Binadan atlamak mı?
Kendini asmak mı?
Bileklerini kesmek mi?
Ah hayır hayır! O nasıl öldüyse bende öyle öleceğim. Kaza yerine gittim. Hemen yan tarafı ormanlık alandı. Biraz ilerledim. Elimdeki benzin kutusunun kapağını açtım. Tam dökecektim ki bir takım sesler duydum. Sanki sanki biri kaçıyordu.! : İmdat ! Yardım edin!!
Bağıran kişi görüş alanıma girdiğinde o da beni gördü. Bu bu olamaz inanamıyorum!
! : B-Bangchan...
-Ama sen sen nasıl!?!?
! : Hemen kaçmalıyız çabuk ol çabuk!
Arabayla mı geldin?- E-evet.
! : Tamam çabuk oraya gidelim!
Birlikte arabaya koştuk ve hemen bindik. Arabayı çalıştırdım ve eve doğru sürdüm.
! : Ah kurtuldum kurtuldum tanrım!!
- Sen sen Min Ah değilsin değil mi aklım bana oyun oynuyor!?
Min Ah : Hayır sevgilim hayır artık birlikteyiz artık hiç ayrılmayacağız.
- Hayır sen ölmüştün! Sen-
Bir anda beni öptüğünde dona kalmıştım.
Min Ah : Ben burdayım sevgilim. Ben gerçeğim~
Eve vardığımızda herkes Min Ah'ın evindeydi yolda haber verip herkesi oraya toplamıştık. Min Ah'ın yanımda olduğunu bilmiyorlardı. Gerçi ben hala inanamıyordum. Tam intihar edecekken ona gidecekken o bana gelmişti. Hemde sapasağlam bir şekilde.
Kapıyı açıp içeri girdim ve kenara çekildim kapının önünde Min Ah göründüğünde herkesin ağzı açık kalmıştı.
Bir süre geçti ve ilk tepki Jeongin'den oldu. Koştu ve ona sıkıca sarıldı.Jeongin : Noonaa sen sen yaşıyorsun!! Noona seni çok özledim!! Noona~
İkiside ağlamaya başlamıştı.
Min Ah : Bende seni ve sizleri çok özledim~
Herkesle sarılıp hasret gidermişti. En sonunda odasında baş başa kalmıştık yatağının kenarından karşılıklı oturmuş birbirimize bakıyorduk. Elini yanağıma koydu.
Min Ah : Neden bu kadar zayıfladın Bangchan? Ve ve gözlerin
Kafamı çevirdiğimde gözlerim dolmuştu.
Min Ah : Neden bu kadar yorgunsun Chan?
- Seni aradım aradım ama bulamadım hiçbir yerde yoktun-
Min Ah : Şhh ağlama lütfen artık buradayım yanındayım tamam mı?
Sarıldık. Ve uzunca bir süre öyle kaldık. Mutluydum. O burdaydı yanımdaydı. Sımsıkı sardım onu çelimsiz kollarımla. Ağlamamı durduramıyordum ama bu sefer mutluluktan ağlıyordum. Bulmuştum onu.
Min Ah : Sevgilim~
-Sevgilim~
Min Ah : Ama hala ağlıyorsun lütfen bak burdayım.
Başımı eğdim ve konuştum ağlayarak.
- Senin c-cenazeni getirdiler. Yüzüne bakamadım. Her tarafın yanmıştı. Ama şimdi karşımda-
Kafamı kaldırıp ona baktığımda cenazesini gördüm. Yüzü bakılacak gibi değildi.
Oha lan! Cenazesini nasıl görüyor!?
İyi okumalar meleklerim bebeklerim ♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥