Erkek arkadaşınıza yapmanız gereken 8 şey;
BANG CHAN
• Ona sıkıca sarıl
Chan size daha da eğildiğinde, başını omzunuzda rahat bir şekilde dinlenirken, fiziksel olarak kendini erimiş gibi hissediyordu, kollarınızı ona sıkıca sarmıştınız, ellerinizi onun sırtında yavaş ve yumuşak bir şekilde aşağı yukarı okşuyordunuz. Chan o an hiç bu kadar güvende hissetmemişti; sanki dünyadaki her şey yolundaymış gibi kollarınızda olma hissi onu korunmuş hissettiriyordu. Yüzünü omzunuza soktuğunda kahkaha atmıştınız."İyi misin bebeğim?" Bilmem kaçıncı soruşundu.
Chan sözlü olarak cevap vermedi, sadece yumuşak bir şekilde mırıldanırdı. Başının üstüne küçük bir öpücük koyduğunuzda, kollarınızdan sıyrılıp sizi daha sıkı kavradı. Bu anın bitmesini asla istemedi; Onun çok sevildiğini hissettirmiştiniz.
MİNHO
• Ona çiçek ver
Bebeğin nefesi buketini uzattığın an Minho kırmızıya dönerdi. O, özel bir şey yapmamıştı. Yıldönümü ve ya doğum günü falan değildi, yani almanız için bir neden yoktu. Onun kafa karışıklığını gidermek için."Eve gelirken seni düşündüm. Sadece almak istedim."
Kırmızı yüzlü Minho çiçekleri senden aldı. Bebeğin nefesinin anlamını biliyordu; ikiniz geçen hafta çiçeklerin anlamlarını arıyordunuz çünkü Minho annesine bir buket hediye etmek istemişti.
"Teşekkür ederim bebeğim, çok güzeller." Diye mırıldanıp alnına uzun bir öpücük vermişti. Kalbi seninle doluydu ve sıcacıktı. Seni sonsuza kadar seveceğine tekrardan söz vermiştir.
CHANGBİN
• Ona birçok (BİR ÇOK) iltifat et
Bütün akşam Changbin'e rastgele iltifatlar etmiştin ve bu onu biraz kızıştırmıştı. Tam kalp atışı normale döndüğünde biraz daha iltifat etmiştin, telaşlanmasını izlemek hoşuna gidiyordu. Yüzünü kanepede yatan rastgele bir yastığa gömmüştü sızlanmayıda kesmiyordu. Siz kafasını yastıktan kaldırmaya çalıştığınızda da hiç bir hareket belirtisi vermemişti."Seo Changbin", yanaklarını ellerinin arasına alıp yüzünün kızarmasını izlemiştiniz.
"Sen bu dünyada ki en güzel, yetenekli ve harika kişisin."
Yapması ne kadar zor olsa da Changbin gözlerinizin içine baktı, sadece saf ve güzel bir hayranlık hissediyordu."
HYUNJİN
• Onu kayıtsız şartsız sev
Hyunjin, sana bakarken, dudakları ve yanaklarıyla nazikçe oynarken seni sevgiyle izleyerek elinizin sırtında anlamsız figürler çizmesine izin verdi. Hyunjin o an tamamen sakinleşti, sadece yakınlaşmanızdan zevk aldı. Sessizce "Çok güzelsin" dediğinde utangaçlaştı, kıkırdadı söylediklerinin tüm kalbiyle doğru olduğunu biliyordu. Ellerini belinize dolayıp bedenleriniz yakınlaştırıp kulağınıza fısıldamıştı."Teşekkür ederim bebeğim. Ama sen daha güzelsin. Seni çok seviyorum, bunu unutma tamam mı?"
JİSUNG
• Küçük kaşık olmasına izin ver
Bunun en sevdiği şey olduğuna karar vermişti Jisung. Beline dolanmış eller onun karnında kelebekleri uçuşturuyordu. O normalde küçük kaşık olmazdı, genellikle seni tutmayı ve korumayı tercih ediyordu. Ama şu an küçük kaşık olarakta kendini çok ama çok huzurlu hissediyordu. Ellerinle oynuyordu, uyumaya çalışıyordu ama uykusu kaçmıştı. Büyük kaşık olmak için yatağınızda sağa doğru döndü ve başınızı göğüsüne yasladı. Saçlarınızın kokusu onun uykusunu getirmeye başlamıştı. Kısık bir sesle "Seni seviyorum." diyerek rüyasında seni hayal etmek amacıyla gözlerini kapattı.FELİX
• Ona petnamelerle seslen
Ona seslendiğiniz an kızarmaya ve terlemeye başlamıştı, yine sevimli bir takma ad. Sevimli adlara taptığını biliyordunuz. Ama onun en sevdiği takma ad ise "baby boy" dur. Günü kötü geçerse ve ya şirkette bir şeyler ters gittiği zaman tek istediği şey ona bu isimle seslenmenizdi."Baby boy?" Oturma odasında onu arıyordunuz
Takma adı duyduğu anda tekrardan kızarmaya başlamıştı. Oturma odasına gitmek için mutfaktan kollarınız açık bir şekilde açtığınızı görmüştü.
"Buraya gel Baby boy, seni kucaklamak istiyorum."
Sabah size aldığı kırmızı gülden daha kırmızı bir yüzle, Felix kollarına doğru yürümeye başlamıştı. Bunu yapmanız onun çok hoşuna gidiyordu.
SEUNGMİN
• Elerini tutup sıkıca sıkın
Seungmin el ele tutuşmanın heyecanını bugüne kadar asla anlamamıştı. Her seferinde yüzünde küçük, ince bir gülümseme belirirdi. Daha da iyi bir şey, başparmağınızı yumuşak bir şekilde elini ovuşturduğunda onun hisleri için söyleyecek söz bulamıyorum. Ellerini sıkmaya başlamıştınız, o da sıktı, siz sıktınız, o da sıktı, sizde sıktınız derken Seungmin sıkma ayarını ayarlayamamış ve gerçekten canınızı acıtmıştı."Bu acıttı." Diye söylendiğinizde, gülerek
"Awww özür dilerim bebeğim. Canını acıtmak istememiştim. Öpme mi ister misin?" Diye ellerinizi dudaklarına götürdü, elinizi her öptüğünde gülümsemiştiniz. Sizi güldürmek için böyle yapması gerekiyorsa durmadan elinizi öpmeye razıydı.
(Çok romantik, keşke bundanım olsa😭)JEONGİN
• Onu dudağından öpün
Yaklaşık olarak sizinle on aylık bir ilişki içindeydi ve buna alışması gerekiyordu ama ne yazık ki alışamamıştı. Dudaklarınız yüzüne ve ya dudağına her değdiğinde kızarmaya başlıyor ve kalp atışları günahsız bir hızda yükseliyordu. Ne zaman ona küçük öpücükler verseniz, size daha da aşık oluyordu. Öpeceğinizi bildiği anda gözlerini kapatıyordu çünkü öpmeyi bitirdiğinizde size bakamayacağını biliyordu."Bebeğim," kıkırdardı "gıdıklıyor." sizinde kıkırdadığınızı duydu ve kalbinin hızlı atmasına engel olamamıştı. Siz geri çekildiğinizde bu sefer belinizden tutup sizi altına alıp dudaklarınıza yapışmıştı. Jeongin bu hissin hiç bitmemesini istiyordu.
Bebeklerim selam. Dün bir bebeğimin isteği üzerine böyle bir şey yazdım umarım hoşunuza gitmiştir. Vote be yorumlarınızı bekliyorum ve sizi seviyorumm. Diğer bölümde görüşmek üzereee🧡