"bir şu yalnızlığın bastırdığı kanlı geçiştirmeler...büyük sofranın içinde ne diye küçük sofralar açıyorsun? çiçekleri öldürülmüş sanıyorsun, onlar zaten ölüler. çiçekleri canlanmış buluyorsun ki gerçekten canlılar. ara vermeden solan renklerin arasında, benim giderek daha da kırmızı olan bir kırmızım var. seninde olsun! son sürat sana doğru koşarken beni vurdular. sen vurdun demiyorum ama beni vurdular. benimde bu kadarcık kurşundan geçmeyen bir yaram olsun."
19 parts