00.03

1K 109 84
                                    

Vninboku beni takip eder misiniz ?++++++

____

Hana: Kızlar geliyorum

$ana: Neh

Min@: Ne

Min@: NEEEEEEEE

Hana: geliyorum diyorum

$ana: İnanmıyorm

$ana: snein abin sna izn vrmedi

$ana: sn taehyng oppanin sözündn çikamazsın

Hana: Bu kız niye böyle yazıyor Mina

Min@: sarhoş oldu ehehehe

Min@: birazdan ırzına geçeceğim

Min@: cidden geliyor musun Hana

Min@: abin izin vermemişti hani

Hana: bir yolunu buldum işte az kaldı oradayım

Min@: İNANMIYORUM TANRIM ŞÜKÜRLER OLSUN

Min@: siktir

Hana: Ne oldu

Min@: Sana kustu

Min@: Lanet olsun Sana senden nefret ediyorum ayılınca bu mesajları okursun umarım

Telefonumu cebime koyup duran otobüsten indim. Üzerime alel acele bir şeyler geçirmiştim. Saçlarım için zaten bir şey yapamazdım kısaydı, açık bıraktım. Pek de umrumda değildi zaten. Eğlenmek için gidiyordum bu partiye.

Parti için küçük bir bar kiralanmıştı. Oraya birkaç metre uzaktaydım. Karşı kaldırımdan parlak gri kapılarını görebiliyordum. Yıldızların esir aldığı koyu mavi gökyüzünün altında karşı tarafa geçtim. Görevlilerle karşılaştığımda içerdekilerle aynı okuldan olduğumu söyledim. Ama hâlâ ikna olmamışa benziyorlardı.

Masumca iki adama bakarken sesimin anıldığını duydum. " Hana, Hana! " İçerideki kalabalığın arasında Mina belirince gülümseyip el salladım.

" O da bizim okuldan, " diyerek orta yaşlı iki adam başını salladı. İçeri girdim. Tanrım felaketti. İnsanlar bu gürültüye nasıl dayanıyordu böyle ses o kadar yüksekti ki düşüncelerimi bile duyamıyordum neredeyse. .Kulaklarımı kapatmak zorunda kaldım. Mina da benim anlamam için dudaklarını yavaşça oynatıyordu.

" Şu taraftan. " Başımı salladım anladığımı gösterir gibi. Kırmızı ve mor renkler insanların tenlerine nüfuz etmişti. Aralarından sıvışıp oturmak için bir masaya yöneldik.

Umarım beni görmez.

Mina'nın kulağına yaklaştım duyması için. " Abim burada olduğumu bilmiyor dikkatli olalım. " Mina bana şaşkınca baktı. Bir şey demedi ama içinde sakladığı cümleleri biliyordum.

Görürse işin biter der gibiydi. Masaya tam olarak yaklaştığımızda bir oraya bir buraya bakan Sana gülümseyerek bize baktı. Başını masaya yasalmış uykulu bir hali var gibiydi. El salladı başını kaldırmayarak.

" Ne kadar? " Tekrar kulağına yaklaşarak bağırdım Mina'nın. O da bağırarak karşılık verdi.

" İnanmayacaksın ama sadece yarım şişe eheh! "

Şaşkınlıkla Sana'ya baktım. Hâlâ salak salak gülüyordu. Bir kahkaha patlattım ardından Mina da bana eşlik etti.
" Bebeksin sen bebek haha! " Sana kaşlarını çattı ama konuşamadı başını masaya koyduğu kollarının arasına alarak bize küstüğünü dile getirdi. Mina elindeki bardağı bana uzattı. Başımı sallayıp aldım. Sadece birkaç bardak içecektim. Zaten içkiyle aram pek iyi değildi.

CLASSIC LOVE || BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin