yavaşça içinden çıkarken hafif bir isyan sesi cıkarttı. Kendimi yatağın yanına atarak onu kucağıma çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANFİL KOKULUM & TAMAMLANDI &
Romance🌷Bıraktığın Kadın, Bulduğun Kadın mı?🌷 "Ben seni çok sevdim Fırat, kendimden çok hem de.. Gözlerinde bana karşı olan bir çok bakış gördüm. Nefret, tiksinti ve aşağılama.. Bunların hepsini görmezlikten gelebilirim ama gözlerindeki hüzünü daha fazla...