11| Park malikanesinde ilk gün.

1.7K 252 319
                                    

y/n: selamlaar, hâlâ bu fici okuyan var mı bilmiyorum ama umarım vardır <3

İyi okumalar,

(flashback 3/4)

Meclisin toplandığı büyük masada sadece liderleri Jeon Roksana eksikti. Bu mevki için bir hayli genç olmasından dolayı ailesinde de mecliste de onu onaylamayan epey kişi vardı, liderliğe ailedeki en yaşlı kişi olan büyükbabasının desteğiyle yükselmişti zaten. Onun liderliğini desteklemeyen kesim amcası Volya'yı istiyorlardı. Volya ondan daha güçlü , daha yaşlı bir cadıydı. Neredeyse her anlamda üstün olmasının yanında büyükbabayla pek anlaşamamaları , ihtiyarın Roksana'ya olan sevgisi sayesinde lider o olmuştu. Ama eğer bunun uzun vaadeli olmasını istiyorsa kendini meclis üyelerine kanıtlaması gerekiyordu, o da bu gece olacaktı. Park Jimin için vereceği karar, sergileyeceği tutum onu ya yukarı ya da aşağı çekecekti.

Mumlarla aydınlanan, kestane renklerin hakim olduğu meclis odasına girdiğinde herkes ayağa kalktı. Roksana'nın uzun masanın baş köşesindeki yerine oturmasıyla ayaktakiler de yerlerine geçtiler. Toplantı başlamıştı.

"Meclis üyelerim, bu gece neden aylık toplantımızı erkene çektiğimi biliyorsunuz. Park Jimin. İkizini kaybetmesinin üstünden yıllar geçmiş olmasına rağmen hala Rosé'yi hayata döndürmek için yollar arıyor. Vyborg'da büyük bir yangın çıkardı, oradaki meclisten tek bir kişiyi bile sağ bırakmadı. Ve şimdi de rotası Moskova. Buraya geliyor, bizden yardım isteyecek." Bir çift siyah akik taşını andıran irislerini masadakilerin üstünde gezdirdi. Şimdi görüşleri almaya başlayacaktı, bu yüzden hepsine söyleyeceklerini kafalarında toparlamaları için birkaç saniye verdi. "Görüşlerinizi duymak istiyorum."

İlk söz alan beklediği gibi Volya oldu. "Parklar artık eski güçlerinde değil. Aile bölündü ve biliyoruz ki Irene , Rosé'yi öldürdüğünde ikizi de onunla birlikte öldü." Kendinden emin bir gülümsemeyle ayağa kalktı, ellerini masaya dayayıp özellikle Roksana'ya yakın oturan babasının gözlerinin içine bakarak konuşmaya devam etti. "O gelmeden biz onu bulalım, bu işi bitirelim. Element vampirleri bu dünyada bizim gücümüzü kısıtlayabilen tek varlıklar. Ve bu yetki asırlardır en yanlış kişilerin ellerinde. Park Rosé öldü. Ateş elementi bizim ailemizde tekrar yükselecek. Su için de aynısını yapabiliriz."

Roksana, elbette bunu her şeyden çok isterdi. Ama amcasının fazla tedbirsiz olduğunu düşünüyordu. Bae Irene ile Park Rosé'nin ölümü için ailesinin yaptığı anlaşma, şu an bile çok gizliydi. Bu gece toplananlar meclisteki en üst mevkili cadılardı. Jeon meclisi çok daha büyüktü ve haliyle büyük bir kesim bunu bilmiyor, hiçbir zaman da bilmeyecekti. Rosé'yi öldürmek için Irene'e yardım etmeleri karşılığında sonsuz ömrü kara büyücünün, ateş elementi ise Jeon ailesine geçmişti. Element soya her zaman güç verecekti ama tek bir Jeon ateşe tamamen sahip olacaktı. Irene'in söylediğine göre element doğacak en güçlü Jeon cadısında yükselecekti.

Jimin, Irene'i öldürmüş olsa da anlaşmanın bu kısmı hâlâ geçerliydi. Şu ana kadar elementten bir iz yoktu. Soydan çok güçlü cadılar geçmişti. Yüzlerce vampiri küle çevirebilecek , bir element vampiri gücünü sınırlasa bile saldırabilecek güçte cadılar... Ama elementten hâlâ iz yoktu. Bu bazen Roksana'nın kuşkuya düşmesine sebep oluyordu. Ya ateş hiç onların olmamışsa? Irene belki de yalan söylemişti.

"Ateş elementi bizim ailemize geçtiğinde yanımızda bir kara büyücü vardı."

Konuşan büyükbabasıydı. Düşüncelerinden sıyrılıp dikkatini ona verdi.

"Ve Park Jimin'in o kara büyücüyü öldürdüğünü biliyoruz. Bu adama neyle saldırmayı düşünüyorsun Volya?"

Volya'nın şu an ihtiyarın gırtlağına yapışmak istediğini tahmin ediyordu Roksana. Ama ona saygısızlık edemezdi, hele ki meclisin önünde.

fireonwater²:eternityHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin