changlix
❝lise son sınıf öğrencisi seo changbin, lee felix'in öğretmeni olduğu ingilizce dersinde uyuyakalınca tahmin bile edemeyeceği bir rüya görür. ❞
_₂₀₂₀
🚫bu kurgu; argo, küfür, yetişkin içerik ve zararlı alışkanlıklar bulundurmaktadır🚫
resmi...
kitaba başlamadan önce bir uyarı yapmak istiyorum.
bu fic; argo, küfür ve yetişkin içerik bulundurmaktadır.
yaşınız küçükse ve bu olumsuz davranışlardan etkileniyorsanız lütfen okumayın.
teşekkürler, keyifli okumalar 💞
-
chase atlantic - paradise
"it feelslikeheaven on theinside (s)he'scallingmy name and, oh, it sounds nice„
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
☰ ☱ ☲ ☳
"changbinnie~"
yatak odası bembeyazdı. aslında bembeyaz da denemezdi, güneş ışığı bu ipek ve incecik perdeli geniş pencerenin tam önündeymiş misali odayı fazlaca aydınlık ve ferah tutmasına rağmen herhangi rahatsız edecek bir sıcaklık vermiyordu içerideki iki gence.
felix yüzünde yer eden tatlı gülümsemeyle yatak odasının kapısında belirdiğinde hiç beklemeden yatağa yaklaştı. çift kişilik yatağın kendisine uzak tarafında, yüzü tavana dönük şekilde uyuyan changbin'in yanına dizleri ve elleri üstünde yaklaşırken küçüğü o kadar huzurlu ve güzel uyuyordu ki, uyandırası gelmemişti o an.
"uyan bebeğim~" fısıltı gibi çıkan sesiyle burnunu onun pürüzsüz yanağına sürttü hafifçe ve uyuyan changbin'in kıpırtısını kıkırdayarak izledi. "hadi ama, acıkmadın mı?"
burnunun ucuna bıraktığı minik öpücükle burnunu kırıştırdı changbin, minik bir mırıltı serbest kalmıştı dudaklarının arasından.
"acıktım ama uyanmak istemiyorum." yeni uyandığından dolayı daha hırıltılı ve kalın çıkan sesi, ardından söylediği cümle tekrar güldürmüştü felix'i. onun dudaklarına bıraktığı birkaç minik öpücükle changbin'in dudaklarının gerildiğini hissedince anlamıştı onun da kendisi gibi gülümsediğini.
"kahvaltıyı hazırladım, seni bekliyordum ama bu uykucunun uyanmaya pek niyeti yok gibi." changbin'in gülüşünü dinlerken felix yerinde hareketlenmiş, karşısında kendisine aralık ve parlak gözlerle bakan gencin kaslarının biraz olsun altına oturmuştu tüm ağırlığını vererek-ki incecik bir şeydi, tüm ağırlığının bu kadarcık oluşu şaşırtırdı insanı hatta. bununla changbin biraz olsun beklemediğinden dolayı şaşırsa da ellerini onun incecik beline yerleştirdiği gibi baş parmaklarıyla yavaşça okşadı, bunu yapışı felix'i huylandırmıştı ve yerinde kıpırdanmasını sağlamıştı.
