Önceki bölümü okuduğunuzdan emin olmadan bu bölümü okumayın lütfen
"Harutoo! Mavi sweatimi bulamıyorum. Sen mi giydin?" Derin bir nefes alıp dolabı biraz daha karıştırdım fakat bir türlü bulamıyordum. Neden istediğim gibi bir gün değildi ki? Hyunsuk ile buluşmak için anlaşmıştık fakat son anda çıkana toplantısı yüzünden iptal etmek zorunda kalmıştık. Jihoon da toplantıya katıldığı için onunla buluşma ihtimalim de yok olmuştu. Haruto da kısa bir süre önce Busan'a, projenin takibini rapor etmek için gitmişti. Kısacası, yalnızdım.
Haruto'nun bur kez daha evde olmadığını hatırlayıp somurtarak beyaz sweati dolaptan aldım. Hayatım sanki koca bir boşuktan ibaretti. Üzerimi giyinip yatağıma uzandım ve laptopumu kucağıma yerleştirdim. Haruto'nun yokluğunda kendimi Çin dizilerine vermiştim. Hayır, asla dizilerden etkilenip evde büyü güçlerim varmış edası ile gezinmiyordum. Asla!
Dizinin kaldığım bölümünden izlemeye başlamıştım ki daha 10 dakika bile olmadan telefonuma birkaç dakika aralıklarla bildirimler gelmeye başladı. Neden rahatlamak bu kadar zor ki?! Telefonumu uzanıp komidinin üzerinden aldım ve gelen mesajlara baktım. Hadi canım! Hyunsuk, Jihoon, Haruto ve birkaç yakınımdan aynı anda mesaj gelmişti. Kimisinin mesajında sayılar, kimisininkinde de bazı isimler yazıyordu. Saf saf bakılmaya devam ettim. Neydi şimdi bu?
Ahh, anladım. Demek ajancılık oynuyorduk. Tam benim oyunum! Yarım saate yakın bir süre gelen mesajları inceledikten sonra hâla elimde hiçbir şeyin olmaması dışında, her şey yolundaydı. Kesinlikle. Sinirle telefonu yere fırlatacakken durup derin bir nefes aldım ve tekrar baktım. Bu kadar saf olmamam gerekiyordu. Kendine gel Kyu, sen neleri aştın. Bunu mu yapmayacaksın?
"Mesajlar aynı anda gelmedi, aralarında dakika farkı var. Yani sıralama yaparken karmaşık düzenler ile uğraşmama gerek yok." Hızla bir defter ile kalem buldum ve ilk gelen mesajdan son gelen mesaja kadar yazdım. Bu bir konumdu. Buraya fazla uzak olmayan, ama yakın diyemeyeceğim bir yerin konumu. Yüzümde kocaman bir gülücük yer edinirken kendimle gurur duyuyordum. Her ne kadar geçte olsa, bulmuştum. Çocukça bir sevinç ile yazdığım kağıdı yırtıp aldım ve bulduğum konuma gitmek üzere evden ayrıldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.