6 ay önce
"Clarke, Lexa'nın tahtına benden başka bir Night Blood oturmasını istemiyorum!"
Clarke sustu. Bu cümle onun canını yakmıştı. Yaklaşık 15 dakikadır kavga ediyorlardı çünkü Ontari'nin tahta geçmek üzere olduğu haberi yayılmıştı ve Madi, en az Clarke'ı sevdiği kadar sevdiği Lexa'nın tahtına onun istemeyeceği birinin oturmasını istemiyordu ve dürüst olmak gerekirse kendini o tahta layık hissediyordu. Indra'nın kızı Gaia'nın ortaya çıkmasıyla, zor da olsa ikna olan Clarke Flame'i ona vermişti ve artık gerçekten de acilen birinin tahta geçmesi gerekiyordu. Lexa'nın ölümünden 6 ay geçmişti ve hâlâ kimse tahtta değildi. Madi derin bir nefes aldı.
"Clarke. Sen benim annemsin. Ama Lexa'da öyleydi. Siz benim ailemdiniz. Seni üzmemek için, hatırlatmamak için susuyorum ama biliyorum zaten aklında. Açık konuşacağım. Ben Heda olmak istiyorum. Lexa'nın emanetini devralmak istiyorum. Onun anılarını, onun tecrübelerini. Onun kadar iyi olamasam da onu utandırmayacak bir komutan olmak istiyorum. Ve eğer o Flame Ontari'ye verilirse.. Biliyorsun ki Lexa'nın tırnağıyla kazıya kazıya geldiği bu yol çöpe gidecek. İzin ver, onun anısını yaşatayım."
"Seninde cesedinden de Flame sökülüşünü izlemek istemiyorum."
"Öyle bir şey olmayacak. Lütfen izin ver. Indra, Gaia ve Octavia beni çalıştırsın. Lexa sayesinde zaten iyi durumdayım."
Clarke cevap vermedi.
"Lexa benim içimde yaşayamaya devam edecek. Bunu yaşamama izin ver. Lütfen."
"Tamam." Clarke iç çekti. "Tamam." Kızına sarıldı.
Günümüz
Clarke defterini kapattı ve baş ucundaki çekmeceyi açtı. Eski bordo defterine göz ucuyla baktıktan sonra yeşil defterini koyup hızlıca çekmeceyi kapattı.
Flashback
Clarke odasına girdiğinde koltukta Lexa'nın dizlerine kafasını koymuş olan Madi'yi gördü. İki Night Blood'da uyuyordu. Clarke tebessüm etti. Karşılarına oturdu ve bordo defterini açıp bu anı sonsuzlaştırmak için çizmeye başladı. Defterde ilk Lexa'yı çizdiği çiziminden, Lexa'nın Clarke uyurken onu çizmeye çalışıp rezalet bir sonuç çıkarmasına kadar bir sürü çizim vardı. Çizimini bitirdikten sonra ayağa kalktı ve Lexa'nın alnından öpüp Madi'nin saçını okşadı. Madi kafasını kaldırıp doğruldu ve tebessüm etti. Clarke Madi'nin doğrulmasını fırsat bilerek Lexa'nın yanına oturdu kafasını omzuna koyup kollarını Lexa'nın boynuna doladı.
"Hey!" Madi güldü ve ikisinin arasına girdi. Lexa gülerken önce omzundaki Clarke'ın elini, sonra da diğer tarafında kalan Madi'nin saçlarını öptü ve üçlü birbirlerine sarılarak uykularına devam ettiler.
Flashback sonu
Clarke Octavia ile muhabbet ediyordu. Octavia'nın gelişi üstünden birkaç gün geçmiş ama Murphy erkenden geri dönmüştü. Nereye kaybolduğunu söylememişti ama ikisi de Emori'ye gittiğini biliyordu. Clarke Octavia'nın Arkadia'dan getirdiği şişeyi kafasına dikerken Octavia onu izledi. "Hey Griffin. Yavaş mı içsen biraz?"
Clarke cevap vermedi. Octavia tek kaşını kaldırdı. "İyi misin?"
"Madi geldiğin gün ilk infazını yaptı. Halkının önünde haini kılıcıyla öldürdü. Sadece 17 yaşında."
"Biliyorsun, biz 17 yaşımızda Dünya'ya indik ve hiç hoş şeyler yapmadık. Sadece hayatta kalıyoruz."
Clarke hafifçe kafasıyla onayladı. Octavia haklıydı. Dünya'ya indiklerinde sadece 17 yaşındaydı. "Zaman ne hızlı geçiyor."
"Evet. Yeryüzüne ineli 6 sene oldu."
"Evet. Madi 3 aydır komutan. Flame'i ensesine geçirdikleri günü dün gibi hatırlıyorum."
"Çok korkmuştu ama belli etmemişti."
"Lexa'nın emanetini korumak istiyordu." Clarke sessizce konuştu ve bir yudum daha içti.
"Üzgünüm. Hatırlatmak istemezdim. Koca 1 sene oldu."
"Senin suçun değil. Onu unutmam mümkün değil O. Biliyorsun."
"Biliyorum. Bende Bell ve Lincoln'ı asla unutmayacağım."
Clarke tekrar sessizce kafasını salladı. Ne çok kayıp vermişlerdi son 1 senede.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Without you | Clexa
FanfictionHer şeyden habersiz Murphy'nin kafası karışmıştı. Clarke burada ne arıyordu ve başında ağladığı kişi kimdi? Titus ona bakınca kaşlarını çattı. Bu adam ona uzun süre işkence etmişti ve şimdi de dostu Clarke'ın değer verdiği birini öldürmüştü. Titus y...