BÖLÜM:11 ''DEĞİŞİKLİKLER''
Arkamdan gelen adım seslerini duyuyordum, ama kalkıp kaçabilicek ne bir gücüm nede takatim kalmıştı. Gene kaçamadım amcamdan , gene hapishaneme dönücektim. O beni kurtaran adamlardan nasıl kaçmayı başarmıştı .Korku tüm bedenimi ele geçirdi beni yaktı...yıktı...
Ayak sesleriyle aramda bir iki adımlık mesafe vardı duyuyordum sesleri. Amcamın gelip saçlarımdan sürüyüp götürmesini bekledim ama beklediğim acı gelmedi. Şaşırmıştım, bu adamın başka bir planı mı vardı. Ağlıyordum hiç dinmeyen göz yaşlarım, hala daha akmaya devam ediyordu . Ellerimi hemen yüzüme siper edip amcamdan gelicek hamleyi bekledim ama gelmedi korkuyordum. Bu kişi amcam değilse kimdi? Ellerimi yüzümden çekip çekmemek arasında çok kararsız kaldım . Ama merakıma yenik düşüp çektim.
Nefesim hızlanmıştı, korkudan mı? mutluluktan mı? bilmiyorum ama . Kaburgalarımın acısıyla bir ah çektim. Karşı da benim gibi yere oturmuş adam panikledi.
'' Noldu? bir yerin mi ağrıyor '' Neden bu kadar endişelenmişti ki karşıda ki adam .
'' Şey yok teşekür ederim .'' Dişlerimin arasından zoraki bir şekilde konuştum . Yardım isteyemezdim ki.
'' Dizlerin çok kötü gözüküyor, bak hep kanamış . Bence bir hastaneye gitmeliyiz. Hadi tutun bana .'' Fazla uzatmamaya çalıştım gerçekten çok kötüydüm, dizlerimin acısını boş vermiştim ama, Kaburgalarım dayanılıcak türden degildi. Tanımadığım adama desteğimi azıcık vermeye çalışarak kalkmaya çalıştım.
Ellerimle kaburgalarımı kutmaya çalıştım. Etime çok kötü agrı yapıyordu. Yanımda tanımadığım genç adam hemen birini aradı ve arabayı çagırdı. Araba geldiğinde bu çok lüks bmw 5 25 di. Gerçekten çok zengin olmalı. Hemen beni arka koltuğa otuturup, şöförü kovup koltuga hemen kendisi geçti. Fazla hızlı sürüyordu. Kaburgamın agrısından ölmesem bile, sanırım kusarak ölücektim. Genç adam arada bana dönüp bakıyordu. Birini aradı.
'' Ahmet hemen hastaneye geliyorum, acil bir durum var çabuk hastanede ol.'' Beni önemseyen biri. Dışarıdan tanımadığımız bir insanın bile bizlere ne kadar çok yardımı oluyor. Ama dibimizdeki insanlar ise yaptıkları tek şey kalp kırmak.
Acıdan başka birşey değilim. Kendi kendime söylenirken, tanımadığım genç adam bana seslendi.
'' Geldik, az daha dayan olur mu güzelim ''. Dayanmaktan başka yapabilecegim başka bir şey yoktu ki . Kafamı pencereye uzatığım da bizim için gelen sedye ve doktoru gördüm. Genç adam benim olduğum tarafın kapısını açtı. Dizlerime elbise yapışmasın diye baya bir sıyırmıştım elbisenin eteklerini . Bir an utandım bacaklarım gözler önünde serili olduğu için . Genç adam hiç bakmamıştı. Eteklerimi toplayarak beni kucagına alıp sedyeye yavaşca, yumuşak bir şekilde bıraktı.
'' Neyin var ?'' Diye sordu doktor . Bir yandan da beni içeri götürmeye çalışıyordu.
''Kaburgalarım çok kötü''. diye söylendim, dizlerimin acısı yoktu bile kaburgalarımın agrısın dan fark edemiyordum bile. Nefes bile alırken fazlasıyla canımı yakıyordu
'' Kızım hemen röntgen odasını hazırla, Rüzgar dostum biz dizlere pansuman yapalım ilk önce.''
Tek kişilik bir odaya getirildim, masanın üzerinde bir sürü makas, bıcak,ip,pamuk bunları görmemle korkmuştum. Zaten kan tutardı beni onları görür görmez bir hıçkırık koptu azımdan. Durumumu anlayan doktor güldü .
'' Hey, sakin ol dikişlik birşeyin yok. Ağlama.'' Biraz olsun içim rahatlamıştı. Adını ögrendigim rüzgardenen genç adam hala tepemde tedirginlikle bekliyordu. Gitmesi gerek tanımadığı biri için beklememeli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastalıklı Vuslat
ChickLitO kalbi kırık bi kadın , hayatın hep şilesini yemiş yaşama hayatı kalmamış son demlerini yaşarken işte onu gördüm... Hayatın oyunudur bazen hastalık , bazen kaza , oldugunu düşünürsün , ama aslında bu bir kaderin oyunudur size sunduğu aslında hasta...