Medya: Vice- Deniz Kızı fon müziği
"Her yara bir iz bırakırdı ve, bazı yaralar hatırladıkça kanamaya devam ederdi..."
İyi okumalar🖤
Hiç istemeden çok kötü birşey yaptınız mı? Belki aylarca, belki yıllarca, hatta Ruhum Kasım ayında solup kuruyan sarı bir yaprak misali, varlığının izlerini kaybettirene kadar. Yaptığım hatanın içinde kaybolurken; ben, ben olamayacaktım... Herşey bitmişti. Sönen bir ateşten geriye kalan küller nasıl ki tekrar alev alamayacaksa, benim içimdeki hiçbirşeyin de eskisi gibi olmayacağını biliyordum. Zaman durmuştu, hayat durmuştu, ben durmuştum, yüzyıllardır dönüp duran dünya bile durup yaptığım hatayı dinledi... Kulaklarımda çınlayıp duran, zihnimi adeta eline geçirmiş olan o iki kelimeydi...
O öldü!
O öldü!
O öldü!
Gözyaşımın tuzlu damlaları, tenimi hiç böylesine yakmamıştı...
Hayatımda hiç görmek istemeyeceğim o bedene doğru ilerlerken aynı kollar beni tekrar tuttu. Hızlıca geri çekilip gözlerinin içine baktım.
"Bana sakın dokunma!"
Yerdeki kana basıp adamın üzerine eğildiğimde ellerim titriyordu.
Parmaklarımı boynuna götürürken gözlerimi kapattım küçücük bir damarın atmasını bekliyordum. Bekledim... Bekledim... Bekledim... Birşey hissetmeyince kulağımı burnuna yaklaştırdım ama nefes aldığına dair hiçbir belirti yoktu. Ona dokunduğum için ellerime kan bulaşmıştı. Geri çekildiğimde sadece ellerime değil üzerime de kan bulaşmıştı. Ellerimi başıma götürürken sadece mantıklı olmaya çalıştım.
"Polisi ara!"
"Polisi Ara!"
Yanına gidip omzuna vurmaya başladığımda herşeye o sebep olmuştu... Beni buraya getiren ve bana o silahı veren oydu...
"Hepsi senin yüzünden anladın mı hepsi senin yüzünden! Sen ve bitmek bilmeyen saçmalıkların yüzünden! Şimdi polisi ara! beni anladın mı!"
Yazardan
Açelya Karan'dan uzaklaşırken gözlerini kapatsa da yerde kanlar içinde yatan adamın görüntüsü gözlerinin önündeydi. Bir an bile olsa bu karanlıktan kurtulmak istedi. Hafızasını silmeyi değil, bunu yapmamayı dilerdi... En büyük günahlardan birisi değil miydi birini öldürmek. Oysa Açelya o silahla sadece bir adamı değil kendisini de öldürmüştü. Düşünebildiği tek şey kaçmak değil yüzleşmelkti... Hatasının bedelini ödemek. Belki de bu bedeli ödeyemeyeceği gerçeğiydi canını yakan.
Saçlarını çekiştirirken feryadı bir ölüyü geri getiremezdi... Bunu biliyordu... Yerdeki ceset her saniyede nasıl soğuyorsa Açelya da her geçen saniyede ruhundan giden benliğini kaybettiğinin farkındaydı...
Karan ise herşeyi önceden biliyordu. O tehlikenin ve karanlığın kendisiydi. Sadece Açelya'nın buna bulaşmasını istemiyordu. Karargaha gidene kadar onu koruması gerekti ama koruyamamamıştı... İlk kez bir görevi yerine getirememişti. Yaptığı hatanın her bir zerresini hafızasına kazımak istercesine kendini kaybeden kıza baktı.
Yerde ölen adam onun için önemli değildi daha önce birçok kişiyi öldürmüştü. Bu adamın da onlardan bir farkı yoktu. Karargaha Açelya'nın gitmemesi için elinden geleni şimdiye kadar yapacakken, olanlar artık Açelya'nın eski hayatını unutmasını gerektiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
Teen FictionYürümeye başladığında karanlık sokaktaki sokak lambalarının sarı ışıkları sadece kendini aydınlatırken heryerden birşey çıkabilirmiş gibi hissediyordum. Ona yaklaşmaya çalışırken yolun boş olması da tedirginliğimi arttırıyordu. Karanlıktan gelen se...