00.02

996 96 59
                                    

# 'kuzu no honkai' animesinden esinlenilmiştir.
_________________________________

Hayat gerçekten de kısa Taehyung

Hayat birinin peşinden koşmak için çok kısa.

O yüzden bana gelmeye ne dersin? Hiç koşuşturma olmadan sadece seni mutlu etmek için elimden ne geliyorsa yaparım.

Hayır mı?

Zoru mu seçeceksin? Ulaşılması zor olan şeyler daha fazla çekicidir değil mi, bu yüzden onu istiyorsun.

Belki de ben de seni bu yüzden istiyorumdur.

Klasik. Çok klasik. Hepimiz bir avuç aptalın tekiyiz.

***

Üzerimdeki sıcaklığın sebebi neydi bilmiyordum. Ama gözlerimi de açmıyordum. Bana sarılan bu bedenin Taehyung olduğunu hayal edebilirdim böylelikle.

Sabah olmuştu. Etraftaki aydınlık göz kapaklarıma kadar işliyordu. Yaslandığım bedene daha da sindim. Kokusunu içime çektiğimde bana değen bu sıcak ve yumuşak tenin sahibinin annem olmadığını anlamam geç sürmedi. Yüzüme savrulmuş şampuan kokan saçlar da oldukça kısaydı.

Siktir, siktir, siktir! Bir rüyadayım değil mi? Bu bir rüya bu bir rüya.

Korkarak gözlerimi açtım yavaşça. Rüyada olduğumu düşünüyordum çünkü böyle bir şey imkansızdı.
Ağzımdan hayretle çıkan şaşkınlık belirtisiyle elimi ağzıma götürdüm.

Kalp atışlarım 200 km/s hızla giden bir arabanın motorundan daha hareketli ve gürültülüydü. Bir kolunu belime sarmıştı diğer kolu ise başımın altındaydı. Saçları bir oraya bir buraya savrulmuştu. Yüzünü yastığa gömmüştü ama tamamen değil.

Kapalı gözünü görebiliyordum. Rüya mıydı hâlâ şüpheliyim. Nefes alışverişlerim onun aksine hızlı ve kesikti. Böyle giderse uyanacaktı. Kendimi kontrol etmeye çalıştım.

Gideyim mi yoksa uyumaya devam mı edeyim bilmiyordum.

Aptal mısın Hana bu ilk ve son fırsatın.

Ona bu kadar yakın olduğumu hiç ama hiç hatırlamıyorum. İç sesimi dinlemeliydim. Hâlâ uyuyordu ve yavru bir kediye benziyordu. Dudaklarım gerildi istemsizce. Yarısı yastığa gömülmüş yarısı da gözlerim tarafından esir alınmış yüzünü inceledim ve yaklaşabildiğim kadar yaklaştım ona. Tekrar koluna koydum başımı ama daha yakınına. Gözlerim birbirine girmiş uzun kirpiklerinden koyu ve pürüssüz tenine kaydı. Yanakları çok yumuşak görünüyordu. İçimden onu öpmek geldi ama yapamazdım. Ona hiç dokunmadım dokunamazdım da. Çünkü korkuyordum.

Beni o kadar korkutuyorsun ki sana bakarken bile endişeleniyorum Taehyung.

Gözlerini açar açmaz yüzümdeki aptal ifadeyi göreceğini düşündüğüm için gözlerimi kapatmaya karar verdim. Hiç ama hiç istemiyordum fakat kapattım. Haline şükret Hana!

Aklımda tek bir soru vardı. Ben mi ona sarılmıştım yoksa o mu bana yanaşmıştı? Aslında cevabını biliyordum sormaya gerek yoktu. Taehyung'un bana sarılmak isteyeceğine hiç ihtimal veremezdim. Belki olsa olsa uyku sırasında beni annesi sanmıştır bu yüzden sarılmıştır. Bu bir daha tekrarlanmayacaktı muhtemelen uyanadığında ve beni gördüğünde kaşlarını çatacak bir şeyler mırıldanıp odadan çıkacaktı.

Hayal ettiğim senaryo ile ondan uzaklaştım ve diğer tarafıma döndüm.

" Pislik. "

Gözlerimi çattığım kaşlarımla kapattığımda yanımda bir hareketlilik sezdim. Ardından belimin iki yanında bir ağırlık hissettim. Gözlerimi açtığımda korkuyla irkildim.

CLASSIC LOVE || BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin