²⁶

670 98 120
                                    

Günler günleri kovalamış ve sonunda dikişlerim alınmıştı. Artık daha iyiydim ve sömestr tatiline girdiğimiz için bugün babam ile birlikte Uludağ'a gidiyorduk. Bavullarımı çoktan hazırlamış ve şimdi de Mısra'nın kıyafetlerini hazırlıyordum. Furkan da hazırlandıktan sonra yanımıza gelecekti. Babam eşiyle birlikte evinden giderken bizde Furkan'ın arabasıyla gidecektik.

Mısra'nın kıyafetlerini hazırlamayı bitirdikten sonra odama gidip üstümü değiştirdim ve hafif bir makyaj yapıp hazırlığımı tamamen bitirmiş oldum.

Furkan geldiğini haber verdiğinde çantalar ile beraber aşağı indik. Binadan çıktığımızda arabanın önünde onu görmemle gülümsemiştim.

"Hazır mısınız? Her şeyi aldınız mı?"

"Evet aldık."

Eşyaları bagaja yerleştirdikten sonra Mısra ve Cem arka koltuğa geçerken bende ön koltuğa oturdum ve kemerimi taktım. Babamı arayıp çıktığımızı haber verdikten sonra arkama yaslanıp Mısra ile sohbet etmeye başladım. Babam erkenden gidip işlemleri yaptırmış ve bizi bekliyordu.

Yavaş yavaş çevre yola çıkmaya başlarken birden önümüze geçen arabayla kaşlarımı çattım.

"Şerefsize bak aklınca hava atıyor."

"Var böyleleri. Yapacak bir şey yok."

"Işıklarda yanına dur."

"Ne yapacaksın Hazal? Uğraşma boşver."

"Sen dediğimi yap."

Işıklara geldiğimizde arabanın yanına ilerleyip durduğunda yan arabanın içine baktım. Adamın da bana baktığını görünce camı indirdim.

"Hayırdır dayı? Niye önümüze kırıyorsun?"

"Önünüze kırmadım. Siz benim arkamda kaldınız."

"Bir daha önümüze kırarsan hiç acımam bu sefer arabanın üstüne çıkarız. Paramız var öderiz."

"Manyak mısınız nesiniz ya?"

Adam camı kapatıp ışık yanar yanmaz hızla uzaklaşırken gülüp camı kapattım ve Furkan'a baktım.

"Millete laf atmayı çok seviyorum ya."

"Bende seni çok seviyorum."

Ona gülümserken arkadan öğürme sesi gelince gözlerimi devirip bulduğum su şişesini Cem'in kafasına attım.

"Sağol abla. Sizin bu halinize anca soğuk su içerek katlanırım."

"Cem seni arabadan atarım."

"Sıkıyorsa at. Furkan attırmaz beni."

"Furkan'ı ikna etmem 1 dakika sürmez."

"Ne ile ikna edeceksin lan? Bari yanımda yapmayın çıldırıyorum."

"Kıskanma seninde olur."

Önüme dönüp radyoyu açtıktan sonra yol bitene kadar muhabbete devam ettim.

Birkaç saat sonra kayak merkezine yakın olan otele geldiğimizde arabayı park edip eşyalar ile birlikte indik ve otelin önünde bizi bekleyen babam ve eşi Elmas'ın yanına gittik. Babamla sarıldıktan sonra Elmas ile de sarılmıştım. Birkaç kere görüşmüştük ama iyi bir kadındı.

"Hoşgeldiniz kızım. Nasıl geçti yolculuk?"

"Çok iyi geçti. Siz nasılsınız?"

Kapı önünde biraz sohbet ettikten sonra soğuk olduğu için odalara yerleşme kararı almıştık. Ben Mısra ile kalacaktım. Furkan ise Cem ile kalacaktı.

ᴛᴀᴛʟɪ ᴄᴀɴᴀᴠᴀʀɪ {ꜰᴜʀᴋᴀɴ ʏᴀʟᴄɪɴ}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin