Hellevator -skz- (√)

.・。.・゜✭・24.gün.・。.・゜✭・

Travis_Bryant önceki bölümlerdeki güzel yorumların için çok teşekkürleerr xjslxnsldk💙

İyi okumalaar~

3.kişiden~

Jeongin dinmek bilmeyen gözyaşlarıyla çırpınırken ne ara bu hale geldiğini anlamaya çalışıyordu.

Chan ise onu kaybettiği düşüncesi yüzünden kahroluyor, ordan oraya koştururken bir çare arıyordu.

Jeongin hapsedildiği karanlık odada gözleri ve vücudu bağlı iken Park Jinyoung, yerleştirdiği kamera aracılığıyla asansördeki çocukların onu izlemesini sağlamıştı.

Chan ekranda çırpınan masum çocuğu gördüğünde adeta olduğu yere yapıştı ve hareket edemedi. Üyeler çaresizce konuşup bir çare arıyorken Chan bağırdı.

"Onu ordan çıkarın!"

Asistan Jung büyük bir keyifle olanları izliyordu. Görevli ses, talimatlara dikkat ederek konuştu.

"Her şey karşılıklıdır Chris"

"Ne istiyorsanız yaparım, yeter ki onu bırakın"

"Siz çocuklar konu birbiriniz olunca hiç düşünmeden her şeyi feda ediyorsunuz. Gülünç."

"Sadece onu oradan çıkar"

"Geri kalan günlerini o karanlık odada tek başına geçirip görevleri yalnız başına yapmak istediğine emin misin?"

Herkes ağzı açık bir şekilde Chan'a baktı.

"Hyung, sen olmadan devam edemeyiz. Gitme..." Jisung titreyen sesiyle konuştuğunda Chan çocukları bir kenara çekti. Sadece üyelerin duyabileceğiniz şekilde fısıldadı.

"Ordan çıkacağım çocuklar, korkmayın. Sadece Jeongin'e dikkat edin ve sakinleştirin. Saçlarıyla oynayınca iyi hissediyor. Sizi seviyorum, beni bekleyin."

Gözleri dolan 6 genç seslerini çıkartamadan kafa salladılar. Liderlerine güvenmekten başka çareleri yoktu.

"Kabul ediyorum, onu çıkarın"

Asansörün köşesinde açılan demir kapıya doğru ilerleyen Chan ona doğru gelen Jeongin'e sıkıca sarıldı ve saçlarını okşadı.

"H-hyung gitme..."

"Geri geleceğim, iyi ol Jeongin-ah"

Jeongin kafasını salladı ve üyelerin yanına gitti. Üyeler onunla ilgilenip sakinleştirirken Chan ne kadar belli etmese de deli gibi korkuyordu.

Ordan çıkamayacağı ve çocuklara zarar geleceği düşüncesi onu öfkelendiriyordu.

Kısa bir süre sonra oklarla işaret edilen odaya girdi. Tamamen siyah giyinmiş bir adam içeri girdi ve ilk önce gözlerini ardından da ellerini ve ayaklarını bağladı.

Chan ona saldırmayı düşünse bile adamın elinin dibindeki silah buna engel olmuştu.

Adam çıkıp kapıyı kilitlediğinde Chan bir plan yapmaya başladı.

Diğerleri Jeongin'i sakinleştirmiş oturuyorlardı. Hepsi Chan'a güvense de geri gelemeyeceğinden korkuyorlardı.

"Jeongin, gerçekten iyisin değil mi?"

"Evet hyung, daha iyiyim ama Chan hyung için endişeleniyorum."

"O bizim için her şeyi feda edebilecek biri" Seungmin konuştuğunda diğer herkes ona hak verdi.

Bu sırada Park Jinyoung kendi kendine keyifle konuştu.

"Liderleri olmadan yenilmeleri kısa sürer."

---------

♡♡♡♡