1.1K 149 276
                                    

Dün gece Furkan bana yaptığı küçük jest yetmiyormuş gibi bir de beni eve bırakmıştı. Nedeni ise saatin geç olması ve otobüste tek kalmamam gerektiğiydi. Beni düşünmesi açıkçası mutlu etmişti. Ona bol bol teşekkür ettikten sonra eve gittiğimde sosyal medya hesaplarına bakmıştım. Birazcık inceledikten sonra onu takip etmiştim. 1 saat sonra o da beni takip etmişti.

Bu sabah uyandığımda ise aklıma dün yaptığımız konuşma gelmişti. Makyajsız halimde bir şey yoktu fakat o her zaman olduğu gibi dalga geçmişti. Ona kendime güvendiğimi söylediğim için bugün makyaj yapmadan gitmeye karar vermiştim. Üstümü giyindindikten sonra saçımı iki yandan balık sırtı ördüm ve bir şeyler atıştırıp ilacımı içtim.

Evden çıktıktan sonra hızlı adımlarla otobüs durağına yürüdüm ve otobüs gelince direkt bindim. Cam kenarı bir yere oturduktan sonra müzik dinleyerek vakit geçirdim. İneceğim yere geldikten sonra üşümek istemediğim için hızlı bir şekilde otele ilerledim.

Otele gidip restauranta çıktıktan sonra üstümü değiştirdim ve mutfağa girdim. Gördüğüm birkaç kişiye selam verdikten sonra bir şeylerle uğraşan Furkan'ın yanına gittim.

"Günaydın tatlıcı."

"Sana da günaydın."

Cevap verdikten sonra bana döndüğünde kaşlarını çatmıştı.

"Makyaj yapmadın mı?"

"Hayır. Yapmak istemedim."

"Niye?"

"Bana makyaj yapmadan rahat edemezsin dedin. Ben de kanıtlamak için yapmadım."

"Ciddi ciddi makyajsız geleceğini tahmin etmemiştim."

"Sana kendime güveniyorum demiştim."

"Belli oluyor."

"Ben her halimle güzelim."

"Hasta gibisin şu an."

Ona gözlerimi devirirken yanımızdan geçen Mert durup bana baktı. Bir süre yüzümü inceledikten sonra gülümsedi.

"Bugün çok güzelsin Hazal. Makyajsız böyle olduğunu bilsem elimde makyaj temizleyici ile gezerdim."

Bana iltifat etmesi açıkçası beni mutlu falan etmemişti. İlgimi çeken bir erkek değildi. O yüzden pek umursamıyordum. Yine de kabalık olmaması için cevap verdim.

"Teşekkür ederim."

O giderken Furkan kaşlarını çatmış ve arkasından bakmıştı. Birkaç saniye sonra bana dönüp baktı.

"Güzel falan değilsin."

Ben bir şey diyemeden yanımdan gittiğinde tepkisine şaşırmıştım. Ona nasıl göründüğümü sormamıştım bile. Klasik davranışları diye fazla takmamış ve işimin başına geçmiştim.

Bugün biraz yorgun hissediyordum. Neyseki işler çok yoğun değildi ve yarın izin günümdü. Hazırlamam gereken yemekleri hazırladıktan sonra ellerimi yıkayıp mutfakta gezindim. Furkan'ın tatlı süslemeleri ile uğraştığını görünce yanına gittim.

"Yardım edeyim mi?"

"Sen bilirsin."

Sıkma torbalarından birini alıp onun yanına geçtim ve pasta dilimlerinin üstüne aynı desenleri yapmaya başladım. Odaklanmış bir şekilde şekilleri yaparken Furkan'ın işini bitirip bana baktığını farketmemiştim.

"Torbayı çok sıkı tutuyorsun. Akar öyle."

Çok yakınımdan gelen sesle kafamı çevirdiğimde Furkan'ın eğilerek tam dibimde konuştuğunu farketmiştim. Ona döndüğüm an göz göze gelince gerilip anında kafamı pastaya çevirdim. Boğazımı temizledikten sonra konuştum.

ᴛᴀᴛʟɪ ᴄᴀɴᴀᴠᴀʀɪ {ꜰᴜʀᴋᴀɴ ʏᴀʟᴄɪɴ}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin