Onu bulmuş olamazdım değil mi? Gözlerim beni yine mi yanıltıyordu. Ah evet yine rüya görüyordum!
Minho : Ama bu nasıl olur?
- Hayır hayır yine benimle oynuyor! Gerçek değil gerçek değil gerçek değil gerçek değil gerçek değil!
Minho : Şhh duyacaklar bizi sakin ol!
- Sen de görüyor musun bu bu gerçek mi?
Minho : Maalesef kardeşim. Gerçek...
O başka biriyle öpüşüyordu ve benim tek yapabildiğim şey burda buna inanmamaya çalışmaktı.
- Minho ben içeri giriyorum burda böyle izleyemem!
Minho : Olmaz adama bak piskopata benziyor ya başımıza birşey- yah hey benide bekle bari!
İçeri daldığım gibi Min Ah karşısındaki adamı güçlükle itmişti. Adam ise bize bakıyordu. O an içimdeki tüm öfke bir anda boşaldı. Adamın yakasından tuttum ve sağlam bir yumruk attım. Minho o sırada polisle konuşuyordu. Adama durmadan yumruk atıyordum.
Min Ah : Hey durun lütfen başınıza iş alacaksınız!
Yumruklamayı bıraktığımda ağzı burnu dağılmıştı.
- Min Ah bak geldim buldum seni.
Ona doğru bir adım attığımda iğrenircesine baktı bana ve geri çekildi.
- Min Ah neden-
Min Ah : Min Ah kim? Adım Young Hee biriyle karıştırdınız sanırım.
Minho: Hayır Min Ah saçmalama! Ah yoksa sen kazada-
Sehun : Hafızasını kaybetti.
- Ve sende bundan yararlandın değil mi it herif!
Minho: Ama nasıl?
Sehun : Çok zor olmadı Minho.
Minho : Adımı nereden-
Sehun : Herşeyi anlatmak mı ? Asla!
Yakasına yapıştım.
- Kes lan sesini kes!!
Minho : Min Ah bu adam seni kandırmış hadi bizimle gel polise gidelim.
Min Ah : Ama of hanginize inanmalıyım!?
- Min Ah biz sevgiliyiz. Sen bir kaza geçirdin sonra sanırım bu it seni kaçırdı. Abin Junmyeon hyungu da mı hatırlamıyorsun? Senin öldüğünü sandık Min Ah.
Min Ah : Ama Sehun dedi ki-
Minho : Min Ah! Kim Min Ah senin adın bu bizimle birlikte bir arkadaş grubun var Stray Kids! Bir abin var Junmyeon! Bir sevgilin var Bangchan!
- Neyse Min Ah şimdi eve gitmeliyiz daha sonra ben sana herşeyi hatırlatacağım tamam mı? Hatta hastaneye de gidebiliriz.
Sehuna baktı...
Min Ah'tan...
Ne yapmalıyım kime güvenmeliyim bilmiyordum ama az önce Sehun'un yaptığı hareketi düşünürsek. En mantıklısı Bangchan'a güvenmekti sanırım.
- T-tamam sizinle geleceğim.
Sehun'un ellerini bağladılar. Daha sonra birlikte evden çıktık. Minho Sehun'u Bangchan da beni tutuyordu. İyi birine benziyordu aslında. 3 saatin sonunda anayola gelmiştik. Ah dışarı çıkmayalı çoookk uzun zaman olmuştu. Arabaya bindik. Ben ve Bangchan öne Minho ve Sehun arkaya oturmuştu. Önce karakola uğradık. İfademi verdiğimde Sehun'u göz altına aldılar. Ordan tekrar yola çıktık. Bilmediğim bir yere. Gerçi o harabe evden başka bir yer bilmiyordum.
Bangchan : Geldik.
- Burası neresi?
Bangchan kafasını eğdi ve gülüşü soldu.
Bangchan : Burası senin evin Min Ah.
Hazır mısın?- Bilmem. Ama gitmek istiyorum.
Bangchan : Hadi gidelim o zaman.
Arabadan indik. Eve doğru adımladık. Korkuyordum biraz aslında. Kim olduğumu dahi bilmiyordum...
Kapının önünde durduk. Ben ona o bana baktı.
Bangchan : Buyrun Min Ah hanım.
Tereddütte kalsamda çaldım kapıyı. Bir iki dakika sonra açıldı. Karşımda orta 40 larının sonunda tatlı bir kadın vardı.
A : A-ama bu bu nasıl? Kızım!
Bana bir anda sıkıca sarıldığında şaşırmıştım. Sonra bende sarıldım. Bu koku tanıdıktı. Annem... Annem kokuyordu.
- A-anne ~
Kapıda biri daha belirdi. İşte o an hatırlamıştım herşeyi. Kazayı kim olduğumu o günü ve daha öncesini. Herşey bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçtiğinde gözlerim doldu. Ağlayarak abime sarıldım.
- Abii~~~~~
Junmyeon : Minmin sen ah tanrım! Sen yaşıyorsun~~~
- Abi sen sen de yaşıyorsun! Abi seni çok özledim~~
Junmyeon : Bende Minmin bende~~~
Babamda geldiğinde onla da sarıldık.
Bangchan : Sanırım hafızan yerine geldi.
- Abimi görünce. Herşeyi hatırladım.
Junmyeon : Hafızası yerine mi geldi?
- Her şeyi anlatacağım abi herşeyi...
Uvaaa Min Ah geldiiii~~~~~~~
Yumuş yumuş oldum Jun ile sarılmalarında...
Final yakın ne olup bittiğini açıklayacağım ve bitecek. Belki ileride ikinci sezon olur ama önceee diğer kitap :> Heheheheh