"Dicle abla! Bu da sanki çok sıradan gibi değil mi?"
Tamı tamına dört saattir dışarıdaydık. Önce Irmağın aklında olan butiklere gitmiş orada aradığımızı bulamayınca bir kaç butiğe de baktık. Sonunda ise eski bir müşterim olan Lale hanımın butiğine gelmiştik. Nehir çok heyecanlıydı ve biraz da aklı karışık her gelin gibi..
"Evet tatlım bu çok sıradan. Ancak az öncekine de çok şatafatlı deyip bunu seçmiştin. Neyse sen onları boş ver de bak Lale hanımın getirdiğine bakalım" diyerek Lale hanımı gösterdim. Lale hanımın elindeki gelinlik şekli bakımından sıradan görünse de üstündeki çiçek işlemeleriyle de bir o kadar şıktı. Irmağın çığlıklarıyla gözlerimi gelinlikten aldım.
"Dicle ablaa.. Bu çok güzel hemen denemeliyim" diyerek yardımcı kızlarla kabine gitti. Lale hanımla bakıştık.
"Çok tatlı bir kız.Seni de çok seviyor."
"Bende onu çok severim. Kız kardeşimden ayrı tutmam. Sayenizde istediği gelinliğe kavuştu."
"Öyle mi dersin?" diyerek tereddütlü ifadeyle kabine baktı Lale hanım. Onun bu haline ayıp olmasa gülecektim. Kadının gösterdiği tüm gelinliklere ağızını eğmişti Irmak.
"Evet görmedin mi. Nasıl da beğendi.Eminim ki çokta yakışacak."
"Bekleyelim o zaman." diyerek göz kırptıktan sonra bana o canımı yakan soruyu sordu.
Sahi senin ki nasıldı?" Lale hanımın sorusuyla yüzüm düştü. Sormak istediği şeyi anlamıştım. Gelinliğimi soruyordu.
"Benim gelinliğim balık modeldi.." diye konuşurken boğazımdaki yumruyla cevap vermeye çalıştım.
Gelinlik, düğün, nikah..Bunlar benim yüreğimdeki düğümdü. Daha başka bir şey sormaması için dua ettim. Başka Ne diyebilirdim ki sadece satın alınırken giydiğim gelinliğin daha nesini tarif edebilirdim ki. Kaçan keyfimle gülümsemeye çalıştım.
"Ah gelinlik bir kadın için en önemli şeydir. Düğün fotoğrafın var mı? Senin gibi zevkli ve başarılı bir kadının giydiği gelinliği merak ettim doğrusu..." İşte korktuğum şey başıma gelmişti. Kendimden emin bir şekilde dik durdum.
"Aslında gelinliğimi sadece bir kere giydim o da provadaydı. Bazı sebeplerden dolayı düğünümü iptal ettim. Bu yüzden fotoğrafım yok ve evet dediğiniz gibi gelinliğim çok güzeldi. Severek almıştım."
"Be..ben özür dilerim" diyerek mahcupça konuşan lale hanımın elini tuttum. "Özür dilenecek bir şey yok lütfen. Geçmişte kalan günler. İnanın artık acıtmıyor."
"Sen çok güzel ve güçlü bir kadınsın Dicle"
"Teşekkür ederim sizde öyle." Diyerek ellerimi sıkan ellere karşılık verdim. Lale hanım annem yaşında hoş bir kadındı. Dediklerimi duyunca yüzündeki samimi ifadeyle özür dilemesi çok inceydi. Lale hanım gerçekten naif biriydi.
"Dicle ama ben seni çok sevdim. Lütfen rahatsız olursan cevaplama. Hatırladığım kadarıyla bir kızın vardı değil mi?"
"Evet yağmur tanem. Şu an beş yaşına girecek.Resmini göstereyim" diyerek çantamdaki telefonumu alarak galeriye girdim.
"Ay kıyamam annesi kadar da güzelmiş." İltifat alınca kızarma gibi bir huyum vardı. Kim olursa olsun istisnasız hem de. Gülümseyerek teşekkür ettim.
"Peki ya babası? Evli değildin sanırım" diye sorarcasına konuştu. Bu soru beni her zaman rahatsız etmiştir. Aslında Lale hanımın dediği gibi bu soruya cevap vermeyebilirdim ama Lale hanımın samimiyeti karşısında cevap vermeyi seçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANFİL KOKULUM & TAMAMLANDI &
Romance🌷Bıraktığın Kadın, Bulduğun Kadın mı?🌷 "Ben seni çok sevdim Fırat, kendimden çok hem de.. Gözlerinde bana karşı olan bir çok bakış gördüm. Nefret, tiksinti ve aşağılama.. Bunların hepsini görmezlikten gelebilirim ama gözlerindeki hüzünü daha fazla...