BO!

5K 396 351
                                    

-


Jungkook sinirle soyunma odasının kapısını açtı, demir kapı duvara sertçe çarparak büyük bir gürültü çıkardı. Gözleri anında odada gezinmeye başladı Jungkook'un ancak kimseyi göremedi. Siniri gittikçe artıyordu.

- Gerçekten çocuğun tekisin! Yara bandı çalmak neyin nesi tanrı aşkına!

İlla ki burada bir yerdedir diye düşünerek avazı çıktığı kadar bağırarak konuşuyordu Jungkook.

- Aptal! Aptalsın! Yara bantları da sen de aptalsınız!

Kısık çıkan bir kıkırtı duyuldu ve Jungkook hemen susup kulak verdi sese. Taehyung buradaydı, evet.

- Saklambaç mı oynuyoruz, dedi sinirle gülerek " Ebe benim öyleyse? "

Bu sefer koca bir kahkaha attı.

- Pekala, ama baştan söyleyeyim ebe olmakta üstüme yoktur. Güzel bir yere saklanmış olsan iyi edersin.

İlk önce kenarda duran büyük masanın altına baktı, kimse yoktu. Dolaplara yöneldi bu sefer, her birini teker teker açıp bakarken birden arkasından bir ses geldi. Adım sesleriydi bunlar.

- Hey!

Arkasını döndü ve göz gezdirmeye başladı. Kimseyi göremedi, artık ses de gelmiyordu. Yavaş ve sessiz adımlarla koridordan döndü, duş alınan yerlere gidiyordu burası.

- Taehyung, dedi Jungkook sırıtarak " Yer değiştirmek yasaktır, bilmiyor musun? Oyunu kurallarına göre oynamalısın. "

Koridorun sonundaki iki kapıdan biri duş alanına diğeri ufak bir depoya açılıyordu. İlk iş olarak depoya baktı, kapısını açıp şöyle bir bakması yetmişti. Oda zaten küçüktü, ne var ne yok ortada diye dikkat bile etmedi.

Duş alanına girdiğinde karşısına on adet kabin çıktı, girişte hepsine baktı. Biri hariç geri kalan tüm kabinlerin gözüken zemin kısmı bomboştu. Kalan kabinde ise bir çift ayakkabı gözüküyordu, Jungkook alayla gülümsedi.

- Çok aptalsın, gözükmediğini mi sanıyorsun Taehyung?

Hızla ayakkabıların gözüktüğü kabinin olduğu yere koştu ve aniden kapıyı açtı. Ancak görmeyi beklediği şey orada değildi, bomboş bir kabinle karşılaştı.

Şaşkın şaşkın bakınmaya devam ediyordu, ta ki...

- Bö!

Kulağının dibinde bağırılmasıyla olduğu yerde sıçradı Jungkook. Hemen arkasını döndü ve işte artık görmek istediği bedenle yüz yüzeydi. Kim Taehyung tam önünde kahkahalar atarak sarsılıyordu.

Jungkook sinirle kaşlarını çattı ve kahkahalar atarken bir yandan da alkış tutan oğlana baktı.

- Gülerken kendini alkışlıyorsun, ne hoş!

Taehyung sonunda kendine gelerek kafasını kaldırdı, gülmekten yaşaran gözlerini elinin tersiyle sildi. Dudaklarında hala daha tebessüm vardı.

- Kendimi alkışladığım falan yok

- Hmhmm, kesin öyledir, dedi Jungkook burun kıvırarak

Sonra aklına niçin burada olduğu geldi, yara bantlarına ihtiyacı vardı. Ellerini önünde bekleyen Taehyung'a uzattı, ama aldığı tek cevap boş bakışlar oldu.

Taehyung ilk önce Jungkook'un ellerine sonra da onun yüzüne baktı. Jungkook huysuzca mırıldandığında ise sırıttı.

- Anladım, yara bantlarını istiyorsun

TWINS   ( taekookvgguk )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin