love is blind | zm

one

Veee işte pezevenk Zayn sizlerle 🥳
Ne kadar çok ilgi,o kadar çabuk yeni bölüm
Öpüldünüz ❤️

Dünyada bir insanın yapacağı en utanç verici meslek .... Gerçi bunu bir meslek olarak yorumlamak da aynı utanç verici durumda bırakır bizleri.Acizliğimizden,gücümüz savunmasız kadınlara yettiğinden, haysiyetsizliğimizden dolayı bu işi yapıyoruz.İnsanlık namına içlerimizde gram zerre taşımayız.Bizler hayvanların insan görünümüne bürünmüş haliyiz.

En azından ben,öyleydim.
Katherine Reece ile tanışana kadar ...

Jacqeu,piyasanın en nam salmış menajerlerinden biriydi.Dış dünyada laf arasında pezevenk dediğimiz insanların kendilerini " menajer " kılıfına sokmaları da o zamanlar ayrı bir komiğime giderdi.Jacqeu'nun pisliğini bana da bulaştırmasına can-ı gönülden izin verdiğim de aynı zaman da kendi benliğimin kaybolmasına da izin vermiştim.

Gösterişli bir dünyaydı.Banka hesabım çok kısa bir sürede doluyor,lüks arabalara oyuncak muamelesi yapıyor,yolda karşılaştığım her kadına bir bedel biçiyordum.Her erkek gibi zevk alarak işime devam ediyordum.

Ablam,Kristin'in neden bu yolu tercih ettiğini merak ederdim hep.Neden vahşi duygularla dolu bir adam tarafından katledildiğini düşünür dururdum.Bu kadar mı değersiz hissediyordu ? Paha biçilemez bedeninden,zevk düşkünü adamları tatmin edebilmek için para karşılığında vazgeçmek onun için bu kadar kolay mı olmuştu ?

Sorularımın cevaplarını almam uzun sürmedi.
Kristin'i anlamamın çok da uzun sürmediği gibi.

Artık hiçbir kadın duygusal anlamda ilgimi çekemez hale geldiğinde Katherine,kapıdan içeri girdi ve aynı zaman da bana da yeni hayatımın kapısını açmış oldu.

" Senin için dizlerimin üstündeyim.Sana verebileceğim herşeyi veririm,artık biliyorum ; aşkın gözü kör Katherine. "

***

Başka çarem yokmuş gibi hissediyordum.Yalnızlık ve sevgisizlik duygusu muydu bunu bana yaptıran ? Luna ile birlikte o kapıdan içeri girerken dizlerimin titrediğini çok sonradan fark edebildim.

Sönük bir otel lobisi,sönük kadınlar ile doluydu.Beklentim hızla düşerken afallayarak etrafıma bakındım.Buradaki kadınlar benim gibiydiler.Sıradan,herkes gibi ... Kimisi jean ve kapşonlu,kimisi tayt ve kazak giyiyorlardı.Suratlarında tonlarca makyaj görüntüsü de yoktu.Hollywood efekti anlaşılan burada yoktu.

" Gel,Kath ... Orada aptal gibi dikilmeye devam edecek misin ? " Luna,kaşlarını havaya kaldırarak bana bıkkınlık dolu bir bakış yollladı.Gergince yutkundum ve omuzlarımı dikleştirerek küçük bir adım attım.Buraya kendi rızamla getirilmiştim ve kararımdan asla geri dönmeyecektim.Bu yüzden korkmanın ve pişmanlık duymanın bir anlamı olmayacaktı.

" Jacqeu,nerede ? " Luna,koltuklardan birine oturdu ve rahatça yayıldı.30'lu yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim kumral adam,bana bakışlarını kaldırarak dikkatlice baktı.Bense kanepelerden oldukça uzakta bir konumda dikilmiş,tüm korkaklığımla etrafa bakınıyordum.

" Zayn var,isterseniz. " Luna tıpkı isimsiz adam gibi gülerken başını arkaya atarak eğlendiğini belli eden tatlı bir ses tonu bıraktı.Derin bir nefes alıp bakışlarını bana kaydırdığında yüzündeki sırıtış yavaş yavaş ukala bir hale dönüştü.