~5~

861 43 4
                                    

(Bu bölümü fazla geciktirdiğim için özür dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bu bölümü fazla geciktirdiğim için özür dilerim. Umarım beğenirsiniz iyi okumalar 😘)
                          ~○~
Jk
Yaşadıkları tek kelimeyle berbattı. Güven çok çabuk yakılırdı ancak tekrar toplamak çok zor olurdu. Yoongi'nin güveni kalmamıştı kimseye ama Yoongi bana güvenmek istediğini söylemişti.

Bana beni sevmek istediğini söylemişti ve bu saatten sonra umrumda olan tek şey bu olacaktı. Sessizce arkasından yaklaştım ve ona sarıldım. Başını çevirip şaşkınca bana bakınca  gülümsedim.

"Belki tamamen geçiremem yaralarını ama izin ver durdurayım kanamasını. Izin ver toplayayım kırık kalbinin parçalarını." Diye fısıldadım kulağına. Sonra önüne geçip Yoongi'yi yerden kaldırdım.


"Izin ver unutturayım sana burayı" ellerimi yanaklarına koyup ona yaklaştım ve öptüm. Yavaş yavaş öptüm canını acıtmaktan korkarak çünkü canı çok yanmıştı bir de ben yakmak istemedim. Ilk baş şaşırsa da o da karşılık vermeye başlamıştı.


Elleri ile alnımdaki saçları çekiştirirken bir an kalbime bir şey saplandı. Istemsizce geri çekilirken ellerimle kalbimi tutarak dizlerimin üzerine çöktüm. Göğüsümdeki ağrı nefes almamı zorlaştırıyordu. Çöktüğüm yerde kesik kesik nefes alırken Yoongi telaşla bana bakıyordu.


"Jungkook ne oluyor? Iyi misin?" Tam cevap verecekken aniden kalbime giren ağrıyla bilincim kapanırken hatırladığım son şey başım yere düşmeden Yoongi'nin beni tutuşuydu sonrası sadece karanlık.

YOONGİ:
Jungkook birden öyle olunca elim ayağıma dolanmıştı. Bilincini kaybedip bayıldığında kafasını çarpmadan tutabilmiştim. Elimi yanağına koyup okşamaya başladım. "Kook! Lütfen aç gözlerini. Lütfen" ona sesleniyordum ama sesimi duymuyordu.


Birkaç  saniye sonra gözlerini aralayıp bana baktı. "Kook dayan seni eve götüreceğim. Şimdi dönüşücem ve sende sırtıma bineceksin" dedim ve hızla dönüştüm. Jungook hala durmuş bana bakıyordu, yanına yaklaşıp başımla omzunu dürttüm.


Jungkook zor da olsa ayağa kalkmıştı. Sırtıma binerken tereddütlüydü. Boynuma sarılınca koşabildiğim kadar hızlı koştum. Nefes nefese kalmıştım. Eve az bir mesafe kala boynumdaki kollar gevşedi ve Jungkook baygın bir halde sırtımdan düştü.



Hemen insan forumuma dönüşüp onu kucağıma aldım ve ağrıyan bacaklarıma aldırmadan eve doğru koştum. Içeri girdiğimde kesilen nefesime rağmen zor da olsa 'yardım edin!' diye bağırdım. Birkaç saniye sonra birçok ayak sesi duyuldu.



Bulanıklaşan görüşüme aldırmadan bakıyordum Jungkook'un yüzüne. Bizimkiler etrafımızı sardığında biri kollarımın arasından çekip aldı jungkook'u. Kim olduğuna baktığımda Jin'i gördüm.



Melez~yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin