29. BÖLÜM

560 20 7
                                    

   " Ay Kayra kesin yetişmeyecek." Annemin 10. kez aynı şeyi söylemesiyle derin bir of çektim.
" Yetişir annem yetişir. Azıcık bir şey kaldı zaten." Ah şuan ne mi yapıyorduk? Benim istemem için hazırlık yapıyorduk. Dün evi baştan aşağı bal dök yala yapmıştık. Ondan önce de söz yüzüğü almaya gitmiştik ve içime çok sinen bir yüzük almıştık. Şimdi de akşam için ikramlıklar hazırlıyorduk.

   " Tamam sarmalar pişerken sen de browni kekinden yap." Annemin dedikleriyle birlikte hemen malzemeleri çıkardım. Allah'ım bugün benim istemem vardı ve ben hazırlanmak yerine neler yapıyordum. Kapının çalmasıyla annem kapıyı açmaya gitti.

   " Ben geldim." Feride'nin neşeli sesiyle gülümseyerek cevap verdim.
" Hoşgeldin. İyi ki de geldin."
" Feride kızım akşam için tabakaları, bardakları falan hazırlar mısın?" Feride başını onaylar şekilde sallayıp tabakları çıkarmaya başladı. İkimiz de işlerimizi yapınca odama çıktık.

   " Kuzum, ben bir duşa gireyim. Olur mu?"
" Olur olur. Hadi sen hallet işlerini. Sonra da saçını makyajını falan yaparız." Başımı onaylar biçimde sallayıp banyoya girdim. İster istemez yüzümde bir gülümseme oluşuyordu ve heyecandan elim ayağım titriyordu. Ben şimdiden böyleysem akşam nasıl olacaktım acaba.

   Banyodan çıktıktan sonra çalan telefonumla komidinim yanına ilerledim. Arayan kişiyle birlikte yüzümde oluşan gülümseme ile telefonu açtım.
" Güzelim napıyorsun?"
" Akşam için hazırlanıyorum sevgilim sen?"
" Ben de güzelime çiçek almaya geldim de bir sesini duyayım dedim."
" İyi yapmışsın ama benim kapatmam lazım. Malûm, akşam için hazırlanmam lazım."
" Peki o zaman kapatayım ben. Akşam görüşürüz müstakbel sözlüm." Dedikleriyle kıkırdayıp telefonu kapattım.

   " Hadi kızım elbiseni giy." Feride'nin sesiyle kendime gelip 2 gün önce aldığım elbiseyi üzerime geçirdim. Feride başka bir elbise beğenip onu almamı istemişti. Ama onun göğüs dekoltesi çok fazlaydı ve ben böyle bir günde öyle elbise giymek istemiyordum. Kahve dağıtırken eğilmek zorundaydım ve kesinlikle rahat edemezdim.

    Aldığım elbise beyaz üzerinde parıltıları olan bir elbiseydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


    Aldığım elbise beyaz üzerinde parıltıları olan bir elbiseydi.
" Ayyy çok güzel oldun Kayra." Feride'nin dedikleriyle birlikte aynada kendime baktım. Gerçekten de elbiseye aşık olmuştum. " Hadi gel saçını yapalım." Makyaj masamın önüne oturup maşamı fişe taktım.
" Feride iri dalgalar yapalım. Yanlardan güzel bir şekilde tuttururuz. Nasıl olur?"
" Bence çok güzel olur." Feride saçıma başlayınca bende tırnaklarıma şeffaf oje sürüyordum. Kahkahalar eşliğinde saçımı yaptığımızda makyajımı yapmaya başladım. Feride de üstünü değiştirmeye gitmişti.

   Hafif bir makyaj yapıp kırmızı rujumu sürdürdüm. Yeni aldığım topuklu ayakkabımı da giyince tam olmuştum. " Ah Poyraz abi inşallah düğünü 1-2 aya yapmak istemez." Feride'nin sesiyle birlikte ona baktığımda gerçekten de çok güzel olduğunu gördüm. Giydiği saks mavisi elbisesiyle çok güzel görünüyordu. " Bana diyene bak. Sen önce Emir abiyi düşün. Haftaya senin de sözünü yaparız artık." Feride'nin gülmesiyle birlikte ben de gülümsedim.

PERESTİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin